SiyasetHaber Girişi : 16 Mayıs 2013 22:52

''Düşüncelerimiz örtüşüyor''

''Düşüncelerimiz örtüşüyor''
Resmi temaslar için ABD'de bulunan Erdoğan, ABD Başkanı ile ortak basın toplantısında önemli açıklamalar yaptı.
Erzurumajans-ABD Başkanı Obama ile Rose Garden'da ortak bir basın toplantısı düzenleyen Başbakan Erdoğan, Suriye'de kanlı sürecin durdurulması için halkın meşru taleplerini karşılayan yeni bir yönetimin inşası konusunda ABD ile ortak bir mutabakat içerisinde olduklarını belirtti. Erdoğan açıklamasında, "Suriye'de kanlı sürecin sonlandırılması halkın meşru taleplerini karşılayan yeni bir yönetimin inşası konusunda ABD ile tam bir mutabakat içerisindeyiz" dedi.

Resmi temaslar için ABD'de bulunan Erdoğan, ABD Başkanı ile ortak basın toplantısında önemli açıklamalar yaptı. Erdoğan konuşmasında, "Türkiye ve ABD olarak terörle ortak mücadelemizi sürdürme konusunda son derece kararlıyız. Türkiye ve ABD Ortadoğu'dan Balkanlara, Doğu Akdeniz'den Kafkaslara terörle mücadeleden enerji arz güvenliğine kadar çok geniş bir alanda güç birliği sergiliyorlar, güçlü bir işbirliği sergiliyorlar. Sayın Obama ile az önce yaptığımız görüşmede ABD ilişkilerinin yanı sıra 2 ülkenin ortak gündeminde yer alan ortak meselelere bölgesel ve küresel konulara dair görüş alışverişinde bulunduk. Görüşmelerimiz gün içindeki müteakip temaslarla da devam edecek. Bildiğiniz gibi 100'e yakın işadamıyla buraya geldik. Bu iş adamlarımız da sektörel bazda görüşmelerini devam ettiriyorlar. Öğleden sonra da devam ettirecekler. Türkiye ve ABD ikili ekonomik ve ticari ilişkilerini daha ileri bir düzeye yükseltme hedefini koymuş durumdayız. 10 yıl önce 8 milyar dolar gibi bir seviyedeydik şimdi 20 milyar gibi bir seviyeye ulaştık, bu yeterli değil bunu çok daha ileri taşımamız gerekiyor. Türkiye ve ABD ikili ekonomik ve ticari ilişkilerini daha ileri bir düzeye taşırken burada yeni anlaşmalarla, serbest ticaret anlaşmalarıyla bunu güçlendirmemiz gerekiyor. Bu hususta liderler olarak ortak siyasi iradeye sahip olduğumuzu bir kez daha teyit etme imkanı bulduk" dedi.

Suriye konusunda da önemli açıklamalar yapan Erdoğan, "Gündemimizin bölgesel konularla ilgili kısmında Suriye bir numaralı konumuzdur. Suriye meselesi gündem konularımız arasında ilk sırayı alırken, şu ana kadar geldiğimiz süreç bundan sonra yapılabilecek olanları görüştük ve burada düşüncelerimizin örtüştüğünü az önce sayın başkanın ifadeleriyle de hep birlikte dinledik. Bu konuyu akşam yapacağımız görüşmede daha detaylı olarak ele alacağız. Şu kadarını ifade etmeliyim ki Suriye'de kanlı sürecin sonlandırılması halkın meşru taleplerini karşılayan yeni bir yönetimin inşası konusunda ABD ile tam bir mutabakat içerisindeyiz. Bu noktada muhalefetin desteklenmesi ve Esad'ın gitmesi Suriye'nin terör örgütlerinin faaliyet sahası olmasının engellenmesi, kimyasal silahların kullanılmasının engellenmesi, bütün azınlıkların güvenliklerinin temin edilmesi öncelikli olarak önem arz etmektedir. Bun öncelikli konularda yapılması gerekenleri sayın başkanla ele aldık ve akşamki görüşmemizde bunları detaylandıracağız. Ve tabi bu arada Irak önemli bir konumuzdu bölgesel olarak. Ve özellikle Irak'ta seçimlerin şeffaf şekilde yapılmasının ve bütün siyasi grupların sürece katılmasının sağlanması önem arz ediyor. Irak'ta her kesimin katılımıyla huzurlu ve istikrarlı bir dönemin başlaması ABD ile ortak arzumuz" dedi.

Gazze ve Mavi Marmara konusunda da açıklama yapan Erdoğan, "Ortadoğu barış sürecine gelince sayın başkan ele aldığımız konulardan biri de bölge barışı adına önemli bir süreç olan Ortadoğu barış süreciydi. Gazze'ye insani yardım götüren Mavi Marmara gemisine yönelik saldırıda hayatını kaybeden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları ve 1 ABD vatandaşı için tazminat ödenmesi konusunda bildiğiniz gibi İsrail hükümetiyle çalışmalar devam ediyor. Bunun yanı sıra Gazze'ye yapacağım ziyaretin gerek İsrail-Filistin barışına gerek Filistin'in ittifakına önemli katkılar sağlayacağına inanıyorum. KKTC Kıbrıs'ta kapsamlı bir çözüme gidilmesine geçmişe nazaran her zamankinden daha elverişli bir zemin oluştuğuna inanıyor ve imkanın heba edilmemesini şu anda diliyoruz. Bu bölgesel meselelerin yanı sıra sayın başkanla Azerbaycan, Ermenistan, İran, Afganistan konularını da ele aldık. Afrika konularının da bu arada değerlendirmesini kısada olsa Myanmar gibi konuları değerlendirme imkanımız oldu. Terörizmle ortak mücadelemiz biraz öncede ifade ettiğim gibi devam edecek. Bu kapsamda savunma sanayine ilişkin konuları da ele aldık. Açıkçası Türkiye-ABD ilişkileri açısından tarihi bir gün, tarihi bir dönüm noktası yaşadığımıza inanıyorum. Bölgesel ve küresel meselelerde Türkiye-ABD ortaklığı barışa, huzura, güvenlik ve istikrara daha yoğun şekilde hizmet edecektir. Ben kısa toparlıyorum. Ama yağmurdan kaçtığım için değil, yağmuru bir bereket olarak görüyorum, kaçmak asla söz konusu değildir. Görüşmelerimizin ülkelerimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum" dedi.

"BÜYÜK İHTİMALLE HAZİRAN AYI İÇERİSİNDE BİR GAZZE ZİYARETİMİZ SÖZ KONUSU"

 Başbakan Recep Tayyip Erdoğan büyük ihtimalle Haziran ayında Gazze'yi ziyaret edeceğini söyleyerek, sadece Gazze'yi değil aynı zamanda Batı Şeria'yı da ziyaret edeceğini söyledi.

ABD Başkanı Barack Obama ile Beyaz Saray'ın Rose Garden isimli bahçesinde ortak basın toplantısı düzenleyen Başbakan Erdoğan açıklamanın ardından soruları cevaplandırdı. Gazze ziyareti hakkında sorulan bir soruyu yanıtlayan Erdoğan, "Benim şu andaki planlarımda büyük ihtimalle Haziran ayı içerisinde bir Gazze ziyaretimiz söz konusu. Ziyaret sadece Gazze'ye olmayacak aynı zamanda Batı Şeria'ya da bir ziyaret gerçekleşecek. Ortadoğu'nun barışında bu ziyaretimizi çok önemsiyorum ve özelliklede burada tabi bir grubun sahiplenilmesi gibi bir şey olamaz. Bunun Filistin uzlaşı sürecine de katkı getirmesini, katkı getirmesini, katkı vermesin, özellikle çok çok benimsiyorum. Ve temennim odur ki bu ziyaretle bu sürece de katkıda bulunmuş olalım" dedi.

Suriye'de muhaliflerin kimyasal silahlar kullandığı ve elde edilen kanıtların Obama'ya sunulup sunulmadığı hakkındaki soru üzerine Erdoğan, "Öncelikle tabii gerek kimyasal silahlar konusu gerek atılan kullanılan füzeler konusu bütün bunlarla ilgili belge, bilgi bunları birimlerimiz birbirleriyle paylaşıyorlar. Burada sadece ABD ve Türkiye değil aynı şekilde İngiltere onlar da yine bu tür bilgilere, belgelere sahipler ve bu konuları tabi aramızda paylaşıyoruz ve zaten ilgili birimlere de başta BM Güvenlik Konseyi olmak üzere bunları vakti saati geldiğinde aktarmak suretiyle de bu kamuoyunun bilgilendirilmesini de sağlamış olacağız. Süreci bu şekilde ilgili birimlerimizle sürdüreceğiz" dedi.

ABD'nin Suriye'ye müdahale etmemesi durumda bunun savaşı nasıl etkileyeceği hakkında sorulan soruya cevap veren Başbakan Erdoğan, "Şu anda bardağın boş tarafını gösteriyorsunuz. Ben bardağın dolu tarafından olaylara bakmak istiyorum. Ve şu anda bizler uluslararası camianın Suriye konusundaki hassasiyetini görmek istiyoruz ve şuanda uluslararası camianın hassasiyetini göstermesi için Türkiye olarak biz çaba gösterirken inanıyorum ki ABD'de aynı şekilde çaba gösteriyor ve diğer ülkeler gerek BM Güvenlik Konseyi gerek Arap Ligi tüm bunların dışında olduğu halde buna hassasiyet gösteren ülkeler var. Ve bizler bu süreci daha da hızlandırabilmenin gayreti içerisindeyiz. Nitekim bu seyahatten sonra çokta farklı ülkeleri ben de Dışişleri Bakanımda dolaşmak, ziyaret etmek suretiyle bu süreci daha nasıl hızlandıracağız, daha az insan nasıl ölsün ve bir demokratik rejim Suriye'ye süratle nasıl gelsin bizim derdimiz otokratik bir rejimden diktatörlükten Suriye'yi kurtarmaktır. Bu da öyle zannediyorum ki demokrasiye inanmış tüm ülkelerin ortak sorunudur, bunu başarmak için bu yolda gayretimizi ortaya koyacağız" dedi.

Erdoğan, "Ziyaretten nasıl ayrılıyorsunuz" sorusu üzerine ise "Bildiğiniz gibi bu akşam yine bu geniş detaylarına ineceğiz. Zaten düşüncelerimizin örtüştüğünü az önce ifade etmiştim. Akşam yapacağımız görüşmelerle birlikte neler yapabiliriz, Cenevre görüşmelerinin devamı olarak neleri şu anda yol haritası olarak değerlendireceğiz. Tabi burada Rusya Federasyonu'nun bu işin içerisinde olması, Çin'in bu işin içerisinde olması çok çok önemli. Bu BM Güvenlik Konseyi Daimi Üyeleri açısından önemsiyoruz. Ve bunların da bu sürece katılımı bu işi çok daha hızlandıracaktır ama uluslar arası camianın baskısı burada önem ifade ediyor. Ve bizim şu ana kadar BM Güvenlik Konseyi ölçeğinde olayı değerlendirdiğimizde yaptığımız insani yardımlar konusu 1 buçuk milyar dolara ulaşmış vaziyette. Ve bunu bir de biz şu ana kadar açık kapı politikasıyla hala devam ettiriyoruz ve devam ettireceğiz. Çünkü 910 kilometre biz sınırımızın olduğu ülke Suriye. Akrabalık ilişkilerinin olduğu bir ülke Suriye. Ve bunu bölge barışı için çok önemsiyoruz. Çünkü bölge zaten bir İsrail-Filistin birleşme süreci için atılan adımlar var, gayretler var. Yeni yeni başımıza başka sıkıntılar açmamızın bir anlamı yok. Biz biliyorsunuz bir arada Suriye-İsrail arasındaki ilişkilerin barışa yönelmesi noktasında adımlar atmıştık ki 5 bölümde bu çalışmalar yürüdü ama peşinden sonra kesilmişti. Temenni ederim ki bölge barışı için atacağımız bu adımlar neticeyi verir ve ABD ile birlikte bu süreci de kararlı bir şekilde sürdüreceğiz.

Tüm konular görüşülüyor, görüşülecek tabi bu konuda özellikle BM'nin atacağı adım veya Cenevre süreci önem arz ediyor bunları aramızda değerlendireceğiz" dedi.

OBAMA: "SURİYE'DEKİ DURUMUN ÇÖZÜMÜ İÇİN SİHİRLİ BİR FORMÜL YOK"

 Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la Beyaz Saray'da yaptıkları görüşme sonrasında düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan ABD Başkanı Barack Obama, Suriye'deki durumun çözümü için sihirli bir durumun bulunmadığını ifade etti.

Gül Bahçesi'nde (Rose Garden) düzenlenen toplantıda Başbakan'ın ziyaretinin ABD için büyük önem taşıdığını ifade eden Obama,Erdoğan'la yaptıkları görüşmenin gündemini iki ülkenin birlikte işbirliği yaptığı, Afganistan, G12 ve İran konularını da içeren geniş bir yelpazenin oluşturduğunu söyledi. Bölgesel barışa duyulan ortak ilgi çerçevesinde, Başbakan Erdoğan'ın İsrail ile ilişkilerin normalleştirilmesi yönündeki çabalarını öven Obama, bu durumun hem İsrail halkında hem de Türk halkına fayda sağlayacağını ve bağımsız bir Filistin devletini de içeren iki devletli bir çözüm bulunması çalışmalarında ilerleme kaydedilmesine katkıda bulunacağını belirtti.

Yaptıkları görüşmede ABD ile Türkiye arasındaki ticaret ve yatırımı genişletme kararı aldıklarını söyleyen, Obama, ABD'nin AB ile ticaret ve yatırım ortaklığı yürütürken, Türkiye ile de olan ekonomik ilişkilerin derinleşmesini istediğini ifade ederek, iki ülke arasındaki ticaret ve yatırımı artırmakla görevli olacak üst düzey bir komite oluşturulacağını bildirdi. Türkiye ekonomisinin son yıllarda olağanüstü bir gelişme kaydettiğine dikkat çeken Obama, Başbakan Erdoğan'ın bu yöndeki çabalarının da takdir edilmesi gerektiğini vurguladı.

"ABD TERÖRE KARŞI DAİMA YANINIZDA OLACAK"

"Her zaman olduğu gibi ABD, ulusunuzun teröre karşı savunulmasında daima yanınızda olacaktır" diyen Obama, Türkiye'deki barış sürecine verdikleri desteği de ifade etti. Obama, "Türkiye'yi uzun zamandır rahatsız eden PKK şiddetine yönelik tarihi ve barışçıl bir çözüm arayışı konusunda sizi ve Türk halkını gösterdiğiniz cesaretten dolayı takdir etmek istiyorum. ABD olarak Türkiye'deki hukuk üstünlüğü, iyi yönetim ve insan haklarının korunmasına yönelik çabalarınızı destekleyeceğiz" şeklinde konuştu. Obama ayrıca, Reyhanlı'da meydana gelen patlamalarda hayatını kaybedenler için de baş sağlığı diledi.

"SURİYE KONUSUNA ÖNEMLİ ZAMAN AYIRDIK"

ABD Başkanı Barack Obama, Erdoğan ile görüşmesinde Suriye konusuna bir hayli zaman ayırdıklarını söyledi. Türk halkının, Başbakanın liderliğinde, Türkiye'ye sığınan Suriyelilere olağanüstü bir cömertlik gösterdiğini ifade eden Obama, "Bunun çok ağır bir yük olduğunu biliyorum" dedi.

Obama, ABD'nin, Suriye'ye hatırı sayılır düzeyde insani yardım yapan bir ülke olarak, Türkiye'de dahil olmak üzere bölgedeki ülkelere bu yükü taşımalarında yardımcı olacağını kaydederek, "Hayatların kurtarılması için ihtiyaç duyulan yemek, sığınak, ve ilaçların tedarik edilmesinde Türk ortaklarımızla çalışmaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu.

"ERDOĞAN BAŞI ÇEKİYOR"

Aynı zamanda Esad rejimi üzerindeki baskıyı sürdüreceklerini ve Suriye muhalefetiyle çalışmaya devam edeceklerini ifade eden Obama, Başbakan Erdoğan'ın, Beşar Esad'sız demokratik bir Suriye'ye dönüşümü destekleyen uluslararası çabaların başında geldiğini belirtti. Gelecek haftalarda Cenevre'de düzenlenecek olan toplantıya işaret eden Obama, "Önümüzdeki haftalarda rejim ve muhalefet temsilcilerini bir araya getirdiğimizde Türkiye önemli bir rol oynayacak" dedi.

"SURİYE'DEKİ DURUMUN ÇÖZÜMÜ İÇİN SİHİRLİ BİR FORMÜL YOK"

Esad'ın gitmesi konusunda Erdoğan ile hemfikir olduklarını dile getiren Obama, krizi çözmenin tek yolunun bu olduğunu belirtti. Obama, Esad'ın ne zaman gitmesini istediklerine yönelik bir soru üzerine, "Esad'ın 2 yıl önce, geçen sene, 6 ay önce, 2 ay önce gitmesini tercih ederdik" diyerek, Esad'ın en kısa sürede gitmesi gerektiğine işaret etti. Obama sözlerine şöyle devam etti:

"Asıl soru bunun nasıl gerçekleştirileceği. Suriye'deki gibi olağanüstü derecede şiddetli ve zorlu bir durumla baş edebilmenin sihirli bir formülü yok. Eğer olsaydı, Sayın Başbakanla birlikte bunu kullanır ve bu duruma bir son verirdik. Bunun yerine yaptığımız şey, uluslararası baskıyı artırmak ve muhalefeti güçlendirmek. Cenevre'deki görüşmelerin, Rusların ve Suriye'deki bütün tarafları içerecek siyasi geçişin temsilcilerinin de katılımıyla, sonuç verebileceğini düşünüyorum. Ancak bu sırada, muhalefete yardım ve insani durumla ilgilenmeye ve bunu bu durumla derinden ilgilenen Türkiye ile yakın istişare içinde yapmaya devam edeceğiz."
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.