Çin tarafından Doğu Türkistan'da Uygur Türklerine karşı yapılan zulüm Erzurum'da protesto edildi.
Erzurumajans-Çin tarafından Doğu Türkistan'da Uygur Türklerine karşı yapılan zulüm Erzurum'da protesto edildi.
Yakutiye Kent Meydanı'nda Memur Sen İl Başkanlığı, Doğu Türkistan'daki
Çin zulmüne dur demek için boykot çağrısında bulundu. Memur Sen'e bağlı
sendika temsilcileri, Erzurum Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter
Yardımcısı Ünsal Kıraç ve Kültür Daire Başkanı Mehmet Emin Öz'de
protestoya destek verdi.
Basın açıklamasını Memur Sen Erzurum İl
Başkanı Abdullah Duman yaptı. Duman açıklamasında, "Çin tarafından Doğu
Türkistan'da kardeşlerimize yapılan katliam ve zulümleri protesto
ediyoruz. Öncelikle dünya mağdurlarının umudu olan ülkemizin bütün
kurumları başta olmak üzere, uluslararası insan hak ve örgütleri ile
kuruluşlarını göreve davet ediyoruz. Oruç tutmanın yasak olduğu, başını
örten kadınların işkence ve katliamlara maruz kaldığı Doğu Türkistanlı
kardeşlerimize karşı dünyanın sessizliğini ve vurdumduymazlığını da en
basit ifadesiyle kınıyor, vicdanlarının sesine kulak verip, bu zulme ve
katliama dur demelerini bekliyoruz. Memur-Sen olarak, geçtiğimiz yıl Çin
Büyükelçiliği önünde iftar yaparak, baskıcı tutumundan dolayı Çin'i
protesto ederken, Doğu Türkistanlı kardeşlerimizin sesini duyurmuş ve
haklı davalarında yanlarında olduğumuzu haykırmıştık. Değerler
sendikacılığının bir gereği olarak, insanlığın ortak vicdanına tekrar
sesleniyor, insanlık dışı bu uygulamalara son verilmesi çağrısında
bulunuyoruz. Her canlının yaşama hakkı bulunduğunu ve yaşama hakkının
kutsallığına inanıyoruz. Çin'deki köpek katliamını protesto için ayağa
kalkan sözde hümanistleri ve sözde örgütleri, Doğu Türkistanlıların
yaşadıkları karşısında sessizliklerini ibretle izliyoruz. Hayatını
kaybeden, zulme uğrayan, işkence gören Müslüman olunca, dili tutulan
sözde insan hakkı savunucularının ikiyüzlülüklerini ilk defa görmüyoruz.
Filistin'de, Suriye'de yaşanan insanlık dramına sessiz kalanların
Bosna'daki ihanetlerini de unutmuş değiliz. Bu sebeple, öncelikle
Müslüman ülkeler ve İslam İşbirliği Teşkilatı olmak üzere, ülkemizdeki
bütün sivil toplum örgütlerini, iktidar ve muhalefet partilerini bu
konuyu siyaset üstü görerek, sorunun çözümü için, Çin'e 'dur' demeye
davet ediyoruz. Duyarsızlık ve sessizliğimizle zalimlere cesaret vermek
yerine, tepkimizle, protestolarımızla onların vahşetini dünyaya
duyurarak, insanlığın vicdanını harekete geçirmeliyiz. Çin devletine
çağrımız; Derhal Doğu Türkistan'daki baskıcı uygulamalarından vazgeçmesi
ve oradaki kardeşlerimizin can, mal ve namus güvenliğini sağlamasıdır.
Bölgeye gitmek isteyen uluslararası gözlemci ve yardım kuruluşlarına
engel olmamasıdır.
Baskı, işkence ve katliamlarına devam ettikçe,
Çin 'Katil Çin' olarak tarihte yerini alacak, hem insanlığın vicdanında,hem de mahşerde mahkum olacak, yaptıklarının hesabını veremeyecektir."
diye konuştu.