Erzurum Ajans-Türk Dil Kurumu (TDK) tarafından Türkçeyi yazı dilinde güzel kullandığından onur belgesi verilen, Edebiyat Sanat ve Kültür Araştırmaları Derneği'nin (ESKADER) 'çocuk edebiyatı' dalında ödül kazanan iki çocuk annesi Sara Gürbüz Özeren, uzun kış gecelerini babasının anlattığı halk hikayeleriyle geçirdiğini anlattı. Kaleme aldığı kitapları yurt içi ve dışında büyük bir kitlelere ulaşan Özeren, uzun kış gecelerini babası ile ninesinin anlattığı hikayelerle geçirdiğini söyledi. Amacının bu hikayeleri kuşaktan kuşağa aktarmak olduğunu vurgulayan Özeren 30 yıllık sınıf öğretmenliğinden emekliye ayrıldı. Ancak, öğrencilerinden ayrı kalmaya dayanamayan Özeren, 7 yıldır Erzurum Özel Güneş İlköğretim Okulu'nda mesleğini sürdürüyor.
Öğretmen okulu mezunu olan ve Anadolu Üniversitesi ön lisans proğramını tamamlayarak yükseköğretim diploması aldığını hatırlatan Sara Gürbüz Özeren, "Küçükken kitap okumayı çok severdim. Gerçek bir kitap kurduydum. Rahmetli babam halk ozanıydı. Güzel şiir yazar, halk hikayeleri anlatırdı. Onları dinleyerek büyüdüm. Bende öğretmen olunca çocuklara anlattım. Bu anlattıklarımı derleyeyim dedim ve onlarca kitap ortaya çıktı. Onun için kendimi şanslı hissediyorum. Şimdiki çocukların böyle bir şansı yok. Okumaya başlar başlamaz not tutmaya başladım. Kitap çıkaralı 10 yıl oldu.
Bin bir gece masallarını çocuklara uyarladığım yıl Atatürk Üniversitesinden öğretim görevlilerinin dikkatini çekmiş. Türk Dil Kurumu yaşayan Türkçeyi yazı dilinde güzel kullandığımdan ötürü onur belgesi verdi. Yazdığım kitap sayısı 175 civarında. Bunların yarısı uyarlama, diğer yarısı özgün hikayeler. Şuan çocuklar için yazıyorum ama ilerde gençlik romanları da yazmayı düşünüyorum. Aklıma gelen bir şeyi öğrencilerime anlatırım. Bunu hikayeleştireyim der, evde bunu allayıp pullayıp genişleterek ertesi sene kitap olarak ellerine veririm" dedi.
Küçük su damlasının serüveni', 'çevreci karıncalar' ve 'yeşili özleyen kız', kitaplarından bir kaçı. Çanakkale'yi on seri halinde yazan Özeren, çok yakında Sarıkamış'ı yazarak çocuklara kazandırmak istediğini belirtti. Yazmadığı hikayeleriyle çocuklarını büyüttüğünü söyleyen anne Özeren, onlarında kitap yazmasını istediğini söyledi. Kitap yazmanın gönül işi olduğuna dikkat çeken Sara Gürbüz Özeren, ömrü oldukça kitap yazmaya devam edeceğini anlattı. İstanbul'da yapılan Tüyap kitap fuarına davet edildiğini açıklayan yazar Özeren, öğretmenlerin öğrencileriyle gelerek uzun kuyruklar oluşturup imza almak istediklerini sevindirici olarak nitelendirdi. Erzurum'da tanınmıyor olmanın burukluğunu yaşayan Sara Gürbüz Özeren, “Dünya çocuklarının kitaplarımı okuması çok güzel. Türk Edebiyatı adına bu çok onur verici. Batı'da kitap okuma düşkünlüğe hayranım keşke bunu Erzurum'da da görebilsek" diye konuştu.
