Demirel'i yazmak çok zor. Neresinden başlayacağını şaşırıyor insan. Hayatı başlı başına Türkiye Cumhuriyet'inin bir önsözü, fihristi gibi.
Hikayesi; Atatürk'ün bu ülkeye çizdiği geleceğin rotası niteliğinde. Demirelin öyküsü; Atatürk'ün hedeflediği ve kurduğu Cumhuriyet Türkiyenin özetidir.
Yoksul bir köy çocuğunun Cumhurbaşkanlığı'na kadar yükselebilmesi cumhuriyetin sağladığı fırsat eşitliğinin en bariz örneğidir.
Demireli anlatmaya bugünki benzeriyle mukayese ederek başlarsak iktidar peresler anlar demiyorum ama onlara inananların gerçeği anlamalarına belki vesile olur.
Demirel; Hatalı işler yapmıştır, bu insani bir durumdur, her insan gibi acemiyken yaptığı hataları, zaman içerisinde izole edip kalfalık döneminde daha az, ustalık döneminde hiç hata yapmamıştır. Bu nedenle ki siyasete girdiği Ilk dönemlerde karşısında olanlar zamanla Demireli takdir ettiklerini, hatta sevdiklerini açıklıkla ifade etmişlerdir. Bu nedenledir ki Demirel'in Cumhurbaşkanlığı Dönemi'ni her kesim başarılı ve verimli olduğunda ittifak halindedir. İnananları, takdir edenleri artmıştır. Güç onu müsbet işler yapmaya yönlendirmiştir, zehirlememiştir.
Bugün aynı yollardan geçip Cumhurbaşkanı olan Erdoğan'ın çıraklık döneminde yanında olanların bir kısmı kalfalık döneminde terk etti, büyük bir kısmı da ustalık döneminde terk etti. En önemlisi 13 yıl birliktelik içerisindeki cemaatla kanlı,Bıçaklı düşman oldular. Destek veren Demokratlar, liberaller, sosyalistler, milliyetçilerle yolları ayrıldı.
Ecevit'in iktidarı döneminde yeğeni Yahya Demirel'in mobilya yerine Sunta ihraç ettim gerekçesiyle devletten haksız vergi iadesi alması hep gündemde tutuldu ve istismar edildi.Halbuki konuya Demirel müdahil olmadığı gibi "Kim suc işlemişse cezasını çeker diyerek yargının işine müdahil olmamış Yahya Demirel de Ceza almış, hapis yatmıştır. Bugün bunu anlatarak Demireli eleştiren zihniyet bir gemi suntayı mobilya diye ihraç edeni sorgular, yargılarken o gemiden onlarca filo düzen yeni yetme zenginleri görmemezlikten geliyorlar. Sıfırlayamayanlar kamyonet dolusu Paraları,ayakkabı kutuları dolusu dolarları,zerrapları,Bakan çocuklarını Ağzına almayanların kötü niyetli değil de nedir?
Peygamber efendimizde bile kusur var diyen zihniyete alkış tutanlar Demirel'in noksanlarını abartarak servis etmelerindeki samimiyet sorgulanmaz mı?
Demirel; Vatandaşa Benim köylüm,benim işçim, diye seslendirdi Erdoğan; benim Valim, benim Bakanı'm, benim Genelkurmay Başkan'ım diye hitap ediyor.
Demirel kollarını açarak herkesi kucaklar, ayrım yapmaz birleştirirdi. Erdoğan benim baş Örtülü bacım diyerek bacıları arasında tefrik etmiştir. Kadın mı, kız mı, çapulcular, Ermeni,Alevi, Kürt, Monşer, diyerek Ayrım tohumları sermiştir.
Demirel Barajlar, Fabrikalar, köprüler çeşitli tesisler yapmıştır. Erdoğan hepsini satmıştır.
Bardağın dudak payı ölçeğindeki boşluğuna bakıp bardak boş diye kıyamet koparan zihniyet bardaktaki bir Kaşık suya dolu muamelesi yapmaları ne kadar inandırıcı.
Dost da, düşman da Demirel'in Siyaset ve devlet adamı olduğunda hemfikirdir. Acaba Erdoğan için Devlet adamı diyen biri var mı?
Demirel'in binanın duvarlarını odalarını yapmasını görmemezlikten gelip, hakaret edenler o binanın çatısını çakanlara övgüler düzüp yalakalık yarışı yapan zevatın iyi niyetimden bahsedilir mi?
