Başbakan Davutoğlu İstanbul'da ''Bahar Şöleni''nde açıklamalarda bulundu.
Erzurumajans-Başbakan
Ahmet Davutoğlu, İstanbul'a düzenlenen bahar şenliğinde çağrıda
bulunarak, "Nefreti, şiddeti, silahı ebediyen toprağa gömelim,
gençlerimizi gömmektense silahları toprağa gömelim. Şehit annelerinin
acısını, Diyarbakır annelerinin acısını, Cumartesi annelerinin acısını
ebediyen toprağa gömelim" dedi.
Törende konuşan Başbakan
Davutoğlu, Nevruz'un yeni bir başlangıç olduğunu belirterek, "Bugün
birçok nevruz kutlaması yapıldı. Ama herkes kendi mahallesinde yaptı. Bu
salonu dolduran bütün kardeşlerim tam bir birlik içinde baharı, nevruzu
karşılıyor. Selam olsun birliğin, dirliğin, kardeşliğin sembolü Ak
Parti kadrolarına" ifadelerini kullandı.
"TEK TEK AĞAÇLARDAN İBARET İRADESİZ BİR TOPLULUK DEĞİLİZ"
Son
on günde bir çok şeyin insanlara birlik ve kardeşliği hatırlattığını
söyleyen Davutoğlu, "18 Mart Çanakkale zaferi, 16 Mart Halepçe katliamı,12 Mart İstiklal Marşı kabulünün yıldönümü ve şimdi de nevruz. Bizim
siyasi görüşümüz öylesine birleştirici ki bütün bu bayramları acı ve
hüznü birbirine irtibatlandırıyor. Önce birlik. Biz birlik dediğimizde
78 milyonun birliğini kastediyoruz, ben yerine biz demeyi kast ediyoruz.
Biz tek tek ağaçlardan ibaret bir iradesiz topluluk değiliz, tek tek
ağaçların bir araya getirdiği gümrah bir ormanız" şeklinde konuştu.
"DİRLİĞİMİZİ KORURKEN GEÇMİŞTEKİ ACILAR ÜZERİNDEN YENİ ÖFKELER ÜRETMEYE KARŞIYIZ"
Konuşmasında
birlik, kardeşlik ve dirlik vurgusu yapan Davutoğlu, "Çevremizde kardeş
kavgası yaşanırken , Türkiye'de birlik ve dirlik varsa bunda en büyük
katkı son 12 yılda bütün oyunlara, kumpaslara rağmen birliğimizi ve
dirliğimiz korumak için milli iradeye sahip çıkan, Türkü ile, Kürdü ile
Alevi'siyle, Sünni'siyle bir arada olan aziz milletimizindir. Biz
dirliği korumaya kararlıyız. Bunu korurken geçmişteki acılar üzerinden
yeni öfkeler üretmeye karşıyız. Birliğimizi ve dirliğimizi gönül gönüle
konuşarak elde edeceğimizi biliyoruz. Birlik ve dirlik olduğunda
kardeşlik olur. Biz bütün bir ülkeye bu kardeşlik mesajını veriyoruz.
Birlik derken Çanakkale'de omuz omuza yürüyen bütün ecdadın adına
söylüyoruz, Saddam zulmünden kaçan Halepçeli yetimler için söylüyoruz,
Esad zulmünden kaçanlar için söylüyoruz. Öyle bir dünya hayal ediyoruz
ki bu dünyada insanlar aynen nevruzda olduğu gibi yan yana olsunlar.
Öyle bir Türkiye inşa etmeye çalışıyoruz ki tüm vatandaşlarımız diz dize
olsun" diye konuştu.
"NEFRETİ, ŞİDDETİ, SİLAHI EBEDİYEN TOPRAĞA GÖMELİM"
Davutoğlu
konuşmasının büyük bir bölümünü de çözüm sürecine ayıran Davutoğlu,
sürecin hedefinin ülke birliği, vatandaşların kardeşliği ve bütün
vatanın birliği olduğunun altını çizdi.
Davutoğlu nevruz konuşmasında bir çağrıda da bulunarak şunları söyledi:
"Bu
çağrı Mevlana'nın dediği gibi yeni günde yeni şeyler söyleme çağrısı.
Eski türküleri bir yana bırakalım, artık kardeşlik türküleri söyleyelim.
Öfkeyi bir kenara bırakalım, artık sadece muhabbet dili ile konuşalım.
Nefreti, şiddeti, silahı ebediyen toprağa gömelim, gençlerimizi
gömmektense silahları toprağa gömelim. Şehit annelerinin acısını,
Diyarbakır annelerinin acısını, Cumartesi annelerinin acısını ebediyen
toprağa gömelim. Biz son 12 yılda her nevruzda, her ramazanda, her
bayramda hep aynı duayı ettik. 'Rabbim bu millete, devlete zeval verme'
dedik. Şimdi tekrar önemli bir aşamaya gelmiş olan çözüm süreci
bağlamında da aynısını söylüyoruz. 2005'de sayın Cumhurbaşkanımız
Diyarbakır'da konuma yaptıklarında Türkiye'de birçok demokratik hak
yoktu. Bu ülkede etnik ve mezhebi geçmişi dolayısıyla kimseye ayrımcılık
yapılmayacağının net ifadesini ortaya koydu. Demokratik açılım dedik,
milli birlik ve kardeşlik dedik, şimdi de çözüm süreci diyoruz. Şiddeti,nefreti, ebediyen toprağa gömüp bu bahar, gününde topraktan yeşeren
çiçekler gibi muhabbet çiçeklerini gençlerimizin arasına iletmeyi
hedefliyoruz. Buradan devletimiz adına kararlılıkla vurguluyorum. Çözüm
süreci ne pahasına olursa olsun mutlaka başarıya ulaşacaktır"
"KİMSE TAKTİK MANEVRALARLA ÇÖZÜM SÜRECİNİ GÜNLÜK SİYASETE ALET ETMESİN"
Diyarbakır'da
HDP ve Ankara'da MHP tarafından düzenlenen nevruz programlarına da
atıfta bulunan Davutoğlu, "Bugün bir partinin Ankara'da, başka bir
partini Diyarbakır'da yaptığı gibi sadece bir mahalleye dönerek
söylemiyoruz. Nevruz bütün insanların bayramıdır diyoruz. Hz. Nuh'un
gemisine binen her kavmin bayramıdır diyoruz. Baharla birlikte öyle bir
dönem başlasın ki hepimiz benlik davasını bırakalım. Benlik davası
üzerine inşa edilen düşmanlıklara son verelim. Bugün çözüm sürecine
bakışta iki yaklaşım var. Birincisi bütün resmi görerek yol almaya
çalışan bir yaklaşım. Bu bizim benimsediğimiz yaklaşım. Bu büyük resim
bize diyor ki Kürtler ve Türkler ve bu toprakların halkları ezelde
kardeştiler ve ebette de kardeş olacaklar. Nasıl nevruzla birlikte
kainat yeniden canlanıyorsa, son 12 yılda Türkiye aslına bir nevruz
yaşıyor. Diğer yaklaşım ise günlük yaklaşımlarla çözüm sürecine
yaklaşmaktır. Biz çağrıda bulunuyoruz. Bu meseleye katkıda bulunmak
isteyen herkes önce büyük resmi görerek ortak bir hedefe kilitlensin.
Kimse taktik manevralarla çözüm sürecini günlük siyasete alet etmesin.
Türkiye'nin bir yerine giderek bir takım düşmanlıkları körüklemesin.
Türkiye doğusuna giderek 6-7 Ekim olayları gibi yeni şiddet çağrıları
yapmasın. Artık yeni şeyler söylemek vaktidir"