Şehirler, bağrında yaşattıkları insanların kendisine sunduğu değerler ile kimliklerini yüceltirler.
Şehirlerin varlıklarını sürdürebilmeleri, yaşayanların şehri sahiplenmeleri ve ona karşı sorumluluk duymalarıyla mümkün olabilmektedir.
Ait olduğu şehre ve onun şemsiyesi altındaki birikime değer katmak isteyen insanlar elbette ki o şehrin kültür damarlarından beslenirler.
Bu duyguyu taşıyan insanların azlığı ve çokluğu o şehrin kültür yapısıyla ilgilidir.
Kadim bir kültüre sahip olan Erzurum'da dün olduğu gibi bu günde kubbede hoş sâda bırakmak ve mensup olduğu kültüre katkı sunmak düşüncesinde olan güzel şahsiyetler vardır.
Değişik yönleri ile şehre hayat veren bu güzide insanlardan biride gönlünü sanatına yansıtmış olan hasbi insan Doğan Hattatoğlu'dur.
Doğan Hattatoğlu,içinde yaşattığı Erzurum aşkı ile 1986 yılında Solak Zade Cami'nin minyatürünü yaparak kendisine bir yol haritası çizmiş,ilerleyen zaman içerisinde emeklilik günlerini en iyi şekilde değerlendirerek Erzurum'un kültür envanterinde bulunan 60 eserin minyatürünü yaparak Erzurum Miniatürk sergisini hayata geçirmişti.
TBMM'de ve Türkiye'nin çeşitli yerlerinde sergilen bu çalışma Erzurum'un tanıtımında büyük katkılar sağlamış ve gereken ilgiyi görmüştü.
Sabır,fedakarlık ve aşk ile yapılan bu güzel çalışmayı daha da ileri taşıyan Hattatoğlu ,İslam kültürünün en kutsal mekanları olan Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevi'nin minyatürlerini yapmış ve Ulu Cami'de sergilemişti.
"Ameller niyetlere göredir" düşüncesiyle yola çıkan Hattatoğlu'nun en büyük özlemlerinden biride üç semavi din için kutsal sayılan Mescid-i Aksa'nın minyatürünü yapmaktı.
Hattatoğlu ,İşin özünde samimiyet ve hizmet aşkı olduktan sonra bu işin üstesinden geleceğinin bilincindeydi. Neticede imkanlar oluştu ve iki yıllık bir çalışmanın sonunda Mescid-i Aksa'nın da minyatürünü yapmayı başardı.
Miraç Kandili'nde açılışını yaptığı Mescid-i Aksa minyatürü de diğerleri gibi muhteşemdi.
Ulu Cami'de yan yana dizilen İslam kültürünün bu üç mukaddes mescidinin minyatürleri ile belediye binasında sergilenen Erzurum Miniatürk, kültürümüz açısından önemli bir kazanımdır.
Doğan Hattatoğlu'nu başarılı kılan sebeplerin başında şüphesiz helal kazanç,aşk ve inanç gelmektedir.
Çalıştığı her eserin yapımında o yerin malzemelerini (taş,toprak) kullanması,yaptığı işlerden dolayı bir beklenti içinde olmaması,karşılıksız olarak gönülden bu işi yapması, harcamaları cebinden karşılaması işin sırrını özetlemektedir.
Ait olduğu değerlere sahip olmanın en güzel ifadesini yansıtan ve şehrin hafızasına ismini yazdıran Doğan Hattatoğlu'nun bu zirve eserlerden sonra nasıl bir düşünce içerisinde olduğunu bilemiyoruz.
Temennimiz ,Hattatoğlu'nun bu heyecanını sürdürüp kültür dünyamıza yeni değerler katmasıdır.
Dadaşlık kültürünün bezediği gönül adamı, kadim dostum Doğan Hattatoğlu'nu yaptığı başarılı ve anlamlı çalışmalardan dolayı yürekten kutluyorum.