Vali Dr. Ahmet Altıparmak önermiş, "istişare kurulu" da, "son derece isabetli bir teklif" diyerek kabul etmişti.
İlki, geçen yıl verildi; bu yıl ikincisi verilecek.
Adı; "Cumhuriyet Ödülü"
Bu anlamlı ödülün ikincisi de, tıpkı geçen yıl olduğu gibi 29 Ekim'de, yani Cumhuriyetimizin 91.kuruluş yıldönümünde verilecek.
Geçen yıl ödülün sahibi, muhterem büyüğümüz Erzurum'un "sembol" ismi Mithat Turgutcan'dı...
Peki bu yıl ödülün sahibi kim olacak?
Başka bir ifadeyle, bu şanslı kişi kim?
Evet; törene bir gün kala herkes bu sorunun cevabını arıyor:
Ödül kime verilecek?
Bu soruya bugün biz de cevap arayacağız, ancak ondan önce çok önemli bir hususun altını çizmek istiyoruz.
Vali Dr. Ahmet Altıparmak, Erzurum'a atandığı günden beri, fark yaratan bir vali...
Ezber bozan uygulamalara imza attı.
Cumhuriyet
Ödülü ile cumhuriyetimizin değerlerini öne çıkarmaya çalışıyor, 9
Kasım'da Aziziye Tabyası'na yapılan yürüyüşle de ecdadımıza selam
çakıyor.
Eskiyle yeniyi cemediyor.
Çünkü ikisi de bizim.
Dr. Ahmet Altıparmak, statükoya karşı mücadele veren bir vali...
Gelelim bu çok anlamlı ödülün bu yıl ki sahibine...
Çarşamba günü açıklanacak.
Fakat bazı ipuçlarından yola çıkarak, ödüle kimin layık görüleceğine dair bir tahminde bulunabiliriz.
İstişare kurulunda çok sayıda adayın ismi zikredildi.
Ancak iki isim en öne geçti.
Sıtkı Alp ve Orhan Güvenen...
Her iki büyüğümüz de bu memleketin yetiştirdiği çok değerli insanlardır.
Sıtkı
Alp, Şenkaya'dan çıkmış, ömrünü bu ülkenin evlatlarının eğitimine
adamış kıymetli bir eğitimci. Aynı zamanda Çankaya Üniversitesi ve Arı
Kolejleri gibi herkesin saygı duyduğu eğitim kurumlarının sahibidir.
Erzurum'a yaptırdığı öğrenci yurtlarının yanı sıra, ilçesine de camii inşa ettirdi...
Cumhuriyet'e ve onun umdelerine sıkı sıkıya bağlı, çalışkan, samimi, dürüst ve yürekli bir Dadaş'tır.
Prof.Dr.Orhan Güvenen...
Nam-ı diğer Aristokrat Orhan.
Türkiye'nin uluslararası penceresi...
Uzun
yıllar hem devlet üst kademelerinde yöneticilik yaptı, hem de yüksek
eğitimin yurt içinde ve yurt dışındaki duayen isimlerinden biri oldu.
Her
zaman Erzurum için her türlü fedakârlıkta bulundu ama en çok da 2011
Üniversitelerarası Kış Oyunları'nın Erzurum'a kazandırılmasında çok
büyük bir rol oynadı.
O da; Cumhuriyet'e ve onun umdelerine sıkı sıkıya bağlı, çalışkan, samimi, dürüst ve yürekli bir Dadaş'tır.
Gördüğüm kadarıyla ödül, bu iki muhterem büyüğümüzden birine gidecek.
Çünkü ödülün muhtevasındaki temel ölçüler belli:
Erzurumlu
olacak, eserleriyle hizmetleriyle ve hayatıyla numune bir şahsiyet
olacak, başta ülke olmak üzere, Erzurum'a ciddi katkı sunmuş biri
olacak, toplum nezdinde saygınlığı ve karşılığı olacak.
Buyurun siz söyleyin, bu iki isme kim itiraz edebilir?
Çünkü, aranılan o özellikler, bu iki isimde de ziyadesiyle var.
Peki ödül kime gider?
Benimki bir tahmin; sonuç değil yani...
Sanki bu yıl, Cumhuriyet Ödülü'nün sahibi Sıtkı Alp olacak.
Şayet aynı anda iki isme birden bu ödül veriliyor olsaydı, hiç kuşku yok ki diğer isim de Orhan Hoca olurdu.
Kısmet. Belli mi olur, belki de seneye de o kürsüde Orhan Hoca'yı görürüz.
Büyüklerimiz, "marifet iltifata tabidir" demişler.
Haksız da değiller hani...
Ömrünü,insanlara ve ülkesine hizmete adamış kimseler, ancak öldüklerinde "ne
kadar kıymetli bir insandı" diye anılmamalı... Yaşarken de
oluşturdukları inovasyon görülmeli ve takdir edilmelidir.
Bereket, ülkemiz bu işi hakkıyla yapmaktadır.
Vali
Dr. Ahmet Altıparmak'ın, Erzurum özelinde kuvveden fiile geçirdiği
işte budur. Yani marifeti alkışlamak, marifet sahibini takdir etmektir.
Biz çarşamba günü ödül alacak büyüğümüzü şimdiden kutluyoruz.
Ve
bu vesileyle, bir kez daha bize bu mübarek vatanı ve bağımsız Türkiye
Cumhuriyeti Devletini armağan eden başta büyük Atatürk olmak üzere, tüm
ecdadımızı rahmet ve şükranla anıyoruz.
Ruhunuz şad olsun...