Sarmaşıklar gibi bir seçim tohumu ekilmiş ülkemize. Ucundan kesiyorsun, buduyorsun ama bir bakıyorsun, başka bir yerden sabah tekrar sürgün vermiş.
Bizim ülkemizin seçimleri de böyle. Hiç biri mevsiminde tomurcuk verip çiçek açan, ardından meyve veren, kemâle eren ve nihayet sonbaharda yapraklarını döken ağaçlara benzemez.
Sarmaşığa benzer.
Her yerinden bir yaprak dizisi fışkırır. İnanılmaz bir kargaşa, oraya buraya sürgün vermeler, ağaçlara dolaşmalar. Sanırsınız ki bir ton meyve, bir yıl boyunca çiçek verecek.
Seçimlerimiz de öyle: En küçük dilimlerde, yüzdelerde gezen cüce partilerin dilinde değil Erzurum'a , yedi kıtaya yetecek siyasi vaatler. Büyük yüzdeli partilerden cüce adamların dilinde, psikyatristlerin rapor vereceği sözler. Hepsini bir gazeteye basın. Alın size bir sarmaşık; Ucu belli değil. Sonu belli değil. O kadar yaprak, o kadar sürgün. Ama ne meyve var, ne çiçek.
Oy kullanacağımız 30 Mart seçimlerinin sonucu ne olursa olsun 31 Mart sabahı tekrar seçim atmosferine gireceğiz. Tıpkı bir sarmaşık gibi siyaset bitkimiz yeni sürgün verecek.
Araya iktidarın, Silivri Tahliyeleri isimli reklâmları girdi sosyal medya dizileri de ara verdi ama emin olun işte bu kayıtlar da bu kayıtları tamamlayan Sayın Başbakan'ın "onların hepsini içeri atacağız" nutukları da siyaset bitkisinin yeni sürgünleri.
Üstelik yeni sürgünler diri diri geliyor. Yani öyle budama makaslarının kesebileceği türden değil.
Ama bu budama işi keşke bahçıvana bırakılsa. Hukuka.
Bahçıvan bahçeye gelse, hukuk tekrar siyaset sarmaşığını budasa, ne bu yasa dışı kayıtlar olur. Ne de bu kayıtlar üzerinden siyaset bir sarmaşık gibi devlet ve toplumu sarmaz. Boğmaz. Ama olmuyor.
Herkes bahçede sevmediği bitkiyi kesme, sarmaşığın kendi gözüne giren dallarını budama, kalanları uzatma derdinde.
Geldik nereye. Güzel bir yere.
Erzurum'da gül yetişir mi? Yani bu rakımda, bu karda kışta?
Yetişir. Hem de endemik, yani sadece Erzurum'da yetişen bir türü vardır. Buna Erzurum Katmeri denilir.
Yaşı 30'un üzerinde olanlar, Ağır bakım, Karayolları, Köy Hizmetleri gibi Erzurum'un hem ekmek hem örf yuvalarının bahçelerinde görmüşlerdir.
Yaşı 40 üzeri olanlar ise Ahmet Küçükler, kentin 500 yıllık hafızasını taşıyan kadim sokakları cetvel ve pergelle nişan alarak infaz etmeden önce, tarihi Erzurum evlerinin bahçelerinde görmüşlerdir.
Bu Erzurum katmeri tam da soyu tüke
nirken bir dadaş bilim insanı tarafından kurtarıldı.
Erzurum Katmeri'de tüm güller gibi bir sarmaşıktır. Ama enteresandır, kendi kendini budar!
Güze doğru, orta derece büyüyen sürgünleri, ana gövdeden ayrılır ve diplerindeki son tomurcuğu toprağa daldırarak yaşamaya başlar.
Yani bildiğiniz sarmaşıkların karmaşası yerine, geldiği ağacın dibine düşerek çoğalmayı seçer.
Hiç Erzurum'a bu gözle baktınız mı? Gördünüz mü Katmerleri?
Türkiye, siyaset sarmaşığının kolları arasında, 30 Mart sonrasında da kalmaya devam edecek. Bu rüzgârı görüyoruz şimdiden. Ama Erzurum'un bu sarmaşıktan kurtulması için büyük bir fırsatı var. Kendi değerleri. Bu kent, Erzurum Katmeri'nin soyunu kurumaktan kurtaran Dadaş bilim insanının yaptığını yapmalı; Dibine düşen sürgüne filizlenme hakkı vermeli. O da büyüyecek sürgünlerini dibine düşürecek. Sonrakiler de. Bir bakacaksınız başka diyarlar, kokusuz, meyvesiz, renksiz, boğucu sarmaşıklarla kaplanmış. Ama Erzurum katmer katmer gül.
Bu soğukta gül olur mu? Vallahi olur. Ispartalılara sorun. Soğukları bizim soğuk. Zaten gül fideleri de dedelerimizden dedelerine hediye. Hava ne kadar soğuk olursa olsun, seçim günü Erzurum Katmerlerinize yüreğinizde yer olsun.