2008 yılıydı.
Hangi bilimsel veri ya da çalışmaya dayandırdılar bilinmez…
Hemen yer belirlediler.
Hemen ihaleye çıktılar.
95 milyon liralık işi meşhur firma Sarıdağlar’a verdiler.
Hemen işe koyuldular.
Projeyi Slovenyalı mimarlık şirketi MANA’ya çizdirdiler.
Hemen temel attılar.
Türkiye’de ilkti ve kimse ortaya ne çıkacağını bilmiyordu.
Ama her şey hemencecik oluyordu.
Şaka gibiydi.
Öyle ki, ormanı korumakla görevli Orman Bölge Müdürlüğü ekipleri, testereyle ormana dalmış yüzü aşkın çam ağacını katletmişti.
Kimsenin umurunda değildi, ağzını açanı da haşlıyorlardı.
Siyasilerimizin, bürokratlarımızın ayakları yere basmıyordu.
“Onlarınki de neymiş, en iyisi biz de olacak”, “Şehre sembol yapıyoruz”, “Tüm Dünya Erzurum’a gelecek” açıklamalarıyla Avrupa’ya kafa tutuyorlardı.
Açılışını 7 Ocak’ta dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a yaptırdılar.
Yalap şalap iş yapıldığı Temmuz 2014’te ortaya çıktı.
2011 Kış Oyunları için yaptırılan atlama kulelerinin pistleri kaydı.
Pistlerin yanındaki oteldeydi sporcular o an atlayış yapmıyorlardı, faciadan dönülmüştü.
Milyonlarca liralık zararın oluştuğu pistin kayma görüntüleri, milyonlarca kez tıklandı.
Şehrin sembolü ülke gündemindeydi!
Niye kaydı, nasıl kaydı, kim yaptı sorularına ana haber bültenlerinde cevap aranıyordu.
Bugün hala sonucu bilinmeyen soruşturma açıldı.
Yapımında, “arkadaş hele gelin bir bakın” demedikleri bilim insanları, mühendisler, mimarlar, bilirkişiler inceleme yaptı.
Sonuç ne çıktı biliyor musunuz?
Çöken pistler zemin etüdü yapılmadan inşa edilmişti.
Pistleri ayakta tutan beton zeminin içindeki çelik kazıkların 25 ila 50 metre derinlikte olması gerekirken yığma toprak üzerine sadece 1 metre çelik kazıklar kullanıldığı belirlendi.
Pist eğimi yanlış ve aktif olmamasına karşın fay hattı göz ardı edilmişti.
Gazi Üniversitesi Öğretim Üyelerinden Prof. Murat Mollamahmutoğlu, “Bölge heyelanlı bölge. Bura dikiş tutmaz” dedi.
Atıp tutan siyasilerimiz, bürokratlarımız sırra kadem bastı.
CHP’liler ve o dönem ittifakta olmayan MHP’liler konuyu Meclis’e taşıdı.
Tabi ses çıkmadı.
10’uncu sınıf bir kolej öğrencisi Rabia İrem bu durumu kendine dert etti. Anket çalışması yaptı.
Bilim yuvası TÜBİTAK, İrem’in projesini sergiledi.
Ve ne oldu biliyor musunuz?
Tüm bunlara rağmen bir ihale daha yaptı, 60 milyon lira daha harcadılar.
Bilimden uzak iş yaptıklarını anlamamakta ısrar ederlerken, çalışmalar sırasında bir heyelan daha oldu ve iki işçi ölümden kıl payı kurtuldu.
İş bitti. Atlama kuleleri yeniden hizmete açıldı.
Kar pistin üzerini kapattı, kış boyunca sporcular, üç beş atladı.
Yaz geldi sporcular yine atlayacak ama ‘yine sorun’ var.
Size bu süreci yazmama sebep olan pimi çekilmiş ayaklı bombalar, sayesinde pistte bombeler oluştu.
Eee... Bilimden uzak kalırsanız olacağı budur!
Anlayacağınız yakında yine bir ihale var.
Konuyla alakası olmadan yurtdışında olimpiyatları aldık diye her fırsatta pozlar veren Oktay Memiş ve Mehmet Sekmen Beye sormak lazım bu konuyla acaba ne zaman ilgilenecekler sporcular yaralandıktan sonra mı yoksa 2. Organize Sanayide olduğu gibi milletvekilleri çıkıp (zemin etüdü olmadan)ön görülemeyen zeminin kayması savunmasını mı (yalanını) söyleyecekler hep beraber bekliyoruz.
Ne olacak sahipsiz memleket!
Benim çoçukluğumda orası askeriye aitti ve tamamen çam ağaçlarıyla kaplıydı gidip gizlice mantar toplardık hiç eksik olmazdı alt tarafıda sürekli su dolu olurdu demem o ki orası inşasat için uygun değil kaç trilyonu topraga gömdünüz yazık değil mi o paralara. atlama kulesini palandökene taşımak daha uygun olacaktır. o bölge ise piknik ve yeşil saha olsun. yarışma anında çökse sorumluluğu kim alacaktır. Sporcular ölse türkiyeye maddi manevi tazminat davaları açılıp daha fazla zarar vermeycekmidir.
ekmeği ekmekçiye verme 10 kat daha fazla ver başkasına
Atlama kuleleri yapılan bölge, kulelerin yapıldığı yıl itibariyle küçük bir ormana benzeyen bir alandır. Sanırım doğa kesilen ağaçların intikamını alıyor.
Bu nasıl zihniyet bu nasıl gidişat. Atlama kuleleri birilerine malı götürme kapısı olmuş gibi, Yav Allah'tan korkun, Onur beyin belirttiği gibi bilim var ilim var, eğer atlama kulelerinin yerinde heyelan varsa, neden yeri değiştirilmiyor, Erzurum'da daha başka yermi yok. Ama görüyoruzki malı nasıl götürecekler, devlete nasıl zarar verecekler birileri bunun peşinde.Kuldan utanmıyorsunuz bari Allah'tan korkun. O malı götürme gayreti içinde olanlara diyeceğim şudur, eğer niyetiniz kötü ise haram olsun.
o atlama kulesini konaklıya taşımak en mantıklısıdır. Bu kaçıncı yıkılma toprak zemin bozuk niye inat ediliyor anlamıyorum
Kiremitlik tepe takıntısının sebebi ne acaba? uygun bir yer belirleyip, ihaleyi işi başarabilecek bir firmaya verseniz ne olur sanki.
Sağlıklı yaşamak, güvenli kaymak, ekmek, patates, soğan gibi anlamsız yaşamak önemlimi? Önemli olan ahbap-çavuş ilişkileri ile bir avuç insanın haksız kazanç sağlaması ve harama göz yummak. Haaaa haksızlık etmeyelim ALLAH için çalışıp vatandaşa hizmet ediyorlar. Hemşerilerim halinden memnun olmasalar yıllardır tercihini doğru yaparlardı.