Erzurum Ajans-CHP kürsüyü işgal etti Meclis'te yumruklar
konuştu. Yine Erzurum'un Milletvekili yerini aldı ve bu kez muhalefetin
kıravatından yakaladı.
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, grup başkanvekilleriyle 1 saat 20
dakika süren görüşmesinin ardından yeniden birleşimi açtı. Verilen ara
sırasında CHP milletvekilleri, kürsünün önünde ayakta beklemeye devam
etti. Teklifle ilgili itiraz edilebilecek pek çok nokta, önerinin
olabileceğini ifade eden Çiçek, "Ama bu şekilde içtüzük konuşulurken,
içtüzüğe aykırı şekilde bunu götürme şansımız yok. Durumu daha fazla
germeden, Meclisi
olumsuz görüntüye sokmadan, kaldığımız yerden devam
edeceğiz" dedi.
Videoyu İzlemek İçin Tıklayınız
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, İçtüzüğün 68. maddesine göre,
Başkan'ın, gürültü ve kavga devam etmesi halinde oturuma en çok 1 saat
ara verebileceğini ifade etti. Çiçek, içtüzügün 68. maddesine göre
değil, müzakere yapmak için oturuma ara verdiklerini kaydetti. Çiçek'in
görüşmeleri devam edeceğini duyurması üzerine, kürsü önünde bekleyen
CHP'li milletvekilleri, alkışlarla protestolarını sürdürdü.
Alkışlar arasında konuşmasını sürdüren TBMM Başkanı Çiçek, İçtüzüğe
uygun Meclisi yönetmeye çalıştığını belirterek, "Bu görüntüyü herkes
doğru buluyorsa devam edelim. Türkiye için iyi görüntü veriliyorsa devam
edelim'' diye konuştu. Çiçek, daha sonra birleşime 10 dakika ara verdi.
Verilen arada, bazı AK Parti milletvekilleri, CHP'lilerin kürsüyü işgal
etmelerini, cep telefonları ve IPad'leri ile görüntüledi. CHP'li
milletvekilleri bu duruma tepki gösterdi. CHP'nin eylemine, BDP'li bazı
milletvekilleri de destek verdi.
Bu arada bazı CHP'li milletvekilleri, Genel Kurul'da kürsü işgali
sırasında çektikleri fotoğrafları, sosyal paylaşım sitesi ''Twitter''da
takipçileriyle paylaştı.
TBMM BAŞKANI CEMİL ÇİÇEK
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, kürsü işgali eylemini sürdürerek, "Çiçek
istifa" diye slogan atan, milletvekillerine "Kürsünün işgal edildiği
nerede bakidir? Bundan sonra kürsü işgal edeceksek, sorunları böyle
çözeceksek, bu İçtüzük ne işe yarayacak?" diye seslendi.
Grup başkanvekilleriyle yaptığı toplantının ardından birleşimi açan TBMM
Başkanı Çiçek, "temel kanun" olarak görüşülen teklifle ilgili
soru-cevap kısmına geçeceklerini söyledi. Çiçek, son oturumda soru için
sisteme giren milletvekillerinin bulunduğunu ve bunların isimlerini
okutacağını kaydetti. Bunun üzerine MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural,
tepki göstererek, Başkanlık Divanının önüne gitti. Yaptığının hukuki
olmadığını iddia eden Vural'a Çiçek, CHP'lileri göstererek, "Hukukun
gereği herhalde bu değil.
Ben İçtüzüğün 68. maddesine göre ara vermedim" dedi. Katip üyenin soru
sormak için sisteme girenlerin isimlerini okumaya başlaması üzerine,
CHP'liler alkışlı protestolarını sürdürdü.
Çiçek, milletvekillerinden soru sormak isteyen varsa sisteme girmesini
bir kez daha isteyerek, yoksa teklifin tümü üzerindeki görüşmelerin
tamamlandığına karar vereceğini ifade etti. Bunun üzerine CHP
milletvekilleri, "Çiçek istifa'' diye slogan atmaya başladı.
MHP Grup Başkanvekili Vural, TBMM İçtüzüğünün 68. maddesine göre Genel
Kurulda birleşimin kapatılması gerektiğini söylemesi üzerine Çiçek,
''68. Madde kavgadan dolayıdır. Kavga mı var ortada?" dedi ve Vural'ı
yerine oturmaya davet etti. Teklifin tümü üzerinde soru soran
olmadığını, bu nedenle teklifin tümü üzerindeki görüşmelerin
tamamlandığını ifade eden Çiçek, maddelere geçilmesini oylamaya sundu.
Teklifin maddelerine geçilmesinin kabul edilmesinin ardından Çiçek,
teklifin birinci bölümünün görüşülmesine başlandığını açıkladı. "Birinci
bölüm üzerinde söz isteyen var mı?" diye soran Çiçek'e, Vural ve CHP'li
milletvekilleri tepkilerini sürdürdü. Bunun üzerine Çiçek, şunları
kaydetti:
"Kürsünün işgal edildiği nerede bakidir. Kürsü işgal edilerek sorun
çözülebilir mi? Ben yapmıyorum, yapmak istemiyorum. Bu Meclis böyle bir
işgali ne gördü ne de hak etti. Bunu doğru bulmuyorum. Bundan sonra
kendi istediği olmayan kürsüyü işgal ederse, bu İçtüzük ne ifade edecek?
'68. maddeyi uygulayın' diyorsunuz ama şu işgalin bana İçtüzükte bir
maddesini gösterin.
Şu görüntünün İçtüzükte bir maddesini gösterin. İçtüzükte şunun bir
gerekçesini gösterin. Her istediği olmayan kürsü işgal edecekse, o zaman
bu Meclis nasıl çalışacak? Bundan sonra kürsü işgal edeceksek,
sorunları böyle çözeceksek, bu İçtüzük ne işe yarayacak, ben de onu
soruyorum."
Çiçek, CHP'lilerin slogan atmaya devam etmesi üzerine birleşime ara
verdi. Bu arada AK Partili milletvekilleri de CHP'li milletvekillerini
yuhalayarak tepki gösterdi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik de kürsü işgalini sürdüren milletvekilleriyle bir süre konuştu.
CHP'LİLERDEN YAZILI AÇIKLAMA
Öte yandan, CHP TBMM Grubu, TBMM Genel Kurulu'nda, TBMM İçtüzük
değişikliği teklifi görüşmeleri devam ederken yazılı açıklama yaptı. AK
Parti'nin, muhalefetin sesini kısmak için, önce yeni medya düzenini
oluşturduğu ifade edilen açıklamada, "Bu yetmedi, Meclis TV yayınlarını
kısıtladı, şimdi çok daha ileri giderek Meclis İçtüzüğü'nü değiştirmek
istiyor. Kurtuluş Savaşı'nda bile müzakere yöntemini benimsemiş,
müzakere ile savaş yönetmiş bu gazi Meclisi suskun meclis haline
getirmeye çalışıyor" denildi.
Açıklamada, Meclis İçtüzüğü değişiklik teklifinin, iktidarının 10.
yılında gündeme getirilmesinin tesadüf olmadığı, zamanlamanın çok ilginç
olduğu ifade edildi. Meclis İçtüzüğü değişikliğinin, "post-modern
diktatörlük heveslerinin bir sonucu'' olduğu ileri sürülen açıklamada,
şu ifadelere kullanıldı:
"CHP, bu heveslerin önündeki engeldir. AKP'nin bu totaliter, millet
iradesine aykırı ve ifade özgürlüğünü engelleyen tutumuna izin
vermeyecektir. Yapılmak istenen değişiklik sadece muhalefetin sesini
kesmekten ibaret değildir, asıl yapılmak istenen işçinin, esnafın,
köylünün, emeklinin kısacası milletimizin sesini kesmektir. CHP milletin
sesi olmaya devam edecektir ve bunu seslendireceği Meclis kürsüsünün
iktidar tarafından işgal edilmesini engelleyecektir.
CHP'nin yaptığı eylem; kürsü işgali değil, İçtüzük darbesiyle gasp
edilmek istenen kürsüyü işgalden kurtarma eylemidir. Kürsü milletin
kürsüsüdür ve öyle kalacaktır. Amacımız, Türk milletinin bu yüce çatı
altında söz söyleme, Türk milleti için yasa yapma, iktidarı denetleme
görevimizi layıkıyla ve hakkıyla yapma özgürlüğümüzü korumak, millet
iradesine ve demokrasiye sahip çıkmaktır. Bu bizim milletimize karşı
kutsal ödevimizdir. Bizim özgürlüğümüz; Türk milletinin özgürlüğüdür."