Bingöl: Ekonominin kalmadığı bir ortam yaşıyoruz

ERZURUM AJANS / DEVA Partisi Erzurum İl Başkanı Vahit Bingöl, "İflas ettik demeye dilimiz varmıyor ama maalesef öyle. Ekonominin kalmadığı bir ortamı yaşıyoruz" diyen Bingöl, iktidarın hala istikrardan bahsettiğini hatırlattı.

“Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumu verilerine göre Türkiye'de 10 Haziran 2022 tarihi itibariyle gerçek ve tüzel kişilerin toplam 5,6 Trilyon nakdi kredisi mevcut” diyen Bingöl, şöyle devam etti:

“Haziran 2021 yılında bu rakam 3,9 Trilyon idi. Tam bir yılda yurt içindeki kredi yükümüz yüzde 44 yani 1,7 Trilyon artmış. Mevcut nakdi kredi borcunu 84 milyona böldüğümüz zaman kişi başı 67 bin lira ediyor. Çekirdek ailenin 4 kişiden oluştuğunu düşünürsek hane başı kredi yükü 268 bin lira.

Peki bu tablo Erzurum için nasıl? 31 Mart 2022 tarihi itibariyle Erzurum'da toplam 19,7 milyar gerçek ve tüzel kişilerin nakdi kredi riski bulunuyor.

KİŞİ BAŞINA 26 BİN LİRA

Mevcut kredi borç tutarını Erzurum nüfusu olan 756 bin kişiye bölersek ortalama kredi riski 26 bin lira seviyelerine denk geliyor.

Çekirdek ailenin 4 kişiden oluştuğunu düşünürsek hane başı kredi yükü yaklaşık 104 bin lira. Belki sizin, benim kredi borcum yok ama bu borç Erzurum'un borcu. 104 bin lira sadece bankalara olan kredi borcu.

Bunun yanında el borcu, cari borç, eşine, akrabasına olan borç, piyasa borcu var. Bir hane 104 bin lira borcu kısa vadede ödeyebilir mi?

Birkaç tane makro ekonomik veriyi sizinle paylaşayım, ödenir mi ödenmez mi siz karar verin. TÜİK verilerine göre mayıs ayı Üretici Fiyat Endeksi yıllık yüzde 132,16. Asgari Ücret 2022 yılında 4.253 TL.

Açlık sınırı asgari ücreti geçmiş, 6.017 TL. Yoksulluk sınırı 19.602 TL. Nisan ayı işsizlik yüzde 11,3.

Türkiye'de 2022 yılında asgari ücretle çalışan 10 milyon kişi var. Hatta asgari ücretin altında bir ücretle çalışan işçi sayısı 3,5 milyon.

“BU BORÇLAR ÖDENMEZ”

Bu gelir düzeyi ile bu borçlar ödenir mi? Ödenmez. Ödenemez. Asgari ücretin bir yıllık toplamı 51 bin 36 lira.

Kamuda çalışanın maaşı ortalama 10 bin TL olsa yılda 120 bin lira eder. Hiçbir şey yemese-içmese, harcamasa bile ödeyemez.

Sonuç, halkımız icralık. Zaten bu durum Erzurum İcra Daireleri verilerine de yansımış durumda. Erzurum'da ilçeler hariç merkezde 5 icra dairesi var.

2021 yılında her icra dairesinde icra dosyası sayısı ortalama 13-14 bin seviyelerinde ulaşıyor. Tüm icra dairelerindeki icra dosya sayısı tam 70 bin adet

Bu korkunç bir rakam. Erzurum merkez nüfusu 2021 yılında 377 bin idi. İcra sayısının nüfusa oranı yüzde 18-19 civarında. Yani yaklaşık her 5' kişiden 1'i icralık.

2022 yılı haziran ayında ise her icra dairesinde icra dosya sayıları 6 binlere dayandı. Toplam icra dosya sayıları 25-30 seviyelerine geldi. Bu konjonktürde korkarım ki sayı 2021 yılı icra dosya sayılarını maalesef geçecek.

Peki hem Erzurum hem ülkemiz batma noktasına gelmişken sivil toplum kuruluşları ne yapıyor? Sessizliğe gömülmüş kendi işlerini yürütmeye çalışıyorlar. Bu konularla ilgili şimdiye kadar bir açıklama duydunuz mu?

Oysa hep birlikte sessizce batıyoruz. Halk icralık olmuşken iktidarın yanlış politikalarına yönelik sivil toplum kuruluşlarından bir tane açıklama gelmiyor.

Neden? Sebebi korku mu yoksa menfaatler mi? Bu sorunun cevabını da sizlere bırakıyorum.”

“TÜRKİYE’DE KAÇ GÖÇMEN VAR?”

"Türkiye'de kaç göçmenin olduğunu biliyor musunuz?" diye soran Bingöl, şöyle devam etti: "Bazıları Afganlıları, Suriyelileri kapının önüne koyacağız diyorlar. Bizim bu konuda ne düşündüğümüzü soruyorlar. Sayın Genel Başkanımıza sordum bu konuyu. Bana 'Uluslararası yasa gereği biz onları bu ülkeden çıkaracağız ama zaman alacak' dedi.

DEVA Partisi muhalefet olsun diye kurulmadı, iktidar olmak için kurtuldu. Çalınanın her şeyin hesabını soracağız. Halkımız 'bu işi başarırsa Ali Babacan ekibi başarır' diyor. Bu ülkeyi düşmüş olduğu müşkülattan ya kurtaracağız ya kurtaracağız. Hiçbir makam gözetmeden tek hedefim bu millet, bu devlet, sizlersiniz.

Millet borçlanarak harcıyor. Bir noktada bu tıkanacak işsizlik hat safhada, yatırımlar bitmiş. Gençlere sesleniyorum, bu ülkeye sahip çıkın. Bu ülkeyi terk etmeyin. Ne olur geri adım atmayın. Çok çalışın, bu ülkeyi layık olduğu bir noktaya getirin. Biz bu yaşanılanları hak etmiyoruz. Bir litre akaryakıt 30 lira olmuş. Oysa 20 yıldır bu millet, iktidar ne istediyse verdi."   

"Ülkemiz şu an iflasın eşiğine gelmiş durumda. 'Ekonomi gözlerdeki ışıltıdır' diyenler, insanların gözlerindeki ışığı söndürdüler." diyen Bingöl, şunları söyledi: "Her gün akaryakıta yapılan zamlar yetmiyormuş gibi elektrik ve doğal gaza da zamlar yapılıyor.

Serbest piyasa adı altında herkes, kafasına göre bir fiyatlandırma yapıyor. Denetim mekanizması kaybolmuş vaziyette.

İktidarın zam yapmaktan başka hiçbir icraatı kalmadı. Halkımız şaşkın ve çaresiz. Marketlerde gıda fiyatları, günde iki defa değişiyor. İpin ucu iyice kaçmış durumda.

“ÜLKE BİR ÇÖKÜŞÜN EŞİĞİNDE”

Ülke bir çöküşün eşiğinde. Sayın Genel Başkanımız Ali Babacan'ın geçen hafta yaptığı tarihi uyarıyı hepiniz dinlemişsinizdir. Türkiye'nin en önemli gündemi budur. Tehlike büyük ve yakın. Birileri tutturmuş gündem değiştirmek için işte falanca şirketin adı ne olsun diye tabela kavgasına girmiş. Birileri aday kim diye magazin peşine düşmüş. Ya ülke batıyor. İktidar hâlâ tabela değiştirmekle meşgul.

Kaygılıyım çünkü çocuklarımızın, gençlerin yarınları tehdit altında. Üzülerek kahrolarak söylüyorum ki alarm zilleri çalıyor. Şu anda ekonomik ve finansal bir beka sorunuyla karşı karşıyayız. Ekonomimiz gözlerimizin önünde eriyor. Türkiye bir kez iflas çukuruna düşerse bu millet yıllarca ağır bedeller ödemek zorunda kalır. Yeter artık. Her geçen gün bizleri daha fazla yoksullaştırıyorlar.

2008-2009 krizinde iflas eden Yunanistan'ın şu anki risk primi 200 baz puanın altında. Türkiye'nin temerrüt yani iflas riskini gösteren 5 yıllık Kredi Temerrüt Takasları (CDS) tam 836 baz puana çıktı ve gittikçe de yükseliyor. Acilen tedbir almanın zamanı geldi, geçiyor. Bu işin şakası yok. Bunun sonu çok kötü olur.

Feryat ediyoruz bırakın Türkiye iflas etmesin. DEVA Partisi olarak tek gayemiz bu ülkenin göz göre göre batıp gitmesine engel olmak. Şimdiye kadar adaletten ekonomiye, eğitimden çevreye, sosyal politikalardan afet yönetimine, yerel yönetimlerden KHK mağdurlarına, tarımdan demokrasiye kadar tam 10 ayrı konuda hazırladığımız eylem planlarını kamuoyu ile paylaştık.

Ehil kadrolarımızla iktidar olduğumuzda hangi gün ne yapacağımızı açıklıyoruz. Bizim gibi planlı, programlı başka bir siyasi hareket göremiyoruz. İktidarın sorunları çözme kabiliyeti sıfırlanmıştır. Ne zaman sıkışsalar, hemen Karadeniz'de doğal gaz buluyor."