Başlamak başarmanın habercisidir

Biraz apar topar oldu ama olsun, hiçbir şey yapmamaktansa küçük bir şey yapmak bile çok anlamlıdır.

Şu günlerde Erzurum’da yapılmak istenen işte tam da budur:

Yani daha büyük ve daha donanımlı bir iş için, ilk adımı atmak…

Erzurum, uzun bir aradan sonra yeniden kış festivali düzenliyor. (26 Ocak-28 Ocak)

Gönül arzu ederdi ki bu festival, bugüne kadar kurumsal bir yapıya kavuşmuş olsaydı ve şimdi festivalin uluslararası boyutunu konuşuyor olsaydık.

Olmadı; ama bundan böyle olmaması için ciddi bir engel de yoktur.

Bütün mesele, düzgün bir altyapı oluşturmak ve kurumsal bir kimlik vücuda getirmektir.

Bunun için de herkesin elini taşın altına koyması gerekir.  Dün Vali Sebehattin Öztürk başkanlığında yapılan toplantı bu manada bana güven ve ümit verdi. Zira o toplantıya belediye başkanları ve kimi sivil toplum teşekkülleri de katılmıştı. Böylelikle herkes işin ucundan tutacak ve kimse kimseden rol çalmayacak.

Şayet dün o toplantıda başta büyükşehir olmak üzere, diğer belediyeleri görmemiş olsaydık, yapılacak bu festival adına ciddi endişe duyacaktık. Öyle ya bir şehrin asıl sahibi o şehrin belediyesidir. İşin içinde belediyenin olmadığı sivil bir organizasyon ya sakat olur, yahut da yarınları olmaz.

Neyse ki Erzurum’da durum böyle değil.

Festivali valilik düzenliyor ama pek çok kurum da samimi olarak katkı sunuyor.

Bu kurumların başında Buz Hokeyi Federasyonu, oteller, sivil toplum kuruluşları ve belediyeler var.

Anladığım kadarıyla, festivalin ilki, kısıtlı bütçesinden ötürü mütevazı ölçülerde olacak. Çünkü son anda karar verilmiş ve sınırlı imkanlarla bir program oluşturulmuş.

Olsun…

Asıl önemli olan niyettir ve niyeti eyleme geçirmektir.

Mümkün ki bir iki gün sonra başlayacak olan bu kış festivalinin ilki çok büyük ses getirmeyebilir.

Zararı yok.

Bir sonraki için idman yapmış oluruz.

Kesin olan şu ki, kış sporları ve kış turizminde dünyaya açılmak isteyen Erzurum’un, kış ve kar üzerine mutlaka bir festival yapmasının gerektiğidir.

Erzurum’un onda biri ölçülere sahip kimi kayak merkezlerinde öyle muhteşem festivaller düzenleniyor ki, dünyanın dört bir yanında on binlerce insan akın ediyor.

Erzurum niçin bunu başaramasın ki?

Aynı Erzurum değil miydi 2011 Üniversitelerarası Kış Oyunları’nı anlının akıyla başardı…

Yeter ki samimiyet olsun…

Dün toplantıda da aynı şey tekrarlandı:

Festivalin süreklilik kazanması için mutlaka kurumsal bir yapıya kavuşması lazım.

Aksi halde beklenen yankı olmaz.

Dünkü toplantıda gördük ki, bu işe baş koymuş olan kurumlar, çok iyi bir iş çıkarmak için titiz bir şekilde çalışmışlar. Buna rağmen yine de önemli eksikler olabilir.

Kimsenin buna takılıp kalmaması lazım.

Bugün geleneksel yapıya kavuşmuş olan bu tür festivallerin hiç biri işe dört dörtlük bir organizasyonla başlamadı ki…

Marifet başlamaktır ve her yıl bir önceki yıl geçmeye çalışmaktır.

Erzurum bunu başaracak potansiyele sahip bir şehir…

Bu şehrin halkı da her türlü destek verecektir. Bunu iddialı biçimde söylüyorum. Çünkü geçen yıl herkesin nasıl o stadyuma koşarak gittiğini ve yarışları izlemek için salonları hınca hınç doldurduğunu gördük.

Dünya ölçeğinde bir turizm merkezi olmanın yolu, tanıtımdan ve dünyaya açılmaktan geçer.

Festivaller ise, bu tanıtımın en önemli ayağını oluşturmaktadır.

Kar var, pist var, tesis var, altyapı ve üst yapı var…

Tek eksiğimiz bu kadar mükemmel imkanı bir arada vitrine çıkaramamaktır.

Öyle umuyorum ki, iki sonra başlayacak kış festivali bu uğurda atılacak en önemli bir adım olsun.

Nasılsa kervan yolda dizilir…

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.
  • YAVUZ TANYERİ 01 Ocak 1970 02:00

    KIŞ FESTİVALİNDE YOKSULLAR UNUTULMASIN. ONLARA YAKACAK, GİYECEK VE YİYECEK DAĞITILSIN. BİR TARAFTA TİTREYEN BİR TARAFTA EĞLENENLER OLURSA BU İŞ YAKIŞIK ALMAZ