Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, “Karar alma mekanizmasında yalnızca erkeklerin oturduğu ve kadın bakış açısının olmadığı bir kararın ayağı yere basamıyor” dedi.
Erzurumajans-Ankara
Crowne Plaza Oteli’nde düzenlenen “Siyasal Karar Alma Mekanizmalarında
Kadın Temsili” paneline Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin,
TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği (KEFEK) Komisyonu Başkanı Azize Sibel
Gönül, BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, AK Parti Kadın Kolları
Başkanı Güldal Akşit, CHP İstanbul Milletvekili Binnaz Toprak, MHP
Eskişehir Milletvekili Ruhsar Demirel, Kadının Statüsü Genel Müdürü
Özlem Bozkurt Gevrek ile davetliler katıldı.
Kadınlarının seçme
ve seçilme hakkını elde etmesinin 78. yıldönümü dolayısıyla düzenlenen
panelde konuşan Bakan Şahin, “Kadınların Kurtuluş Savaşı’nda büyük bir
mücadelesi, örgütlü bir mücadelesi var. Bu vatanın kurtuluşunda ‘biz de
varız’ dedikleri için 1934 yılında yüce Meclis Mustafa Kemal Atatürk ve
çalışma arkadaşlarının öncülüğünde seçme ve seçilme hakkını almışız.
Yani mücadele olarak almışız. Hiçbir şey kendiliğinden olmuyor” dedi.
Bakan
Şahin, “Sivil toplum kuruluşları olarak kadınların harekete geçip
mücadele edecekleri zaman ülkenin genel atmosferi onları da negatif bir
enerjiyle yeniden evlerine dönmelerine ve bu mücadeleden vazgeçmelerine
neden olmuştur” ifadelerini kullandı.
Kadınların toplumda söz
sahibi olabilmesi için ekonomik olarak güçlendirilmesi gerektiğini
belirten Şahin, “Sonuçta herkes kendi içinde rekabet içerisinde
erkeklere de hiçbir şey gümüş tepside sunulmuyor. Büyük bir rekabet var.
Bu alana girmek istiyorsanız bu rekabeti yönetmek durumundayız. O
yüzden de bilgili, donanımlı ve güçlü olmamız gerekiyor” dedi.
Bakan
Şahin, Anadolu’daki kız çocuklarının rol modellerinin çoğalması
gerektiğini ifade ederek, “Önce kadınların havuza sayısal olarak eşit
bir şekilde girmesini sağlamalıyız. Kreş desteği, aile ve iş hayatı uyum
desteği, kadının her alanda aktif olabilmesi için önemli yan destekler
olarak karşımızda duruyor” ifadelerini kullandı.
“Siyaset hizmet etme mekanizmasının en temel noktası, karar alma mekanizması” diye konuşan Şahin, şunları kaydetti:
“Karar
alma mekanizmasında yalnızca erkeklerin oturduğu ve kadın bakış
açısının olmadığı bir karar, karar olamıyor, ayağı yere basamıyor. Karar
alma mekanizmasına mutlaka iki bakış açısını koymamız gerekiyor. Bu bir
takım oyunu, bu bir liderlik. Artık toplum çok katı, emir veren
liderler değil empati kurabilen, sinerji oluşturabilen ve kadının
duygusal zekasıyla örtüşen bir noktaya gidiliyor. Halk buna çok hazır.
Halkın kadın siyasetçi, kadın yönetici, kadın belediyeci yöneticisiyle
bir sorunu yok. Duygusallığı dengede tutmazsak terse dönüyor. Bu
tecrübeyle sabit. O yüzden kadınlar için ağlar oluşturup kendimizi
desteklememiz gerekiyor.”
Bakan Şahin, kadın-erkek eşitliğindeki
değişim ve dönüşümün yerel yönetimlerde oturması gerektiğine dikkat
çekerek, “Kadınsız demokrasi, hukuk, kalkınma olmaz diyerek bu
mücadeleye devam edeceğiz” dedi.
“KADINLARIMIZ KARARLARI ALANLARIN YARISI OLMAYI TALEP EDİYOR”
Kadının
Statüsü Genel Müdürü Özlem Bozkurt Gevrek, yetki ve karar alma
süreçlerine eşit katılım hakkı talep ederek, “Siyasal karar alma
mekanizmaların kadınların katılımı demokrasinin en önemli unsurlarındandır.
Kadınların bu alanda eksik temsili demokrasinin anlamına uygun bir
biçimde işlemesine engel teşkil eder” diye konuştu.
Kadınların siyasi
yaşama yüksek oranda katılımı Türkiye’nin ekonomik, sosyal ve politik
gelişimini de sağlayacağını dile getiren Gevrek, “Reform niteliğindeki
düzenlemelerin uygulamada, toplumsal yaşamımızda kadın-erkek eşitliğini
güçlendirici bir dönüşüm sağlayacağına inanıyoruz. Yasal alanda
kaydedilen ilerlemeler paralel olarak sağlık, eğitim ve istihdam
alanlarında kadınların statüsünü yükseltmek için çabalarımız devam
etmektedir” ifadelerini kullandı.
“Artık kadınlarımız
seçmenlerin yarısı olmakla kalmayıp, kararları alanların yarısı olmayı
talep etmektedir” diyen Gevrek, 2011 genel seçimlerinin ardından
Meclis’e 79 kadın milletvekilinin girmesinin bir ilk olduğunu buna
rağmen yasalardaki eşitlikçi düzenlemelere rağmen uygulamada eşitliğin
sağlanamadığını vurguladı.