Erzurumajans-Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, toplam 331 milyon 637 bin lira tutarındaki tarımsal destek ödemelerinin bugün saat 18.00 itibarıyla üreticilerin hesaplarına yatırılmaya başlanacağını açıkladı.
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Ankara Orman Genel Müdürlüğünde istihdam edilecek bin 150 orman mühendisi ve 2 bin 700 orman muhafaza memurunun atama törenine katıldı. Orman Genel Müdürlüğünde gerçekleştirilen törene, Bakan Pakdemirli'nin yanı sıra, Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey ve çok sayıda aday katıldı. Burada bir konuşma yapan Bakan Pakdemirli, bakanlık olarak ekonomiden endüstriye, bilimden teknolojiye her alanda başlattıkları sağlık, güven, kalite ve rekabet anlayışını toprağın ve suyun kendilerine ilham ettiği düsturlarla ortaya koyduklarını belirterek, "Renk renk topraklarla bezenmiş Anadoluda bağrında en latif suları barındıran yurdumuzda, toprağı da, suyu da, can gibi aziz bildik biz. Şunu da biliyoruz ki en münbit topraklar ve en güzel sular da ormanların koynundadır. Muhakkak ki orman 'yan yana gelmiş basit ağaç topluluğu' tanımından çok daha fazla şeyi ihtiva eder. Çünkü biz ormana yalnızca odun hammaddesi üreten bir kaynak olarak bakmıyoruz. Öyle ki, orman ekosistemi, başta oksijen üretimi olmak üzere küresel ısınmayı engelleme, kirli havayı süzme, iklimi düzenleme, yağışları çoğaltma, su kaynaklarını koruma, bataklıkları kurutma, erozyon, sel ve taşkınları önleme, gürültü kirliliğini azaltma, rüzgârın şiddetini hafifletme, yaban hayatını ve hayvan çeşitliliğini muhafaza etme, tarım ve hayvancılığa imkân verme, turizmi geliştirme, insanların ruh dinginliğini ve beden sağlığını artırma gibi pek çok işlevsel özelliğe sahiptir" ifadelerini kullandı.
Ormanların ülkelerin akciğeri, bir ülkenin hem süsü hem de gücü olduğunun daima farkında olarak bitkilerin ve hayvanların eşsiz uyumunu izledikleri, ışığın ve renklerin cümbüşünü seyrettikleri, kuş cıvıltılarını dinledikleri, su sesleri ile dinlendikleri ormanların yarına bırakılacak en anlamlı miras olacağını aktaran Bakan Pakdemirli, "İşte sizler böyle stratejik ve anlamlı bir alana, orman varlığımıza sahip çıkmaya, ormanlarımızın sorumluluğunu almaya talip olduğunuz için ben de sizleri tekrar tekrar tebrik ediyor, bu şerefli görevde başarılar, hayırlar, muvaffakiyetler diliyorum" diye konuştu.
"Orman Genel Müdürlüğümüze 5 bin sözleşmeli personel alımında son aşamaya gelmiş bulunmaktayız"
Orman Genel Müdürlüğünün Tarım ve Orman Bakanlığından eski olduğunu söyleyen Bakan Pakdemirli, "Cumhuriyetten de eski, kadim bir kurumun mensubu olacaksınız artık. Buranın kıymetini bilmenizi özellikle tavsiye ediyorum sizlere, kurum aidiyetini geliştirmenizi önemle rica ediyorum sizlerden. Evet, bugün 181 yıllık bir geçmişi ile köklü bir kurum olan Orman Genel Müdürlüğümüze 2019 yılında sürecini başlattığımız 5 bin sözleşmeli personel alımında son aşamaya gelmiş bulunmaktayız. Orman Genel Müdürlüğü, esasen kendisine yüklenen kadim misyon üzerinden değerlendirildiğinde salt fiziksel ürün veya hizmet üreten bir kurum değildir. Çünkü, Orman Genel Müdürlüğü ekosistemin doğal bir parçasıdır. Teknik ve sosyal yönden iç içe geçmiş, birbirini çeşitli şekil ve derecelerde etkileyen faaliyetleri bir arada yürüten ve aynı zamanda su, toprak ve havanın korunması gibi hayati öneme haiz kaynakların sürdürülebilirliğinin sağlanması açısından önemli, iklim değişikliği ile mücadele kapsamında da stratejik öneme sahip bir kurumdur" şeklinde konuştu.
"2023 yılı hedefimiz, orman varlığımızın 23,4 milyon hektara çıkarılarak, yüzde 30 olan dünya ortalamasına ulaşılmasıdır"
Türkiye'nin orman varlığını artırabilen nadir ülkelerden biri olduğunu kaydeden Bakan Pakdemirli, "Uygun alanlar üzerinde çok maksatlı ağaçlandırma ve toprak muhafaza çalışmaları gerçekleştirilmiş, böylece bir yandan orman alanları artırılırken, bir yandan da erozyonun ve rüsubat taşınımının önlenmesi, yeni rekreasyon, ekoturizm alanlarının, oksijen kaynaklarının teşkili sağlanmıştır. Bununla birlikte, özellikle gelir getirici türler kullanılarak yapılan ağaçlandırmalarla da yöre halkı ekonomisine katkıda bulunulması sağlanmıştır. Tabi bunlarla yetinmiyoruz, yetinmeyeceğiz. 2023 yılı hedefimiz, orman varlığımızın 23,4 milyon hektara çıkarılarak, yüzde 30 olan dünya ortalamasına ulaşılmasıdır. Yine 2023 yılı sonuna kadar da, inşallah toplam 7 milyar fidanı toprakla buluşturarak, dünyada yaşayan her bir insan için bir fidan dikilmesini hedeflemekteyiz" dedi.
"Orman endüstrisinin ham madde ihtiyacının yerli kaynaklarla karşılanabilmesi amacıyla odun üretim miktarını 2023 yılı için 37 milyon 840 bin metreküpe çıkarmayı hedefliyoruz"
2019 yılı Kasım ayında milletçe büyük bir işe imza attıklarını ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın tensipleri ile 11 Kasım'ın 'Milli Ağaçlandırma Günü' ilan edildiğini belirten Bakan Pakdemirli, şunları aktardı:
"11 Kasım 2019 günü Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğanın Ankarada vurduğu ilk kazma ile 81 ilde eş zamanlı olarak bilhassa halkımızın büyük katılımıyla fidanlarımız vatan toprağıyla buluştu. Böylece 'Bugün Fidan, Yarın Nefes' seferberliğinde saat 11.11de 2023 noktada 11 milyon fidanı buluşturmak amacıyla bir araya gelen 7den 77ye herkes tek yürek halinde 'Geleceğe Nefes' olduk. Ülke genelindeki 2023 farklı noktada olduğu gibi Çorum ilimizde de eş zamanlı olarak ağaçlandırma çalışmalarına başladık. Guinness Dünya Rekorları Türkiye Temsilcisi denetiminde 1 saat içerisinde 303 bin fidan dikerek, Endonezyaya ait rekoru tüm Türkiye olarak kırmış olduk. Tabii 2019daki bu büyük başarıyı, 2020de de taçlandırmaya ve 2023 hedeflerimize hızla ulaşmaya, sizlerin de taze gücüyle devam edeceğiz. Bu maksatla Orman Genel Müdürlüğümüzce, ormanların üretim gücünü dikkate alarak, orman endüstrisinin ham madde ihtiyacının yerli kaynaklarla karşılanabilmesi amacıyla odun üretim miktarını 2023 yılı için 37 milyon 840 bin metreküpe çıkarmayı hedefliyoruz. Bunu başarabilirsek inşallah bu sayede ülkemiz bu alanda kendi kendine yeten ülkeler arasına girmiş olacak. Şunu net ifade edeyim, Bakanlık olarak bizim bu 5 bin personele her yerde ihtiyacımız olacak."
"Orman yangınına müdahalede fiziki ve beşeri tedbirleri hızlı bir şekilde alıp müdahale etmek öncelikli ve önemli faaliyetlerimiz arasında"
Bakanlık olarak orman yangınlarının gündemdeki en önemli konulardan birisi olduğunu belirten Bakan Pakdemirli, "Coğrafi konumu itibarıyla Akdeniz iklim kuşağında yer alan ülkemizde ormanlarımızın büyük bir bölümü yangın tehdidi altında bulunmakta ve toplam ormanlık alanın yüzde 60ını birinci ve ikinci derece yangına hassas alanlar oluşturmaktadır. Bu nedenle orman yangınları, ülkemiz ormancılığının öncelikli konuları arasında yer alıyor. Yani dikilmesi, tutması, sulanması için onlarca emek verdiğimiz ormanlarımız, bir bakıyorsunuz bir alevle küle dönüyor. Dolayısıyla orman yangınlarının çıkmasına ve yayılmasına mani olmak için her türlü fiziki ve beşeri tedbiri almak, orman yangınlarıyla mücadele tekniklerini geliştirmek ve güçlendirmek, yangına müdahale süresini daha da kısaltarak yangın zararlarını en aza indirmek ve orman yangınlarında görev alan personeli eğitmek, bizim için öncelikli ve önemli faaliyetlerimiz arasında yer almaktadır" diye konuştu.
Bakan Pakdemirli, 2019 yıl sonu itibarıyla yangına birinci derecede hassas bölgelerde ilk müdahale süresini 12 dakikanın altına indirdiklerini ve bu başarının Orman Genel Müdürlüğünün başarısı olduğunu söyleyerek görevli personeli tebrik etti.
Orman Genel Müdürlüğünün ormancılık çalışmalarını taşrada 28 Orman Bölge Müdürlüğü, 263 Orman İşletme Müdürlüğü, 2 bin 140 Orman İşletme Şefliği yapılanması ile gerçekleştirdiğini hatırlatan Bakan Pakdemirli, şöyle konuştu:
"Ülkemizin çeşitli bölgelerinde, özellikle kırsal alanlarda işletme şefi olarak görev yapan orman mühendislerinin sorumluluğunda binlerce hektarlık orman alanları ve bu alanlar içerisinde köyler, kasabalar, mezralar gibi yerleşim yerleri mevcut olup, söz konusu orman alanı üzerindeki her türlü faaliyetten orman işletme şefi sorumludur. Öte yandan, ormanların ve orman ürünlerinin bakımı ve korunması, damga ve işaretleme, kesim, görev sahaları dâhilinde veya civarında çıkacak orman yangınları ve orman zararlıları ile mücadele çalışmalarına katılma, bina ve tesislere giriş çıkışların kontrolü ile sabotajlara karşı korunması, muhtelif maksatlarla kendilerine verilen her türlü silah, alet ve malzemenin iyi muhafaza ve bakımı, ayrıca kanunen el koymakla görevli bulundukları suçların arama, soruşturma ve kovuşturulması ile tutanak tanzimi gibi mesleki ve kolluk görevleri de Orman Muhafaza Memurlarınca yürütülmektedir. Dolayısıyla, ormanlara verdiğimizin değerin ve emeğin korunması artık sizlerin uhdesindedir. Büyük bir sorumluluk ve görev bilinciyle akciğerlerimize, süsümüze, gücümüze, geleceğe bıraktığımız nefeslerimize sahip çıkacağınıza inancım tamdır."
"Bin 150 orman mühendisi ve 2 bin 700 orman muhafaza memuru bugün yapılacak yerleştirme işlemi sonucunda yeni görevlerine başlayacaklar"
Orman Genel Müdürlüğüne yapılacak 5 bin sözleşmeli personel alımı kapsamında KPSS başarı puanını dikkate aldıklarını, bin 150 muhtelif pozisyonlardaki sözleşmeli personel için sürecin tamamlandığını ve adayların görevlerine başladığını anımsatan Bakan Pakdemirli, "KPSS başarı puanı ile sözlü ve uygulamalı sınav sonucu aldığımız bin 150 orman mühendisi ve 2 bin 700 orman muhafaza memuru ise bugün yapılacak yerleştirme işlemi sonucunda tercih ettikleri Orman İşletme Müdürlüklerimize yerleşecekler ve yeni görevlerine başlayacaklardır. Ben bu mukaddes görevin hepiniz ve hepimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum" ifadelerini kullandı.
Peygamber efendimiz Hz. Muhammed, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Fatih Sultan Mehmet Han'dan örnekler veren Bakan Pakdemirli, şu ifadeleri kullandı:
"Asla unutmayın ki biz 'Kıyametin kopacağını bilseniz bile elinizdeki fidanı dikin' diye buyuran peygamberin ümmetiyiz. Biz, 'Ormanımdan bir dal kesenin başını keserim' diye emreden Fatih Sultan Mehmet Hânın torunlarıyız. Biz, 'Ormansız bir yurt vatan değildir' diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürkün izinden gidenleriz. Biz, 'Ağaçsız memleket, duvaksız geline benzer' diyen anaların, 'Yaş kesen, baş keser' diyen ataların evlatlarıyız. Lütfen bunu zihninizden ve zikrinizden çıkarmayınız."
"Toplam 331 milyon 637 bin lira tutarındaki tarımsal desteklerimizi bugün üreticilerimizin hesaplarına yatırmaya başlayacağız"
Konuşmasında çiftçilere müjde veren Bakan Pakdemirli, bakanlık bünyesinde verilen tarımsal destek ücretleri kapsamında 331 milyon 647 bin liranın 6 Mart saat 18.00'da üreticilerin hesaplarına yatırılmaya başlanacağını vurgulayarak, "Buradan kıymetli çiftçilerimize de bir müjde vermek istiyorum. 19 ilde 84 bin 420 üreticiye 234 milyon lira yem bitkileri desteği, 81 ilde 51 bin 64 üreticiye 97 milyon lira arıcılık desteği ve 11 ilde 125 üreticiye 637 bin lira biyolojik ve biyoteknik mücadele desteği olmak üzere toplam 331 milyon 637 bin lira tutarındaki tarımsal desteklerimizi bugün saat 18.00 itibarıyla üreticilerimizin hesaplarına yatırmaya başlayacağız" dedi.
Konuşmaların ardından Bakan Pakdemirli ve Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey atamalar için butona bastı. Yerleştirmelerin tamamlanmasının ardından Türkiye'nin 7 bölgesini temsilen salonda bulunan adaylardan 7 kişi sahneye çıkarak, atama bilgilerini Bakan Pakdemirli ile beraber öğrendiler. Sahnede ataması yapılan adayların isimleri ve atandıkları şehirler ise şu şekilde:
"Muhammed Sinan Başoda-Bolu, Gülcan Karataş-Bartın, Emrah Morgül-Samsun, Ahmet Tavkan Sevinç-Kütahya, Şükrü İsteyici-Kastamonu, Merve Kadriye Saka-Bolu, Murat Kankal-Zonguldak"
Tören sonunda Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey, Bakan Pakdemirli'ye hediye takdiminde bulundu. Bakan Pakdemirli'nin salondan ayrılmasının ardından atama bekleyen adayların heyecanlı bekleyişi devam etti. Bartın'a atanan ve ilk tercihinin Bartın olduğunu belirten Gülcan Karataş, "İlk tercihim geldi. Bartın istiyordum zaten, orada okumuştum. Çok mutluyum" dedi.
Karabük'ün Eskipazar ilçesine atanan Duygu Şahin, dördüncü tercihi olduğunu söyleyerek, "Ankara'nın geldiğini biliyordum. Eskipazar geldi ve çok mutluyum, çok güzel bir duygu" şeklinde konuştu.
Abdulkadir Candağ da ilk tercihinin Muğla Köyceğiz olduğunu belirterek, "Normalde ilk tercihim daha önceden Ege Bölgesi'nde görev yaptığım için İzmir'di ama sonradan Muğla'ya dönüş yaptım. Muğla'yı hiç görmediğim, hiç gitmediğim için orayı yazdım. O bölge birinci derece yangın bölgesi. Türk bayrağının dalgalandığı her yere gitmeyi isterdik ve bunu gösterdik. Ancak birinci tercihime yerleştiğim için mutluyum" ifadelerini kullandı.
Bolu'nun Mudurnu ilçesine atanan ve ormancılığın bir sevda olduğunu vurgulayan Sinan Başoda, "Ormancılık gerçekten bir sevda. Rabbim bu uğurda bize görev yapmayı nasip etsin" ifadelerini kullandı.