Ata sporun günümüze erişmesini sağlayan önemli etkenlerden biri de köyler arasında yapılan cirit müsabakalarıdır.
Erzurum'un Çiftlik,Tivnik,Salasor,Yoncalık,Kân,Öznü,Haydari,Kümbet,Ovacık,Yavi,Ortuzu,Iğdasor,Mördülük ve Söğütlü köylerinde cirit yaygındır. İlçelerde ise Ilıca ve Aşkale önde gelmektedir. Köyler cirit oynamak için birbirlerini davet ederler. Ziyafet ve dadaşların bar oynamasından sonra müsabaka yapılır. en iyi oynayan ciritçi seçilir, bu şekilde hem köyler arasında güzel bir muhabbet ortamı oluşur hem de bir gelenek yaşatılmış olur. Köyler arasındaki müsabakalar da Kavakkapı Meydanı'ndaki oynanan ciritleri aratmayacak niteliktedir.
Eskiden uzak köylerdeki ciritçilerin şehir merkezine gelme şansı olmadığından o yörelerdeki ciritçilerin namları dilden dile günümüze ulaşmıştır.
Bunların içinde Serçemeli Ağa Bey de ciriti iyi oynamasının yanında dillere destan kır atı ile meşhurmuş.İşgal yıllarında Ruslardan kalan atların ırkından olan kır at müthiş süratliymiş. Bu atın kız kardeşini Serçemeli Molla Hamza o günün şartlarında 80 altına almış.
Köyler arasındaki karşılaşmaların birinde Tikkirli Hacı Şükrü, Zerdigeli solak bir ciritçi ile karşılaşmış.
Müsabaka esnasında Hacı Şükrü, Zerdigeli'nin attığı ciriti tutmuş ve Hacı Şükrü'nün attığı cirit Zerdigeli'nin attığı ciriti kesmiş.
Özel olarak yetiştirilmiş atlarla oynanan cirit oyunu, kırk dakikalık iki devreli oynanmaktadır.
Ciritte takım 'alay' ismi ile adlandırılır, bir alay yedi at ve sporcudan teşekkül eder. Beş kişilik takıma ise 'bölük' denir, takımların yedek oyuncu sayısı ise üçtür.
Oyun; "çavuş" tabir edilen kişinin binicileri övücü sözlerle izleyenlere tanıtmasıyla başlar. Bu esnada davul ve zurna da çalmaya devam eder.
Cirit oyunu her mevsimde oynanmakta olup, kış aylarında oynanan cirit oyununun seyri oldukça zevklidir
Kar üzerinde dörtnala koşan atların ve onların üstündeki sporcuların harikulade görüntüleri görülmeye değerdir.
Ciritçiler ,"Karda seyri çok güzel olsa da yazın oynanan ciritin zevkine doyulmaz" diye söylerler.
Atların alıştırılması daha kolay olduğu için kışın yapılır.Cirit atlarının eğitimine üç yaşından itibaren başlanır. Önce ağzı dizgine, daha sonra sırtı eyere alıştırılır. At binilecek duruma geldikten sonra nerede duracağı,nasıl döneceği öğretilir.
Atlar ,idmandan sonra terleri kuruyuncaya kadar bekletilir daha sonra böğürleri ,kuyrukyağı ile ovulur ve tavlaya çekilir.
Müsabakaya çıkmadan önce atın yelesinin örülmesi, erkenden suya çekilmesi, öğleye kadar boş torba ile bekletilmesi, üzengilerin, zahma kayışlarının ve tezelti'nin kontrol edilmesi, havanın durumuna göre kuyruğunun bağlanması ve değneklerin terkiye konulmasıyla hazırlıklar tamamlanır.
Ciritçiler birbirlerine hiçbir zaman kasıtlı ve kötü hareketler yapmazlar. Atılan cirit rakibin baş ve göbeği arasına doğru savrulur, bu kısımdan başka yere cirit atan ciritçiye ceza verilir. Kurallarda ata cirit atılmaması vardır. Ata cirit vuran ciritçiye ihtar verilir, tekrarı halinde oyundan atılır.
Atlı cirit oyunu 120x40m oyun, 140x60m koruma alanlı düz bir alanda oynanır. Takımların oyuna başlaması için durdukları 5m uzunluğunda, 40 ile 50m genişliğindeki yere 'alay durağı' denir.Dikdörtgen şeklindeki cirit sahasında, alay durağı ve atış sahası arasında bulunan 15m eninde ve orta sahaya 5m derinlikteki alana ise "yasak alan" denilmektedir. Yasak alandan oyun alanının ortasına 7m derinlikteki alan ise atış alanıdır, sporcu bu alana girdiğinde ciridini atmak zorundadır.
Cirit, oyun başhakemi, yazı başhakemi, iki yazı hakemi ve bir orta saha hakemi tarafından yönetilmektedir.Oyun araçları, spora ismini veren cirit sopası, at ve çevgan denilen, ciridi düşürmek ve yere düşen ciridi almak için kullanılan bir ucu eğri değnekten ibarettir.
Cirit sopası, 100-120 cm boyundadır. Bir ucu 3,5cm diğer ucu 2,5cm kalınlığında olup kavak, gürgen, meşe gibi ağaçlardan yapılmaktadır.Kabukları yontulan sopaların uçları silindir şeklinde kesilerek, yuvarlatılarak, oyun esnasındaki yaralanmaların önüne geçilmesi sağlanır.
Kurallara göre oyunu iki takım arasındaki yaşça en küçük oyuncu başlatır.Atını hızla rakip takıma doğru süren oyuncu, rakiplerine 10-15m kadar yaklaştığında ciridini karşı takımdaki sporculardan birine doğru atar, sonra atını kendi takımına doğru çevirir, oraya doğru hızla ilerler.
Rakip oyuncu da hemen atını koşturarak ciridi atan oyuncuyu kovalamaya başlar, oyuncuya yaklaşınca ciridi ona doğru savurur. Daha sonra ilk hamle yapan oyuncunun takımından bir sporcu takım arkadaşını kovalayan rakibinin peşine takılır ve oyun bu kaçma ,kovalamacayla devam eder.
Oyunda yakın mesafede rakibine cirit atma: -3 / Atını rakip atlıya kasten çarptırma: -3
Ciridi ata kasten vurma: -1 / Atı ile karşı alaya girmek: -1 / Yan çizgi ihlali : -1
Atış sahası dışından atış: -1 / Cirit atma hakkını kullanma: -1 / Erken ve çift çıkış: -1
Attan düşme: -3 / Attan düşme (ikinci kez) : -6 / Attan inme (izinsiz) : -1
Yasak sahada üç veya daha fazla oyuncu bulunması :-1
Hamle hakkı doğan sporcunun yan çizgiden oyuna girmesi : -1
Karşı alaya kasten dalan sporcuya : -3 / Ciridini atış alanında kasten yere atan : -1
Çift çıkış :-1 / Erken çıkış :-1 / Cirit düşürme : -1 / Yasak saha ihlali :-1
Puan kaybedilen hareketler olarak belirlenmiştir.
Ciritçiye isabet orta saha: 4 / Ciritçiye isabet alay durağında: 4 / Rakibini yakalayıp bağışlama :3
Rakibini kesme :3 / Atılan ciridi oyun alanında havada tutma :3
Oyun alanında kamçı ve sopa ile çelme yiyen: 4 / Eyeri boşaltarak rakibin ciridini boşa çıkartma: 3
Rakibin ciridini oyun alanında tutmak: 3
Alay durağında ve oyun esnasında isabetli her türlü cirit atışı: 6
puan alınan hareketlerdir.
Yine kurallar gereği,hakemlerin kararına itiraz eden ve disiplinsizlik sergileyen oyuncu ihtar alır, tekrarında ise oyundan ihraç edilir.
Cirit oyununun riskli ve tehlikeli yönleri olması nedeniyle, oyun esnasında yaralanmalara, hatta ölüm hadiselerine bile rastlamak mümkündür. Oyun esnasında ölüm hadisesi vuku bulursa töre gereği ölenin ailesi öldürenden davacı olmaz. Bu hadise er meydanında olmuş gibi değerlendirilir, ve övünç vesilesi olur.
Adeta bir savaş sahnesinin canlandırıldığı bu oyunda oyuncuların sporun ruhuyla bütünleşen sevgi,saygı, barış ve kardeşlik duyguları içinde hareket etmeleri oldukça anlamlıdır. Bu davranış biçiminin bir benzerini Dadaşların oynadığı hançer barında görmek de mümkündür.
Ata sporumuz atlı ciritin en fazla oynandığı Erzurum'da, bugün 10.000 kişilik açık tribünlü cirit oyun alanı mevcuttur.1986 yılında yapılan bu oyun alanı Türkiye'de tek olmasıyla bilinir Ragıp Onurlu'nun bu konuda da emekleri çoktur.
Günümüzde, Recep Yurtsever,Menderes Aşıkoğlu,Bilal Koç,Zekai ve Lütfullah Arine,Necmi ve Serdar Dedeoğlu,Orhan Pak,Halis Kavcı,Turgay Korkmaz,Dursun Arzıt,Kayhan Tanrıkulu, gibi genç ciritçiler geçmişten gelen heyecanla değişik kulüplerin çatısı altında ata sporumuz ciriti yaşatmaktadırlar. SON
Kaynakça.
Küçükuğurlu ,Murat;Erzurum Kış Sporları Tarihi(1915-1920),2011,Trabzon.
Dr.Şerif Bey;Erzurum Vilâyeti Sıhhi ve İctimai Coğrafyası, 2011,
Serander,Trabzon.
Himoğlu, Mücahit; Tarihe Mührünü Vuran Şehir Erzurum, Fener Yayınları,2015,İstanbul.
Şaşıoğlu, Zakir;Erzurum'da Devr-i Alem,2015,İstanbul
Erzurum Atlı Spor Kulübü ;Ata Sporu Cirit Dergisi,1974,Ankara.
Gezder, Nihat;Atlı Cirit,2002,Erzurum.
Kâğıthane Belediye Başkanlığı, Kâğıthane Cirit Oyunları Fotoğraf Yarışması 1. cilt,1998,İstanbul.
Güzel, Erdal; Erzurum'dan Güzel Hatıralar, Dergâh Yayınları,2016,İstanbul.
Erzurum İlk Ses dergisi,2004,sayı,2
Atalay Korkmaz;Geçmişten Günümüze Geleneksel Türk Sporları,Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü,Matsan,İstanbul.