ErzurumHaber Girişi : 15 Ekim 2014 20:18

Asya Türkiyesi'nin başşehri Erzurum

Asya Türkiyesi'nin başşehri Erzurum
Atatürk Üniversitesi'nin ev sahipliğini yaptığı Bişkek Türk Dünyası Mühendisler ve Mimarlar Birliği Kurultayı Sonuç Bildirgesi, Atatürk Üniversitesi Kültür Merkezi Mavi Salon'da açıklandı.
Erzurumajans-Atatürk Üniversitesi'nin ev sahipliğini yaptığı Bişkek Türk Dünyası Mühendisler ve Mimarlar Birliği Kurultayı Sonuç Bildirgesi, Atatürk Üniversitesi Kültür Merkezi Mavi Salon'da açıklandı.

Kurultay sonuç bildirgesine Erzurum Valisi Dr. Ahmet Altıparmak, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hikmet Koçak, Türk Dünyası Mühendisler ve Mimarlar Birliği Başkanı ve Karayolları Genel Müdürü M. Cahit Turhan, Kırgızistan İnşaat ve Mimarlık Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akımbek Abdıkalıkov, öğretim üyeleri, davetliler ve öğrenciler katıldı.

Sonuç bildirgesinde ilk konuşmayı yapan Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hikmet Koçak,  Ata yurdumuz Bişkek'te başlayıp kadim bir Türk yurdu olan Erzurum'da sonuçlanacak kurultayın Türk dünyasına ve özellikle de gelecek kuşaklara ufuk ve ilham kaynağı olması temennisinde bulundu. Erzurum'un öneminden ve jeostratejik konumundan bahseden Rektör Koçak: "Erzurum kadim bir Türk yurdu olmasının yanı sıra, çeşitli medeniyetler tarafından benimsenmiş olan zengin bir kültür, köklü bir tarih ve derinlikli bir coğrafyanın timsali bir şehirdir. Bir Rus General'in Söylediği "orayı elinde tutan Akdeniz'i elinde tutar" sözü kadar jeostratejik bir yer ve Puşkin'in ifadesiyle, "Asya Türkiye'sinin başşehridir Erzurum.

Erzurum'u Türk şehirciliği ve mimarisine örnek gösterilebilecek çok sayıda eser ve yapının bulunduğu bir şehir olarak adlandırmak da mümkündür. Ancak şu itirafta bulunmak gerekir ki, şehre ait mimari kimlik son yüzyılda, fazlasıyla yara almış, dahası kimliksiz yapılaşmalar bu şehrin geneline nüfuz eder olmuştur. Bu durum kuşkusuz salt Erzurum'a özgü değil, modernizmin olumsuz sonuç ve yansımalarına muhatap olmaya devam eden Türkiye'nin ve Türk Dünyası'nın bir sorunu halindedir.

Yeniyi inşa ederken eskiyi ve tarihsel olanı dışlayan modernizmin özelde Türkiye, genelde ise Türk Dünyası üzerinde meydana getirdiği olumsuz sonuçlar, özellikle şehirleşme ve yapılaşma alanlarına kendini göstermektedir. Ve bunun sebebi ise: "İnsanın mimarinin odak noktası olmaktan çıkarılması" sorunudur. Acı olan gerçek şu ki, yakın geçmişe kadar bu sorunlara dair farkındalığımız oldukça zayıf, hatta yok denecek kadar zayıftı.

Türk kimliğini ve Türk mimarisini şehirlere hâkim kılmanın yolu, tarihe ve kadim olana gösterilen sıcak yaklaşımı her daim dile getirmek, bu yolda uygulamaya dönük çalışma ve hamleleri realize etmekten geçmektedir. Gerçi, "bir şehir kurmak kadar, hatta o şehri kurmaktan daha zor olan, o şehrin genetik özelliklerini bozmadan sürekli inşa edebilmek, yenileyebilmek, sürdürülebilir bir şehir kılabilmek" olduğu bilinmektedir.

Bizler olmasak da, çocuklarımızın, torunlarımızı Türk kültür ve değerlerinin, bütünüyle temsil edilebildiği kimlikli şehirlerde yaşamalarını temenni ediyor, kurultayımızın sonuç bildirgesinin milletimize ve tüm insanlığa hayırlı olmasını diliyorum" dedi.

6'ncısı yapılan Türk Dünyası Kurultayı sonuç bildirgesinin açıklanacağı gün dolayısıyla duyduğu mutluluğu ifade eden Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen: "Aynı dili aynı gönül birliğini paylaşan devletlerin, milletlerin bir araya gelmesi, ortak çalışma yapması, geçmişi günümüze taşıması en doğal hadisedir. Çalışmaya katkı veren herkese gönülden teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.

Erzurum Valisi Dr. Ahmet Altıparmak ise konuşmasında mimarinin önemine vurgu yaptı. Kurultayın isminin güzel bir seçim olduğunu belirten Erzurum Valisi Dr. Ahmet Altıparmak:'' Bizler bir medeniyet ölçüsü olan, bir medeniyet projesi olan bir milletiz. Eğer öyle bir millet isek dikkat etmemiz gereken çok önemli şeyler var. Edebiyat, sanat ve mimari bu üçü at başı gitmez ise geleceğe hiç bir şey taşıyamayız'' dedi. Vali Altıparmak, "Geçmişe baktığınızda bize kalan yıkıntılar var, geçmişteki mimari özellikleri görebiliyoruz. Birde destanlardan edebiyatı görüyoruz. Eğer bizde geleceğe bir şeyler taşımak istiyorsak mutlaka ve mutlaka mimari ve şehircilik noktasında örnek yapılar örnek şehirler oluşturmak zorundayız. İstemediğiniz müziği dinlemeyebilirsiniz. Sevmediğiniz edebiyat kitaplarıyla ilgilenmezsiniz. Ama mimari her yerde daima sizinle'' diye konuştu.

Sonuç bildirgesinde heyet başkanı olan Kırgızistan İnşaat ve Mimarlık Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akımbek Abdıkalıkov'da bu görevin kendisine verildiği için mutluluk duyduğunu ifade etti. Rektör Abdıkalıkov: "Türk Dünyası Mühendisler ve Mimarlar Birliği Kurultayı'nın 6'ncısı Bişkek'te yapıldı. Bişkek şehrinin 2040 yılında gelişme projesi fikir yarışması düzenlendi ve katılan projelere ödülleri verildi. 2040 vizyonunun Kırgız halkına ve Türkçe konuşan ülkelerin tüm katılımcılarına hayırlı olmasını temenni ediyorum" dedi.

Programın sonunda, sonuç bildirgesinin okunmasının ardından kurultayda emeği geçenlere teşekkür belgesi taktim edildi.


Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.
  • Aykut 01 Ocak 1970 02:00

    Doğru Türkiye`nin Başkenti! Hemde öyle bir baş kent ki şehir sokakları at pisiliğinden ve bu at arabalarını sürenlerin teröründen kol geziyor. Bir dip not kelin dermanı olsa başına sürermiş derler. Kardeşim Gidin bir bakın Erzurum Ticaret Odası binasının önünde kendi araçlarına ait park yeri bulunmadığından yol üzerine park yapan bir erzurum ticaret odası varken neyin başkenti oluyorsunuz yada kimlerin başkenti merak ediyorum. Şehrin merkezinde bulunan Atatürk evinin arkasına gidin bir bakın bakalım o görüntü kaçıncı yüzyıl görüntüsü ey gidi ey gidin Kayseri ilini gezin bakın şehircilik nasıl oluyor sonra gelin konuşun.

  • Dusunen Hoca 01 Ocak 1970 02:00

    Türk şehirciliğine ve mimarisine öncülük etmeyi bırakın, şehircilik, planlama ve mimari için yüz karasıdır Atatürk Üniversitesi. Sayın rektör kampüsün son halinden sanırım haberi yok. Aslında zor da değil kampüste bir kaç tur atarak şunlara hakim olabilir; 1) Mühendisliğin arkasındaki tek boş alana bina yapılmasına, 2)yanlış olarak tasarlanıp uygulanan bisiklet yollarına 3)kampüsün son yıllarda ciddi oranda ağaçsızlaştırılmasına 4) sağlam kaldırımların üzerine yeniden kaldırım yapılmasına 5)yapılan kaldırımların yıkılıp yeniden yapılmasına 5)var olan aydınlatmaların sökülüp yeniden daha kötü bir şekilde yapılmasına 6)bankalar bölgesindeki her işyerinin her ay binalarını büyütmesine, 7) eğitimle-mühendisliğin arasındaki tek nefes alma yerindeki ağaç ve yeşilin sökülerek 8 ay kış olan bir yerde havuz ve cafelerin yapılmasına...maddeleri kampüste 2 tur atarak 50 ye bir günde çıkarabilirsiniz....