Danıştay'ın; hukuken bağlayacı kararına rağmen, "Andımız" okullarda okutulmamakta. Görünen o ki, temyiz aşamasında da Danıştay'ın olumlu karar vermesi halinde bile, okutulmamasına karar verilen, ama ittifak arasında seçim öncesi yeni bir arıza oluşmaması için beklemeye alınmış gibi...Nitekim dünkü oylama bunun göstergesi... İyi Parti'nin, Andımız'ın yeniden okutulmasına ilişkin meclise vermiş bulunduğu önerge, beklenildiği gibi, AKP ve HDP'nin oyları ile reddedildi. Hâzin ve üzücü olan Andımız'ın okutulmasının lehinde oy kullanması beklenen MHP'nin, izâha muhtaç çekimser oy kullanmış olması. Üzüldüm. Alın size bir samimiyet testi. Kimlerin kimlerle birlikte hareket ettikleri gayet açık. Başka bir söze hâcet var mı acaba ?
Seçim sürecinde; inandırıcı olmayan ve olumsuz algı oluşturmaya yönelik zillet-illet gibi yaralayıcı çok ağır suçlamalar ve yersiz isnât ve ithâmlar para etmiyor ve karşılık bulmuyor artık.. Şâyet denildiği şekliyle ve mahallì seçimler nedeniyle, hakikaten Türk milleti bir "millì beka" sorunu ile karşı karşıya ise; o taktirde, onun varlığının ve var oluşunun vazgeçilemez simgesel ve kültürel sembol ve ritüellerinden biri olan "Andımız"a karşı tavırlar, "beka" sorunu olmaz mı? Bu tutarsız politik gel-git tavırlarla bu saatten sonra insanları artık aldatmak veya kandırmak mümkün mü? Milletin gözünün içine baka baka, bir samimiyet testinden geçiyoruz.
"Belki bazı insanları her zaman kandırabilirsiniz; herkesi bazen kandırabilirsiniz, ama herkesi her zaman kandıramazsınız" Bilinmeli hiç kimse kör, sağır ve aptal değil artık. Çünkü; "mızrak çuvala sığmıyor" ve artık "kral çıplak."
Ne diyor; hemşehrim büyük devlet adamı ve büyük şair Ziya Paşa:
En ummadığın keşf eder esrâr-ı derûnun
Sen herkesi kör; âlemi sersem mi sanırsın