Varsa bir durum, yapalım açık oturum!

MÜSİAD'ın basın kuruluşlarına geçtiğimiz günlerde gönderdiği bir basın bülteni herkesin tepkisini çekti... İşte o bülteni Vedat Refayeli yazdı...

Prof.Dr.Sıtkı Aras'ın "Erzurum'un manevi mimarları"kitabında da adı geçer.. Veli Velioğlu, Erzurum'un tanınmış din adamlarından biridir. Emekli vaizlerimizdendir. Çevresinde saygınlığı ile bilinen bir din adamı olması, su geçirmez gerçektir.'Doğru yol'u gösteren vaazlarıyla, binlerce kişinin gönlünde taht kurmuş da bir 'gönül adamı'dır. Yaklaşık 2 yıl önce  Erzurum'da gerçekleşen Büyükelçiler toplantısına katılan Dışişleri BakanıAhmet Davutoğlu'nun evinde ziyaret ettiğinde yaptığı'dadaşlık' ve 'dadaş' tarifi, hala hafızalardadır. "Dadaşlık, nefsi terk etmektir. Dadaşlık mertliktir, cesarettir" diyenVeli Velioğlu hoca,  Dadaş'ı ise  "nefsinden geçmiş ve nefsini aşmış kişidir!"diye tanımlaması, şahsen beni mestetmiştir. Ağzına, yüreğine sağlık. Sanıyorum siz de hak vereceksiniz. Bugün boş ve kuru laflarla tanımlanan 'Dadaş' ve'Dadaşlık' kavramları ancak bu kadar güzel ifade edilir!

 ***


Sanıyorum bu oldukça da uzun girişten sonra bugünkü konununVeli Velioğlu hoca olduğu kanaatine sahip oldunuz. Esasında, bunun cevabı hem 'Evet' hem de 'Hayır'!

 ***


Doğrusunu isterseniz asıl üzerimde duracağım konu, Velioğlu hoca değil. Belki alakası yok ama MÜSİAD'ın Erzurum Şubesidir asıl işleyeceğim mevzu! Dikkat ettiniz mi? Belki alakası yok dedim! Gerçekten normalde Veli Velioğlu hocanın MÜSİAD ile hiç bir alakası yok! Ama MÜSİAD, ne etmiş, etmiş, nedense bir alaka çıkarmış! Öyle ki uzun bir aradan sonra vaazlarına başlayanVelioğlu hocanın bu faaliyetini, MÜSİAD bir bültenle basın kuruluşları aracılığıyla kamuoyuna duyurdu! Hem de bizzat 'o vaaz'lardan birine katıldığı bizzatihi açıklanan Şube Başkanı Dr.Hüseyin Bekmez'in açıklamasına da yer vererek!

 ***


Bu tür işlerde erinmem yoktur! Üşenmedim, tüzüğüne kadar MÜSİAD'ın misyonunu, vizyonunu ve amaçlarını bir bir buldum, çıkardım. İnanın ki MÜSİAD'ın amaçları arasında vaizlerin vaaz proğramlarını duyurma gibi bir işlevi mevcut değil! Hele de 'ekonomik sorunları bir hayli fazla'olan Erzurum'da, MÜSİAD'ın onca yapacak işi varken! Şahsen ben böyle bir basın açıklamasına şaşırdığımı söylemeliyim! Veli Velioğlu hocaya saygısızlık yapmaktan kaçındığımı belirterek diyorum ki! Yahu Allahaşkına MÜSİAD'ın önceliği midir bu? Hocanın Cuma günleri vaazlara başlamasını, MÜSİAD'ın mail yollu bildirisi ile değil de istediğiniz her basın kuruluşuna bir rica ile de kamuoyuna ilan ettirebilirdiniz! Bugün hangi yayın kuruluşu, arada MÜSİAD da olmasa Veli hocanınvaazlarına başladığını yazıp çizmez ki Allah aşkına! Sizden öncelikle kamuoyunun, biraraya gelecek müteşebbislerin yatırım hazırlıklarına başlamalarıma ilişkin haberler beklediğini bilmez misiniz?

***


Son yıllarda 'kahvaltılı basın toplantıları' ile de dikkatimi çeken ve bir vesile ile kıyısından köşesinden eleştirdiğim MÜSİAD'ın başında aslında çok da sevdiğim biri var.. Uzun zamandan beridir tanıdığım ve hep 'aklı başında adam' olarak bildiğim bu halim- selim insanın, mutlaka bu yazılanlardan sonra daha önce olduğu gibi yine telefon açıp sitemde bulunacağına ve böyle bir faaliyetin de aslında 'görev alanları içerisinde' olduğunu söyleyeceğinden ve dahi yine benden yakınacağından adım kadar eminim! Bereket versin ki, kırılgan, hassas bir yapısının da olduğunu bildiğim Hüseyin hocamın, telefon açtığında beni dine karşı görme ve gösterme gibi bir karşı savunma mekanizmasını devreye sokmayacağına eminim! Kaldı ki o telefon açacak ben yine ona karşı kırıcı olma ihtimaline karşın her türlü 'cümle cambazlıkları' yapacağım! Buna hiç gerek de yok diye düşünüyorum! Başkan Dr. Bekmezci'nin bu tür yayınlar ile neyi hedeflediğini de doğrusu anlamış da değilim! Hedef kitlesinin Erzurum'da ki iş dünyası olması gerekirken, 'başka sularda yüzülmesini', ben biraz tribüne oynamak olarak da görüyorum! Hadi bir önceki başkan Mustafa Güvenli, tribünlere oynayarak hedefinde ETSO'nun olduğunu gösterdi. Allah yalanı sevmez! 25 Ocak'da 'parası, pulu olmayan' bilakis 'para,pul harcatan' bu koltuğa oturan Bekmezci başkan neyi kovalıyor, şimdi artık düşünmüyor değilim! Hayır yani! Varsa bir durum, yapalım bir açık oturum!

***

Bunları düşünürken, bir yandan da ETSO'nun ne denli önemli bir görev ve sorumluluk taşıdığına da bir kere daha kanaat getiriyorum! MÜSİAD'ın yaptığı bu atraksiyonlar ile ETSO'nun varlık önemi, bir kat daha artıyor! ETSO'da 'meclis üyesi' olan ve Lütfü Yücelik lehine seçim çalışmaları yapan'bir arkadaş' ile önceki gün konuşurken, bu konuyu gündeme getirdim.. Bahse konu mevzu ile ilgili bana hak vermekle kalmadı, ETSO ve MÜSİAD gibi kurumları aslında siyasi kurumlar olmak gibi bir lükslerinin olmadığına dikkat çekti! Özellikle geçtiğimiz yıllarda yapılan Anayasa referandumu sürecinde de çok 'mahalle baskısına rağmen' taraf olmadıklarına dikkat çeken bu üye arkadaşım,"O referandumda da Evet veya Hayır diyeceksiniz diye üyelerimize bir telkinimiz olmadı, olamazdı! Lütfü başkan, bu hususda özellikle hassas davrandı ve biz de bu hassasiyetine saygı duyduk, tarafsız kalmanın doğru olacağı kanaatine vardık" dedi.


23.03.2013 14:41:32