DADAŞ NE DEMEKMİŞ
Hani Anadolu’da Elazığlılara ‘Gakkoş’ derken Erzurumlulara da ‘dadaş’ deriz. Erzurumlular da göğüslerini kabartarak gururlanarak ‘dadaşız’ diye övünürler. Acaba dadaş ne demek hiç merak ettiniz mi. Bu satırları yazmadan ben de doğruları yazalım diye öğrenmeye çalıştım. Dadaş’ın kelime karşıtı kimine göre mert, cesur, özü sözü doğru, zalimin karşısında, mazlumun yanında olan merhametli, yiğit biri demek… Kimine göre de erkek kardeş, ağabeyi, cesur, yiğit, tüm erdemleri kendisinde toplamış mükemmel bir insan. Ama bazı Erzurumlulara göre de dadaş bar tutan, at binen, cirit atan, kabadayı, tığ gibi delikanlı olarak yorumlanıyor. Tabii bu arada derinden bir iç çekip ‘Bizde de kalmadı artık dadaşlık’ diyerek geçmişini arayanlara da rastlayabilirsiniz.
OLİMPİYATLARA HAZIRLIK
Biz yine de bugüne dönüp Erzurum’a bakalım. Her şeyden önce Palandöken ile Üniversiteler Arası Dünya Kış Olimpiyatları’na hazırlanan Erzurum’da gözle görülür bir hareketlilik var. Ama bazı Erzurumlular da bu kış olimpiyatları ile ceplerine havadan dolarların filan yağacağını sanıyor. Yine de şehrin yöneticileri ayaklarına gelen bu talih kuşunun en iyi şekilde şehre ve şehrin insanlarına yansıtılabilmesi için büyük gayret içerisindeler.
Tabii bu Dünya Kış Olimpiyatları ile türkülere ilmik ilmik işlenen ‘Erzurum çarşı pazar’ sözleri de esnafın büyük beklentisini yansıtıyor.
ESKİ BİR YERLEŞİM BİRİMİ
Coğrafi yapısı ile Doğu Anadolu Bölgesi'nin en büyük kenti olan Erzurum oldukça eski bir yerleşim birimi. Palandöken Dağı eteklerinde kurulu olan kent son yıllarda kış turizmi açısından büyük önem kazanmış durumda. Tarihi yönden çok zengin… Birçok eseri barındıran ve adeta bir kültür merkezine benzeyen kent günümüzde önemli bir turizm potansiyeline sahip ve bunu geliştirmek istiyor. Doğu Anadolu'nun en büyük kenti olan Erzurum’un MÖ 4900 yıllarında kurulduğu tahmin ediliyor.
Erzurum Atatürk Üniversitesi’nin şehre kazandırdıklarının yanı sıra özellikle sağlık alanındaki yatırımları sadece bu ilin değil bölgenin en büyük yatırım aracı olarak görülüyor.
RÜSTEM PAŞA TARAFINDA YAPTIRILMIŞ
Erzurum şehir merkezi de Menderes Caddesi üzerinde bulunuyor. Kitabesinden anlaşıldığı kadarıyla Osmanlı döneminde inşa ettirilmiş. Kitabesindeki Rüstem isminden dolayı Kanuninin Veziri Rüstem Paşa tarafından yaptırıldığı kabul ediliyor. Bugün içerisinde ise artık ünü Türkiye sınırlarını aşmış bir çarşı var… Bu çarşının içerisinde oltu taşı imalatı yapan kuyumcular bulunuyor. Ama çarşı esnafı da yerli ve yabancı turistlerin ilgisini dört gözle beklediklerini söylerken, eski tatlı alışverişin olmamasından yakınıyorlar.
VE PALANDÖKEN DAĞLARI
CAĞ KEBABINI UNUTMAK MÜMKÜN DEĞİL
Erzurum’un tarihi dokusu ve eserlerinin yanı sıra Türk mutfağının nefis damak tadı olarak bilinen cağ kebabı da Erzurum ile özdeşleşmiş durumda. Biz de dostlarımız ile Erzurum’un en ünlü cağ kebapçılarından ‘Gelgör’de nefis tadı zevkle tadarken dikkatimizi çeken en büyük konu cağ kebabı ustasının kolunda oluşan ve bir daha giderilemeyecek yanık idi. Evet Erzurum’da ya da dünyanın neresinde olursa olsun cağ kebabı ustası ustalığını göstermek için hemen kolunu size uzatıyor ve kemiğine kadar işlemiş olan yanığı gösteriyor.
Cağ kebabının üzerine kadayıf dolmasını ise mutlaka yemenisi tavsiye ederim.
BURALARI DA GÖRÜN
Çifte Minareli Medrese, Erzurum Kalesi, Üç Kümbetler de gerçekten Erzurum’da görülmesi gereken yerlerden. Kent merkezindeki Lalapaşa Cami, Üç Kümbetler ve Oşvank Kilisesi de dikkat çekici ve tarihi hikayeleri ile görülmeye değer. (Uğur ÖZTEKE/Memleket)