Türk hakem yurt dışında 98 maç yönetti

Dilan Gökçek, Türkiye'nin FIFA kokartlı kadın hakemi. Bugüne kadar yurt içinde 233, yurt dışında 98 maça çıktı.

Erzurumajans-Dilan Gökçek, Türkiye'nin FIFA kokartlı kadın hakemi. Bugüne kadar yurt içinde 233, yurt dışında 98 maça çıktı. Dilan Hoca, "Ben bu işin delisiyim" diyor.

FIFA kokartlı hakem Dilan Deniz Gökçek, yurt içinde 233, yurt dışında 98 maça çıktı. Bu rakamlar, Cüneyt Çakır'dan fazla... Dilan Hoca, hakemlik için evliliği bile ertelemiş.

Sekiz çocuklu bir ailenin kızı olan Gökçek'in köyden çıkıp FIFA'nın ilk 37 hakemi arasına girmesi hiç de kolay olmamış. Bu alanda Türkiye'nin ilk ismi Lale Orta'yı bile geçmiş...

DİLAN DENİZ GÖKÇEK

Kırşehir Kaman'da 8 çocuklu bir ailenin kızı. Marmara Üniversitesi Beden Eğitimi mezunu. Futbol Antrenörlüğü A Lisansı var. Uluslararası alanda toplam 98 maçta düdük çaldı (Bir başka gururumuz Cüneyt Çakır'ın maç sayısı 88). Profesyonel liglerde 32'si orta hakem olmak üzere toplam 233 maça çıktı. Şimdi ise, 7 bin metrekarelik modern bir spor salonunun patronu. Evinin kapılarını Türkiye Gazetesi'ne açtı. Dilan Deniz Gökçek, kürenin Avrupa kıtasındaki sayılı FIFA kokartlı hakamleri arasında olmanın gurur ve mutluluğunu yaşıyor.

Biz Kırşehir-Kaman'lıyız. Köyde büyüdük. Babam Almanya'da çalıştığı için bizi dedem yetiştirdi. 6 kız 2 erkek toplam 8 kardeşiz. Ev ve köy işlerinde dedeme yardımcı olabilmemiz için bizi erkek gibi yetiştirdi. Çiftçiydi sonuçta. Ablalarım o yıllarda Hollanda ligini TRT'den dikkatle takip ederdi... Daha sonra biz Ankara'ya taşındık. 1990-95'li yıllarda Ankara'da maçlar bayanlara ücretsizdi bu yüzden G.Birliği ve A.Gücü maçlarına ablalarımla gitmeye başladık. Keçiören'de Fatih Sultan Mehmet Lisesi'nden mezun oldum. Okulumuzun futbol takımı çok başarılıydı. Beden eğitimi öğretmenlerimiz de bizi bu maçlara götürürdü. Gide gele hakemliğe ve futbola ilgi böyle başladı. Ablamla 1994'te G.Saray-Beşiktaş arasında oynanan Başbakanlık kupası maçına gitrmiştik. Maç öncesinde, Dinarsu-Acarlar bayan takımlarının karşılaşması vardı. İsmi Filiz olan bir bayan hakem maçı yönetiyordu. Ablam, "biz de futbol oynayalım, hakemlik yapalım. Sporcu olalım, sporun içinde olalım "dedi. Fizik olarak yatkındık. 1994'te önce ablamla lisanslı futbolcu olduk. Baktık bayan futbolunda bir gelecek yok. Hakemliğe karar verdik. Ablam Kadriye Gökçek (daha sonra o da bir FIFA hakemi oldu) beni peşinden sürükledi. Marmara Üniversitesi Beden Eğitimi Bölümünü kazandım. Hem Beden Eğitimi hem de futbol antrenörlüğünü bitirdim. Futbol antrenörlüğü A lisansım var. (PTT 1.Lig'de takım çalıştırabilecek bir diploma) Ablam da Ankara'da Gazi Üniversitesi'ni kazandı. Şu anda ulusal gözlemcilik yapıyor. FIFA listesinden çıkınca hakemliği bıraktı. GSGM'de Kürek Federasyonu'nda çalışıyor.

BOYNUZ KULAĞI GEÇTİ

Hakemliğe ablamdan sonra başladım. Ondan bir yıl önce FIFA kokartlı oldum. Yani boynuz kulağı geçti. First Kategori'ye çıkan ilk Türk hakemi oldum. Lale Orta döneminde böyle kategoriler yoktu. UEFA'nın 120 tane bayan FIFA kokartlı hakemi var. 17 tanesi Elit Hakem, 20 tanesi benim de bulunduğum bu bu First Kategoride. Aslında ben elit de olurdum. Türkiye'deki kategorilerin değişmesi Avrupa'da bizi engelledi. Romanya, Çek Cumhuriyeti, İsveç, Romanya ve Macaristan'da bayan hakemler Süper Lig'de maç yönetiyorlar.

18 yıldır giyilen ayakkabı

Dilan Hoca evinin en güzel köşelerini katıldığı onlarca turnuvadan aldığı madalya ve şiltlerle süslemiş. Ama 1996'dan beri özenle sakladığı ayakkabısının hatırası büyük. Onu özenle saklıyor. 18 yıl giydiği ayakkabı ona şans getirmiş. Hayatındaki bütün dönüm noktalarında ayağında o ayakkabı varmış. Spor Akademisine giriş, klasman sınavları, ilk maç...

NİŞANLISI İLE KOŞUYOR

Nişanlım Eczacıbaşı'nda çalışyor. Hakemlik ve futbulculukla hiç alakası yoktu. Onu hakem antrenmanlarını götüre götüre koşucu yaptım. O, 40 yaşında ben ise 38 yaşındayım. Masterlar ve atletizm yarışlarına katılıyoruz. Lisanslı olduk. Derecelerimiz oldu. Türkiye Salon Masterler Şampiyonasında 200 metrede ampiyon oldum. Nişanlım erkeklerde 3'üncü oldu. Maratonlara katılıyoruz. Run Antalya, Bozcaada, Büyükada ve en son geçen hafta Belçika maratonlarına katıldık. Puanlar birikiyor. Londra, Newyork gibi prestijli daha büyük maratonlara gideceğiz.

Geçtiğimiz yaz İsveç'te Bayanlar Avrupa Futbol Şampiyonası oynandı. Maçların tamamını izledim. Her maçı kaydederek ve notlar alarak izledim. Evimde TV açıksa maç vardır. Futboldan başka dizi-film ya da program izlemem. Son Chelsea-A.Madrid maçının hakemini çok beğendim. Hakem Rizolli müthiş bir performans sergiledi. Kaydettim, oturup birkaç defa daha izleyeceğim. Her hakem bu maçı birkaç defa izlemeli. Notlar tuttum. Bir hakem sahada nasıl otorite kurar, kendisine nasıl saygı duyulmasını sağlar. Bu maçta hepsi vardı. Maçın CD'si eğitimlerde gösterilmeli.
Hakemlik bir aşk. Belki maddi anlamda bir kazancı yok. Ben maddi olarak bir araba parası kazandım diyebilirim. Fakat dünyayı gezdim.

POZİTİF AYRIMCILIĞA KARŞIYIM

Sahada kadın yoktur, sahada hakem vardır. Maçları hakem değil, kurallar yönetir. Hakem temsil görevi yapıyor. kuralları uygular. Israrla pozitif ayrımcılığa karşıyım. Erkek hakemler ne yapıyorsa, bayan hakemler de aynısını yapmalı.

98 AVRUPA MAÇI YÖNETTİM

1998'de klasman hakemi oldum. 2005'ten beri FIFA kokartı takıyorum.

Avrupa'da bayanların maç yönetebileceği kategori sayısı sadece 5. Bu sayı erkeklerle kıyaslandığında çok çok az. Buna rağmen uluslararası 98 maç yönettim. Türkiye'de 2 ve 3.Liglerde toplam 32 maçta düdük çaldım. Ancak profesyonel liglerde 4. hakem, yardımcı hakem ve hakem olarak toplam 233 maçta görev aldım.
2008 ve 2013'te Bayanlar Avrupa Şampiyonası'na gittim. Çeyrek final yönettim. Galler'de Ada derbisi demişlerdi. Galler-İngiltere maçı. 1 kırmızı, 1 penaltı kararı verdim. İyi bir maçtı. Kariyerimdeki en üst düzey maç buydu. Türkiye'de çok fazla özel milli maç yönettim. İstanbul'da olunca TFF bizi tercih ediyor. Düzenli olarak Beşiktaş, F.Bahçe ve G.Saray A2 maçları yönettim. Bu maçlar 3.Lig'in çok üstünde zor maçlar. Bizim ligde ya da Avrupa'daki bir maçı canlı seyredemediğim zaman mutlaka kayıt yapıp sonra izlerim.

Sahada benim bayan olduğumu geç anlıyorlar

Maskülen yapım bana çok avantaj sağladı. Erkek derecelerini hep koşabildim. İyi derecede İngilizce bilmem, Spor Akademisi mezunu olmam, güçlü fiziğim sayesinde yükselişim hızlı oldu. Tabii şansım da yaver gitti. Sahada maç yönettiğim zaman asla sırıtmıyor. İnsanlar benim bayan olduğumu çok geç anlıyor. Fakat bayan kimliğimi geri plana çekip erkek kimliğiyle maç yönetiyorum anlamına gelmesin. İnsanların yadırgayacağı bir fiziksel görüntü sergilemiyorum sahada. Bunun çok büyük avantajı var. Türkiye'de daha üst düzey maçlara gidebilseydim, FIFA'da elit olurdum. 45 yaşına kadar hakemlik yapmayacağım. İstesem yapabilecek gücüm var. Ben biraz erken bırakıp eğitimci olmak istiyorum. Benden sonrakilere katkı vereceğim. Kızlara sosyal paylaşım siteleri üzerindendestek oluyorum. Ayrıca "MHK üyesi bir kadın olmalı ve bayanlarla ilgilenmeli" düşüncesindeyim.

STAJYERLİKTEN PATRONLUĞA

Spor salonlarında stajyer olarak işe başladım. Fitness eğitimcisi, koordinatör, tesis müdürü derken patron oldum. 7000 metrekarelik modern bir spor salonunun işletmesini aldım. Vedat Çamak isimli ulusal bir hakem arladaşımla ortak olduk. 13 çalışanımız var. 750 dairenin olduğu bu siteye hizmet sunuyoruz. Bugün buralarda isem anne ve babamın büyük desteği ve emeği var. Annem kız-erkek ayrımı yapmadı. Babamın gurbetçi olması belki bizi çok desteklemesini sağladı. Almanya'ya çok gittik geldik. O kültürü de aldık.

TEMMUZDA DÜĞÜN VAR

FIFA kokartlı hakemimiz Dilan Deniz Gökçek, temmuz ayında, hakemlik için sürekli ertelediği düğününü yapacak. Nişanlısı
Turgay Bey'le dünya evine girecek.

Ömer Faruk ÜNAL/ Türkiye Gazetesi

04.05.2014 14:32:55