Yaşadığı dehşeti hastane odasında anlatan Dadaş Aras, “Araç arkamdan siren çalarak geliyordu. Yol ver diye bağırıyordu. Ben de yol verdim sağa kaydım soluma gelerek bana neden yol vermiyorsun diye küfretti. Ben de ne küfür ediyorsun polis küfreder mi dedim. O da bana 'ben senden yol istiyorum vermiyorsun' dedi. Birden hızlandı aracıyla önümü kesti. Arabadan indi yanıma geldi. Ben polisim dur deyince neden durmuyorsun diyerek ehliyetimi istedi. Elini beline koyduğunda silahını gördüm. Ben de bunun üzerine polis mi diye düşündüm. Çünkü İstanbul’un ortasında üç şeritli yolda önünüzü bir araç kesiyor ben de tekrardan kimliğini sordum. Sen kimsin dedi ben de videoya almaya başladım. Ben videoya almaya başlayınca bana küfretmeye ve tehdit etmeye başladı. Ben de arabadan indim ve çakarın yandığını göstermek için videoya aldım. Ama bu sırada hala polis mi diye düşünmeye devam ettim. Bu sırada ben video kaydını durdurdum ve araca doğru yönelmeye başladığım da ensemden bir ses duydum. Ben yere uzandım düştüm. Bir baktım beni bıçaklıyor. Allah’ım kimsenin başına vermesin. Ben arabanın altına girdim sürünerek. Arkada bir gri aracın olduğunu gördüm. Sürünerek aracın içine attım kendimi. Allah razı olsun beni o yetiştirdi hastaneye. Kan kaybından ölebilirdim. İstanbul’un göbeğinde polisim diye magandalık yaptılar. Adam kapıyı kapatarak beni hastaneye götürdü. Ben malzemeyi yeni indirdim torpidoda malzemelerim paralarım var dedim. Aracında olduğum kişi de boş ver parayı seni hastaneye yetiştirelim dedi. Kardeşim araca geldiğinde araçta hiçbir şey kalmamış” diye konuştu.
Yaralan Dadaş Aras’ın babası İmdat Aras, "Benim oğlum başka fabrikaya mal götürüyor. Dönerken önünü kesiyorlar çocuğun arabasında 30 bin TL para vardı. O da araçtan kaybolmuş çocuğumu çeviren şahıslar polis olduklarını söylemiş. Şu an ameliyatta sırtından ve bacaklarından bıçaklanmış” dedi.