Şişt... Herif Ol!

Bu sözü çocukluğundan ergenliğe kaçımız kaç bin defa duymuştur büyüklerimizden. Hele yaşı 40 ve üzeri olanlar için Erzurum'un iki kelimesinden ibaret "kişisel gelişim " formülüdür bu söz :"herif olmak"

Çok uzun kelime ve edebiyat oyunları ile izahı gerekmeyen, "herif olanın" bir defa da anladığı, olmayanın ise altmışında bile duysa yine manasını idrak edemeyeceği bir sözdür bu.

Şu bildiğimiz erdemlilik bizim Erzurum için kısaca "herif olmak"tır.
Yani yalan söylemeyeceksin, dürüst olacaksın, aldatmayacaksın ve en önemlisi bunlardan yan çizmek zorunda kalmışsan "mazeretlerin arkasında saklanmayacaksın"

Yani bizim Erzurum'da sorun beşere mahsus zaaflara düşmek değil, sorun bu zaaflara düşsen bile eğer pişti olmuşsan argo ve moda deyimle "kıvırmayacaksın"

20 yıldır Anadolu ve Trakya'da hatta Avrupa'da, gezmediği vilayet kalmamış ve buralardan sayısız arkadaşı olmuş birisi olarak ben bizim Erzurum'un "herif olmak" sözüne emsal bir yerel deyim duymadım.

Yani, Dadaş'ın genetik hafızasında kuru kuruya bir erdemlilik tarifi olmamış. Erdem belki de ana anamızın ellerindeki göğermiş damarlarıdır...

Yalan söylemek zorunda kalabilirsiniz. Hata yapabilirsiniz. Ama eğer biri sizi piştilermişse, bari bu aşamada dürüst olmalı, hatanızı, eksiğinizi kabul etmelisiniz. Dadaş'ın aradığı bu!

Yoksa Dadaş, aleme tipi gibi esip ahkâm kesmeye gelmiş külhanbeyi değil. Ahlak bekçisi hiç  değil. İstediği huzur...

Heriflerin olmadığı ticarette siz kalkın at etini, eşek etini, sucuk yapan  adamları yakalayın. İnkâr ederler!...

Ya etler ortada işte!

Herif ol bari...

Çıldırtma adamı!

***

O  zaman demek ki, ' Herif  ol! ' nidası aynı zamanda Dadaş'ın çıldırmasının da eşiği. 

Uyarıyor,  herif olmaması durumunda olacaklar hakkında, karşısındakini!

Bir memlekette deyimlerin yaşamasının iki nedeni vardır. Ya o memlekette o deyimlerin atıf yaptığı sorunlar almış başını gitmiştir. Ya da insanlar arsızlaşmıştır.

Bak, nereden lafı yine siyasete getirdik.

Erzurum ne hikmetse makro ekonomi ve makro siyaset hakkında konuşmaya geldi mi dikkate alınmaz. Kalkar Diyarbakırlı konuşur. Devletin en üst yetkilileri muhatap alır onu, cevap verir.

Eskişehir'den dernek başkanı konuşur, cevabını, onu muhatap alan devlet bakanı verir.

Ama Erzurum!

Valisi konuşur, 

Belediye başkanı konuşur, 

Kanaat önderleri konuşur...

Tıs yok!

Eyvallah, demek ki, Erzurum önemsiz senin gözünde...

A be cancağızım!..

Sıra oy istemeye geldiğinde öyle bir anlatıyorsun ki meydanlarda. Sanırsın Erzurum,  uzaylıların nedense başka bir memleket yokmuş gibi ufolarını indirip durduğu Arizona...  Dünya da Erzurum'dan ibaret. Bir övgü... Bir övgü... Ama siyaset bitince tornistan.

Bu sürece şöyle kalem çalalım; Üzerine de kim alınırsa alınsın. Hastane işinden başlayalım, Konaklı'dan çıkalım. 

Erzurum neyi konuşuyor?

Bu yatırımlar seçimlerden önce yapılacak denilmedi mi?

E.., Şimdi ne zamanı?

Ya sözünü tutma zamanı,  ya da; herif olma zamanı!

Kapak fotoğrafı: Macit Gürbüz/Erzurum