Erzurum Ajans-Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mehmet Ali Şahin, Türkiye'nin eline diploma verdiği gençlere iş de vermek zorunda olduğunu belirtti. Bu konuda sorun yaşandığını belirten Şahin, "Türkiye'nin hangi alanda yetişmiş elemana ihtiyacı varsa gençler ona göre yönlendirilmeli, mezun oldukların dalda iş sahibi olabilmelidir" dedi.
Atatürk Üniversitesi'nin 2010- 2011 öğretim yılı açılış törenine katılmak için Erzurum'a gelen TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, valilik ziyaretinin ardından 2011'deki Dünya Üniversitelerarası Kış Oyunları için yaptırılan atlama kulelerini gezdi. Tesisler hakkında Gençlik ve Spor İl Müdürü Fatih Çintimar'dan bilgi alan Şahin, daha sonra Atatürk Üniversitesi'nin açılış törenine katılmak üzeri Kültür Merkezi A Salonu'ndaki programa katıldı.
Kültür Merkezi'ndeki açılış törenine Vali Sebahattin Öztürk, AK Parti Erzurum Milletvekilleri Muzaffer Gülyurt ve Muhyettin Aksak, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Eyüp Tavlaşoğlu, YÖK Başkan Vekili Prof. Dr. Ömer Demir, Borusan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Asım Kocabıyık, öğretim üyeleri, öğrenciler ve akademisyenler katıldı.
Çeşitli vesilelerle üniversitelerin açılışına katıldığını belirten TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, Atatürk Üniversitesi'nde duyduğu heyecanın çok farklı olduğunu söyledi.
24'üncü başkanı olduğu TBMM'nin ilk başkanı, Kurtuluş Savaşı'nın komutanı ve Cumhuriyet'in kurucusu olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün isminin verildiği üniversitede olmaktan dolayı heyecanlı olduğunu ifade eden Şahin, 52'si özel olmak üzere toplam 104 üniversite içerisinde sadece Erzurum'daki üniversitenin adının 'Atatürk' ismini taşıdığını kaydetti.
Erzurum'un TBMM'nin açılışına ve Cumhuriyet'e giden yolda önemli bir dönüm noktası olduğunu aktaran Şahin, "Ülkemiz Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra işgalle karşı karşıya kaldı. Güneyinden batısından ülkemiz diğer ülke askerlerinin işgale yeltendiği bir ülke haline geldi. Samsun'dan başlayan Bağımsızlık ve Kurtuluş Savaşı'nı yapma mücadelesi, Amasya, Erzurum, Sivas ve Ankara'ya kadar uzandı. Erzurum Kongresi ve alınan kararlar milletin bağımsızlığını kazanması konusunda tüm dünyaya haykırdığı gerçeklerin
olduğu bir kongre olmuştur. Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür bölünemez. Manda ve himaye asla kabul edilemez. Milli irade hakim kılınacaktır. İşte bu kararların dünyaya haykırıldığı bir ildir Erzurum. Burada başlayan kurtuluş mücadelesi 23 Nisan 1920'de TBMM'yi açıyor, o Meclis hem yasama görevini hem de Kurtuluş Savaşı'nı yönetiyor. Sonra Cumhuriyet kuruluyor. Ben Gazi Atatürk'ün Cumhuriyet kurulduktan sonra da Erzurum'u unutmadığını düşünüyorum. 1 Kasım 1937'de Atatürk Meclis'in yasama yılı açılış
konuşmasında doğuya bir üniversite kurulmasını söylemiştir. Ama bir yıl sonra aramızdan ayrıldığı için bu o zaman için gerçekleşmemiştir. Daha sonra İkinci Dünya Savaşı yaşandığı için bunu gerçekleştirmek mümkün olmadı. Atatürk'ün söyleminden 20 yıl sonra, 1957'de Atatürk Üniversitesi kuruldu. Ben, Atatürk'ün doğuya bir üniversite kurulması derken Erzurum'u kastettiğini düşünüyorum" diye konuştu.
"ERZURUM YİNE ÜNİVERSİTENİN KATKILARIYLA BİR SPOR MERKEZİ OLMA YOLUNDA HIZLA İLERLİYOR"
Atatürk Üniversitesi'nin dünya üniversitesi olma yolunda hızla ilerlediğini ifade eden TBMM Başkanı Şahin, "Bundan memnunum. Nitekim dünya üniversiteleriyle birlikte bilimsel çalışmalar yapmaktalar. Türk bilimin dünyaya tanıtımı konusunda gayretliler. Yine Atatürk Üniversitesi, üniversite kuran bir üniversite hüviyetine bürünmüş. Bu bölgedeki birçok üniversitenin kuruluşuna katkı yapmıştır. Üniversite sayesinde Erzurum'un kültür ve sanat merkezi olma yolunda önemli mesafeler aldığını görüyorum. Şimdi
yine üniversitenin katkılarıyla Erzurum bir spor merkezi olma yolunda hızla ilerliyor. Hatta bunu yakalamış durumda. Dünya Üniversitelararası Kış Oyunları'nın bu kentte yapılacak olması sanıyorum il için en büyük şanstır, imkandır. Buraya gelmeden önce tesisleri inceledim. Eminim ki Türkiye'de Erzurum'un sahip olduğu spor tesisi imkanına sahip başka bir şehir yoktur.
Özellikle kış sporlarının yapılacağı bir merkez haline geldi. Bu bölge ve ülke için önemli bir spor merkezi olmak anlamına gelir. Bu konuda üniversiteye büyük görev düşüyor. Bu organizasyon bittikten sonra tesisler Türkiye'de her türlü sporun gelişmesi için kullanılmalı, boş kalmamalıdır. Buradan eğitimini beden eğitimi ve spor dallarında yapacak olan gençlere sesleniyorum; üniversite eğitimi için Erzurum'u rahatlıkla tercih edebilirsiniz" şeklinde konuştu.
Dünyada var olan yarışın bilim ve teknoloji alanında olduğunu anımsatan Şahin, şöyle devam etti:
"Bu alanda üstünlüğünü elinde bulunduranların sözü dünyada geçmektedir. Bugün çağdaşlığın ölçüsü bilim ve teknolojidir. Ülkenin bu yarışta ön sırada olması için bilim üreten, bunu kullanma becerisi gösteren ve bunu da ekonomiye dönüştüren bir girişim lazım. Bunu da üniversiteler yapacaktır. Bu konuda Türkiye'deki üniversitelerin durumu nedir? Üniversitelerin başarısı neyle ölçülür? Atatürk Üniversitesi dünyada ilk 500 üniversite arasında yer alıyor. Bu önemlidir ama yeterli değildir. Hedef ilk 10'da
olmaktır. Atatürk ismine yakışan ilk 10 üniversite içinde olmaktır. Ayrıca üniversitelerin başarısı Ar-Ge'ye ayrılan payla ölçülür. Bu konuda devlet son yıllarda yüzde 400 gibi bir destek veriyor ama bu yeterli değildir. Araştırma ve geliştirmeye payı fazla ayıran bir yöntem bulmak lazım. Devlet bu alana daha fazla pay ayırmalıdır. Birçok buluş her gün bilim ve teknoloji alanında hayatımızı kolaylaştırıyor. Her alanda bı bir ildir Erzurum. Burada başlayan kurtuluş mücadelesi 23 Niu gelişme var. Ama bizim
bilim insanlarının da insanlığa armağan edeceği buluşlara ihtiyacımız var. İşte bu alana dünyada parmakla gösterilen bilim insanlarını yetiştirmeliyiz. Bilimsel yayın sayısında dünya sıralamasında bulunulan yer, bulunulması gereken yer değil. Alınması gereken mesafe var. Patent sayısı üniversitelerin başarısıyla ilgili en önemli sayıdır. Dünya ortalamasını yakalayabilmiş değiliz."
Mezun olan gençlerin en iyi şekilde yetiştirilmesinin ülke kaynaklarının doğru kullanılması için önemli olduğunu dile getiren TBMM Başkanı Şahin, "Türkiye'nin ihtiyacı nedir, hangi meslekleredir? Bu konuda sağlıklı bir değerlendirmiştir. Bu konuda tereddütüm var. Bazı fakültelerden mezun olanlar iş bulmakta zorlanıyorlar. Türkiye eline diploma verdiği gençlere iş vermeyi de başarmalıdır. Üniversitelerin en önemli görevlerinden biri de bu diye düşünüyorum. Bunun ilk şartı ihtiyaç duyulan alanlarda gençler
yetiştirmektir. Bunu YÖK ve Milli Eğitim Bakanlığı birlikte yapmalıdır. Her fakülte veya yüksekokul talebine evet denmemeli. İhtiyaca göre buna izin verilmelidir. Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu alanlarda gençler yetiştirirken aynı zamanda onlara iş de veririz. Bunun bir yolu da Türkiye'nin dünyanın ilk 10 güçlü ekonomisi arasına girmesidir. Şu an dünyanın 16'ncı büyük ekonomisidir ama ilerde bu daha da artacaktır" ifadelerini kullandı.
Üniversiteleri düşünce üretim merkezi olarak gördüğünü hatırlatan Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Üniversitelerde her türlü düşünce serbestçe ifade edilmelidir. Hiç kimse düşüncesinden fikrinden önerilerinden dışlanmamalıdır. Böyle olduğu için söylemiyorum. Bir tespiti paylaşıyorum. Bilim serbest ortamda gelişir. Birtakım düşüncelerin fikirlerin yasak kapsamına alındığı ortamlarda gelişme yakalanamaz. Üniversitelerin en özgür ortamlar olması demokrasinin gelişmesine, özgürlüklerin yükselmesine imkan sağlayacaktır. Bu konuda son yıllarda atılan adımları büyük bir memnuniyetle karşılıyorum."
VALİ ÖZTÜRK: "53 YILLIK ÜNİVERSİTE TARİHİ ÇOK ÖNEMLİ"
Erzurum'un tarihi çok eskiye dayanan köklü bir şehir olduğunu belirten Vali Sebahattin Öztürk, "Erzurum, bizim geleceğimiz, kültürümüz, geçmişimiz için vazgeçilmez bir şehir. Buna uygun olarak devlet Ankara'nın doğusuna ilk üniversite fikrini Erzurum'da yeşertti. 53 yıllık üniversite tarihi çok önemli. Batıda çok ülkede 100-200 yıllık üniversitelere genç üniversite derler. Biz tarihi süreç içinde zamanı ıskalamışız. Ama şimdi bunu telafi etmek için tam zamanıdır. Bu tarihi eskilik gelenek oluşturmada
bilimsel derinlik oluşturmada çok önemli bir etken ve göstergedir. 40 bin öğrencinin eğitimde bulunuyor olması gerçekten üniversite dünyası için, ülke ve bölge için önemli. Şehrin entelektüel kapasitesini üniversite oluşturuyor. Bu kadar tarihi olarak önemi olan üniversite bize geçmişten elde edilen bilgiler konusunda önemi ipuçları veriyor. 500 üniversitenin içerisine girmiş taşra üniversitesi olarak büyük bir başarıdır. İstanbul'da, Ankara'da ve İzmir'de bunu yapmak daha kolay. Biz tarihimizde ne zaman
inişe geçtiysek üniversitelerle birlikte ne zaman çıkışa geçtiysek üniversitelerle birlikte çıktık. Dolı bir ildir Erzurum. Burada başlayan kurtuluş mücadelesi 23 Niayısıyla siz bu ülkede çok önemli bir mihenk taşı oluyorsunuz. Sizin yükselişiniz bizim yükselişimiz olacaktır" dedi.
"ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ 7'NCİ SIRADA"
Dünyanın ilk 500 üniversitesi arasında yer alan Atatürk Üniversitesi'nin bilimsel alandaki gelişiminin her geçen gün arttığını belirten Rektör Prof. Dr. Hikmet Koçak, çift başlı kartalı sembol olarak kullanan Atatürk Üniversitesi'nin 'Anadolu Kartalı' olarak nitelendirilebileceğini belirtti. Ulusal dergilerde 807 makalesi yayınlanan Atatürk Üniversitesi'nin Türkiye'deki yüzlerce devlet ve özel üniversite arasında 7'nci sırada bulunduğunu kaydeden Prof. Dr. Koçak, "Bu sayı önemli bir başarı olsa da
gelecekte her öğretim üyesi başına en az bir olacak şekilde artması öncelikli hedefimizdir" diye konuştu.
Konuşmalar sonrası Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hikmet Koçak, TBMM Başkanı Şahin'e üniversite halı merkezinde dokunan Hereke halısı ve şilt hediye etti. Rektör Koçak, Borusan Holding Onursal Başkanı Asım Kocabıyık'a fahri doktora ünvanını verdi.
13.10.2010 00:01:00