Erzurumajans-Türkiye'nin en başarılı cerrahları arasında yer alan Prof. Dr. Hikmet Koçak, Atatürk Üniversitesi'nde 8 yıllık rektörlük döneminin sonuna geldi.
Koçak, "Dedem, dünyaya geldiğimde 'Belki okur' düşüncesiyle bana sağlık memurunun adını vermiş. Babam da doktor olmamı ve Erzurum'a hizmet etmemi çok istemişti. Vefat edeli 10 yıl oldu artık bir şey demez" dedi.
Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hikmet Koçak, Ata Hotel'de düzenlenen iftar yemeğinde gazetecilerle bir araya geldi. 2016-2017 eğitim ? öğretim yılı için örgün öğretimde 13 bin 300, Açık öğretimde ise 30 bin civarında kontenjan belirlendiğini belirten Rektör Koçak, lisans tamamlama ve ikinci öğretimle birlikte açık öğretimdeki öğrenci sayısının 200 binlere, örgün öğretimde de 70 bini aşacağını beklediklerini dile getirdi. Rektör Koçak, "Bu sayı 300 bine de çıkabilir. Örgün öğretimde ki sayımızın yeterli olduğunu, 70 binin çok çok üzerine çıkmasını arzu etmiyorum. 8 yıl önce devraldığımız öğrenci sayımız şuan iki katını geçmiş durumda. Mezunumuz da 200 bini geçmiş" dedi.
"Borcu olmayan tek hastaneyiz"
Araştırma Hastanesi'nden de övgüyle söz eden Rektör Prof. Dr. Hikmet Koçak, bu yıl hizmete açılan Ata Hotel'in sağlık turizmine önemli katkı sağlayacağını dile getirdi. Bölge illerinden gelen hastalar ve yakınlarının tedavi gördükleri sürece hotelde kalabileceklerini kaydeden Rektör Koçak, "Yapmış olduğumuz bu proje ile Erzurum ili sağlık sektöründe daha da çok tanınacaktır. Üniversite hastanemiz Türkiye ve dünya standartlarında hizmet veriyor. Göreve başlamadan önce, rektörlük seçimleri sırasında en çok üzerinde durduğum hastanedeki verilen sağlık hizmetlerinin sıkıntılarını dile getirmekti. Bu gün ise 165 bin metrekare alan içerisinde olan, içerisinde tüp bebek, organ nakli, kemik iliği ve özellikle kemoterapi üniteleri ile birlikte güzel bir hastanemiz var. Küçük sıkıntılarımız olsa da borcu olmayan bir hastaneyiz. Bize gelen hastanın başka bir hastaneye gitme şansı olmadığı için biz farklı bir hastaneyiz. Onun için bize kadar gelmişse bir hasta Türkiye'de ve dünyada tıbbi olarak yapılan her şey hastanemizde yapılmaktır. Gerek teknik açıdan gerekse yapılan ameliyatlardan görüldüğüne göre gerçekten çok iyi durumdayız. Bu hastanemizin özelliği otelimizle birlikte inşallah sağlık turizmine hizmet edecek bir hal almasıdır" diye konuştu.
Atatürk Üniversitesinin en önemli projelerinden biri olan Doğu Anadolu Gözlemevi projesiyle ilgili de bilgi veren Rektör Koçak, ihalenin geçen yıl başladığını anımsattı. 2017 yılı sonunda teleskopun Erzurum'a kurulacağını bildiren Rektör Koçak, o tarihe kadar taban inşaatın tamamlanması için 23 Temmuz'da temel atma töreni yapacaklarını kaydetti.
"Hiç kimse 'Benim şöyle bir projem vardı' desteklenmedi diyemez"
Görev süresince üzerinde hassasiyetle durduğu konuların başında Doğu Anadolu Yüksek Teknoloji ve Araştırma Merkezi'nin (DAYTAM) geldiğini ifade eden Rektör Prof. Dr. Hikmet Koçak, DAYTAM'a yaklaşık 25 milyon liralık yatırım yapıldığını açıkladı. Rektör Koçak, şöyle devam etti. "Fen, mühendislik, ziraat ya da sağlık alanında gerek ortak, gerek diğer üniversitelerle ve gerekse yurt dışında ortak yapılacak projelerde merkez hüviyeti alması çok önemli. Malumunuz yapılan çalışmalarda eğer bir merkez belirtilmiyorsa o çalışmalar kaale alınmıyor. Bu arada öğretim üyelerimizin teşviklerini her yıl yapıyoruz. İndeksli yayınları, TÜBİTAK ve AB projelerini teşvik ediyoruz. Bilimsel Araştırma Projelerine de katkı sağlıyoruz. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki bir öğretim üyemiz hangi konu olursa olsan ne yapmak istiyorsa bütün şartları haiz, her şeyleri var. Yeter ki çalışsınlar çalıştıkları zaman da idare tarafından da takdir edildiler. Hiç kimse 'Benim şöyle bir projem vardı' desteklenmedi diyemez."
"Cerrahlığa 8 yıl ara verdik çok düşünmüyorum"
Rektörlük görevini devrettikten sonra cerrahlığa dönmeyi düşünmediğini de söyleyen Prof. Dr. Hikmet Koçak, "Sonuçta 8 yıl ara verdik ama çok zor da kalırsak o zaman bisturiyi ele alırım. Mesleği seçmem rahmetli babamın arzusuydu. 1954 doğumluyum. Dünyaya geldiğimde adımı dedem koymuş. İsmimi sağlık memurunun adını koyuyor ki 'torunum okur da sağlık memuru olur' düşüncesiyle. Sonralarında babam, 'abin mühendis oldu, sen de doktor olacaksın' demişti. Oltu'da hizmet etmemi çok istemişti. Asistanlıktan sonra İstanbul'da her şeyim hazırdı. Şimdi babam vefat edeli 10 yıl oldu artık bir şey demez diye düşünüyorum" dedi.
Onur Sağsöz/Pusula
20.06.2016 12:30:19