Rektör Çomaklı'nın Rusya ziyareti devam ediyor

Erzurumajans-Rusya'daki incelemelerine ikinci gününde de devam eden Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı kurum ve üniversiteleri ziyaret ederek yöneticileriyle bir araya geldi. Başta eğitim olmak üzere çeşitli konuların konuşulduğu ziyaretlerin ardından Rektör Çomaklı, Rusya'da düzenlenen Türk Eğitim Günlerine katıldı. 

Voronej Devlet Üniversitesini ziyaret eden Rektör Çomaklı, üniversitenin eğitim yapısı ve genel durumu hakkında bilgi aldı. Voronej Devlet Üniversitesi ziyareti sonrasında Rektör Prof. Dr. Dmitry Yendovitsky ile fikir alışverişinde bulunan Çomaklı, iki üniversite arasında gerçekleştirilen Mevlana ve Farabi Öğrenci Değişim Programları Anlaşmasını imzaladı.

Rusya ziyaretini tüm hızıyla sürdüren Rektör Çomaklı, katıldığı "Rusya'da Türk Eğitim Günleri"nde bir konuşma yaptı. Geçmişten bugüne güçlenerek devam eden karşılıklı dostluk ilişkilerinin, üniversiteler bağlamında yenilenmesine, gerçekleşecek yeni işbirliklerine vesile olan Rusya'da Türk Eğitim Günleri programında bulunmaktan mutluluk duyduğunu ifade eden Rektör Çomaklı, ülkeler arasındaki bu kadim dostluk ve ikili ilişkilerin bugün artarak devam ettiğini görmenin sevindirici olduğunu söyledi.

Derin tarihî, coğrafî ve kültürel ilişkilerle birbirine bağlı iki büyük ülke olan Türkiye ve Rusya'nın, her zaman iyi ilişkiler içinde olduğunu belirten Çomaklı, dinleyicilere Atatürk Üniversitesi hakkında bilgi verdi. Rektör Çomaklı: "Asya'yı Avrupa'ya bağlayan tarihî İpekyolu üzerinde, yaşayan kültürlerin izlerini taşıyan, olağanüstü bir tarihî, kültürel zenginliğin merkezinde bulunan Erzurum'un dünyaya açılan aydınlık fenler kapısı Atatürk Üniversitesi, bugün 23 Fakültesi, 2 Yüksekokulu, 12 Meslek Yüksekokulu, 8 Enstitüsü, 2500 kişilik akademik kadrosu, 350.000'e varan öğrencisi ile 60 akademik yılı geride bırakmış, akademik ilişki ve işbirlikleri içinde bulunduğu ülkelerden gelen dili, dini, kökeni ne olursa olsun her bir öğrenciyi çok değerli bularak, sahip olduğu kültür demokrasisi ile bir dünya üniversitesi olma yolunda emin adımlarla geleceğe yürümektedir" dedi.

Çomaklı: YÖK'ün yeniden yapılanmasının en önemli hedeflerinden biri olan uluslararasılaşma hedefi, üniversitelerimizi de konu ile ilgili çalışmaları ivedilikle gerçekleştirme noktasına getirmiştir. Artık üniversitelerin ne kadar eski veya yeni, ne kadar büyük veya küçük olduğu değil uluslararasılaşmada yaptıkları, iyi oldukları alanlarda nasıl bir uluslararası yer buldukları önemlidir. Atatürk Üniversitesi yönetimi olarak üzerinde en hassasiyetle durduğumuz konu, sahip olduğumuz imkânlarımızı, yüksek eğitim kapasitemizi, birikimlerimizi ulus-ötesi öğrencileri cezbedecek stratejilerle tanıtıp sunarak uluslararasılaşmada ileri noktalara varmaktır. Malumunuz olduğu üzere günümüzde yükseköğretim sadece meslekî formasyon kazandırmak hususunda değil, aynı zamanda evrensel insanlık birikiminden beslenen ve bu birikimin zenginleşmesine katkı sunan bireyleri yetiştirmek hususunda merkezî bir rol üstlenmiş durumdadır.

Bunu gerçekleştirmenin yolu da uluslararasılaşmaktan geçmektedir. Üniversitemizin çağın gereklerine göre yapılandırılması çalışmalarının teorik ve pratik çerçevesi içinde bir dünya üniversitesi olma yolunda önemli bir yol haritası olarak gördüğümüz uluslararasılaşmayı çok önemsiyoruz. Akademisyen ve öğrenci hareketliliğini, değişim programlarını güncel küresel eğilimleri dikkate alarak planlıyoruz. Sağlıklı ulus-ötesi eğitimi planlamanın önemli bir şartı olan ve tüm dünyada yükseköğretimin dönüşüm/değişim sürecini tetikleyen bilgi toplumu ve ekonomisini dikkate alarak Üniversitemizde "yeni nesil/ III. Nesil/ Girişimci Üniversite" modeline uygun dönüşüm çalışmalarını başlatmış bulunmaktayız. Uluslararası bir üniversite olma iradesini gösteren üniversitemiz, eğitim niteliğini destekleyecek önlemler alırken bu bağlamda lisansüstü çalışmalara da ayrı bir yer vermektedir.

Atatürk Üniversitesi, uluslararasılaşma bağlamında çeşitli uluslararası toplantılara katılmış, birçok toplantıya da ev sahipliği yapmıştır. Dış İlişkiler Ofisimizin verilerine göre İsveç, Finlandiya, Almanya, Malezya gibi dünyanın çeşitli bölgelerinden 300'ün üzerinde ikili işbirliği anlaşması imzalanmıştır. ATATÖMER ve diğer fakülte ve enstitülerimizde 3000 civarında dünya öğrencisi eğitim görmektedir. Yaz okulunda her yıl yaklaşık 50 öğrenci eğitim almaktadır.

Rusya'da geçmişten beri verilen Türkoloji eğitimi, Edebiyat Fakültemiz bünyesinde yer alan Türkoloji ve Çağdaş Türk lehçeleri ve Edebiyatları bölümlerinde verilen eğitim ülkelerimiz arasındaki önemli bir eğitim, kültür köprüsü oluşturmuştur. Keza içinde bulunduğumuz öğretim yılında 100 öğrenci Erasmus programı, 80 öğrenci Farabi ve Mevlana değişim programları çerçevesinde eğitim almaktadır.

Üniversitemizin uluslararası görünürlüğünü ve kredibilitesini daha da artırmak, uluslararası işbirliklerimizi güçlendirmek, akademisyenlerimiz, öğrencilerimiz ve idari personelimiz için yeni uluslararası imkânlar geliştirmek, üniversitemizi uluslararası bir markaya dönüştürmek, evrensel düzeyde üstün bir eğitim vermek, hizmet ve araştırma düzeyine ulaşmak ve bu alanlardaki üretimimizin dünyaya yayılmasını sağlamak, ulaşılabilen en geniş coğrafyada (dünyada) saygınlığını artırarak mümkün olan en kapsamlı bilimsel, teknik ve eğitim işbirliğinin ve değişimin gerçekleştirilmesi önümüze koyduğumuz önemli hedeflerimiz arasındadır.

ESRUC, Türk Keneşi, Merkezi Asya Üniversiteler birliği gibi toplantılar ve farklı ülkelerle gerçekleştirilen işbirlikleri, imzalanan protokoller, sahip olduğumuz dünya öğrencisi sayısı Üniversitemizin uluslararasılaşmaya verdiği önem ve önceliğin bir göstergesi olarak değerlendirilmelidir. Üniversitemiz çoğunlukla üniversiteler, akademik yapılar ile işbirliği protokolleri imzalasa da işbirliklerimiz bu kuruluşlarla sınırlı değildir. Ülkelerin çeşitli kurumları da işbirliği anlaşması imzaladığımız yapılar arasındadır. Gerçekleşen bu buluşma bünyesinde ortak yarar ve hedeflerimiz doğrultusunda uzun süreli ortaklıklarımızın kurulacağı yeni akademik işbirliği protokolleri imzalayacağız. Şimdiden hayırlı olmasını diliyorum.

Atatürk Üniversitesi'nin tüm imkânları ile uluslararasılaşma süreci içinde olduğunu, bu konu ile ilgili imkânlarımızı paylaşmaktan mutluluk duyacağımızı, bir yaşam ve demokrasi kültürünün hâkim olduğu kampüsü ve altyapısı ile üniversitemizin çeşitli çalışmaları destekleyebilecek konumda olduğunu, yeni fikirlere daima açık olduğumuzu ifade etmek isterim. Bu vesile ile başta Voronej Bölge Yöneticileri ve ev sahibi üniversite olmak üzere, programın hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkür ediyor, saygılarımı sunuyorum." dedi.