Sebahattin ağabeyi, büyüğümüzdü, Hürriyet Haber Ajansı’nda birlikte uzun yıllar çalıştık…
Mesleğini onuruyla yapanlardandı.
25 Ekim 2011 günü akşamı, Erciş’e gittiğimde telefon açtım, o sesindeki sevinci ve ilk sözünü hiç unutamam;
‘Oooo Cemo hoş geldin, dayanamadım değil mi?’
‘Neredesin Cem, Ben otelde kalıyorum yatağın biri boş ‘ diye sıkıntı çekmememi istediğini söyledi.
Ve o gece…
Van’dan gelen acı haberle, yıkıldım, adeta şok oldum, ‘Sebahattin ağabeyi ve mesleğe daha yeni adım atmış genç adaşım Cem Emir’in enkaz altında olduğu haberi gelmişti…
Yıllar önceye gittim
Van büro’ya tayin günlerine
‘Sebahattin Van’da çalışırı mı?’ diye telefonla gelen teklife , ‘düşünmeden ‘evet’ demiş ve Van’ın yolunu tutmuştu.
Sabahattin ağabeyim, Van’da da kısa sürüde sevdirdi kendini…
DHA’nın Diyarbakır Büro Şefi Gurbet Gökçe, ’Sebahattin bizim atık demirbaşımız, büyüğümüz, onun tecrübelerinden faydalanıyoruz. DHA’yı Sebahattin ağabey kurtarıyor Cem’’ derdi…
O, başarılı, sevecen ve dost bir ağabeyiydi
Ahde vefayı bilen bir insandı…
Sabahattin ağabey, acımızı, sevincimizi paylaşan, sofrasındaki bir dilim ekmeği bile paylaşan bir Erzurumluydu, dadaştı…
Sık sık arayarak hal hatır soranlardandı Sebahattin ağabeyi…
Depremden bir ay önce yine aramıştı,
‘Erzurum’u çok özledim, geleceğim, su böreğini de çok özledim’ demişti.
Ama sonunda da, ‘Sayıl’ı da seni de çok özledim’ derdi…
Bu dünyada insan olmak en büyük zenginlik,
Sabahattin ağabeyimde insandı, adam gibi adamdı.
Son bir anı
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, PKK’Ya yönelik Kuzey Irak’ a girme operasyon yapacaktı.
Ben görevlendirildim, Van Büroya gittiğimde Sebahattin Ağabeyimle birlikte Çukurca’ya gittik
Askeri konvoyu görünce fotoğraf çekmek için araçtan inmek üzereydim ki kolumdan tuttu; ’
“Oğlum burası Erzurum Palandöken değil, burada çalışmak zor” diyerek dikkatli olmamı öğütledi.
Sabahattin ağabeyi fotoğrafa, habere ruh verirdi, can verirdi
O haber uğruna canını verdi.
Nur içinde yat, mekanın cennet olsun benim güzel ağabeyim...
Cem BAKIRCI/ ERZURUMFLAŞ.COM