Şirketler ve kamu kurumları için zorunlu olan Kayıtlı Elektronik Posta (KEP) uygulaması ile artık elektronik postalar 'iadeli taahhütlü' hale geliyor. KEP ile şirketler arası her türlü yazışmanın yanında kamu kurumları ile ilgili tüm süreçler de artık elektronik ortamda yürüyecek. Fiziksel olarak ıslak imzalı kâğıtlarla bildirim yapma zorunluluğu da yakın zamanda ortadan kalkacak.
Önce yeni Türk Ticaret Kanunu'nda yayınlanarak yürürlüğe giren Kayıtlı Elektronik Posta (KEP), daha sonra yayınlanan Elektronik Tebligat Düzenlemeleri ve Yönetmeliği'ne göre her anonim ve limited şirket için zorunlu hale getirildi. Buna göre şirketlerin en az bir adet KEP hesabı olmak zorunda. Şirketlerin yanında kamu kurumlarının da KEP hesapları olacak. Bu hesapların uzantıları da @kep.tr şeklinde olacak.
Sistem 10 milyona ulaşır
Türkiye'de hâlihazırda KEP adresi alanların sayısının henüz binler düzeyinde olduğunu söyleyen TÜRKKEP Erzurum Başvuru Merkezi Ana Bayi Salih Uludağ, ancak kanuni zorunlulukla birlikte büyük bir artış beklendiğini kaydetti. Yılsonunda sistemdeki hesap sayısının 300 bini bulmasını beklediklerini ifade eden Uludağ, 2015 sonunda da 1 milyona aşabileceğini söyledi.
Şu anda KEP sisteminin yakın coğrafyada en yaygın olarak İtalya'da kullanıldığına işaret eden Uludağ, "Türkiye'de şu anda elektronik hizmetlere fatura ödeyen 15 milyon kurum ve birey var. Bunların yüzde 70-80'i de günlük hayatta resmi veya hukuki işler yapıyor. Kendisi yapmasa bile yapanın muhatabı oluyor. Milyonlarca insan en azından bir bankanın veya bir telekom şirketinin muhatabı konumunda bulunuyor. Sonuçta vatandaşlar yerinde dursa bile onlara ulaşmak isteyenler sisteme çekecekler. Bu şekilde KEP sisteminde önümüzdeki 5 yıl içinde 10 milyon adet hesaba ulaşabileceğini öngörüyoruz" dedi.
KEP inkarı mümkün olmayan bir sistem
KEP'in bir anlamda iadeli taahhütlü postanın noter onaylı elektronik ortamdaki hali olduğunu belirten, Uludağ şunları anlattı: "KEP inkarı mümkün olmayan bir sistem. Bir belgenin hukuki ve geçerli bir belge olduğunun ispatı. KEP'le mail attıktan sonra artık dönüşü yok. Maille gönderilen bilgiler de tebliğ edilmiş sayılıyor ve hukuki olarak yükümlülük karşı tarafa geçmiş sayılıyor. Karşı tarafın bunu görmemesi, bakmamış olması veya sisteminde herhangi bir arıza olması özür olarak kabul edilmiyor."
E-imza müşteriye daha iyi hizmet verecek
BTK'nın raporuna göre, 2015 Haziran sonu itibarıyla 1.465.146'sı elektronik imza ve 370.034'ü mobil imza olmak üzere toplam 1.835.180 elektronik sertifika oluşturuldu. 2015 yılının ikinci çeyreğinde bir önceki döneme göre elektronik imza sayısında yüzde 5,5, mobil imza sayısında ise yüzde 0,9 oranında artış gerçekleşti.
E-imza kullanımının 2015 yılı sonunda kadar daha yüksek ivme kazanacağına dikkat çeken Uludağ, "Bugün e-imza ile patent, ikametgâh taşıma ve iş yeri adresi değiştirme gibi işlemler farklı platformlar üzerinden kolayca yapılabiliyor. Platformların sayısının artmasıyla kamu kurumlarının ve şirketlerin yanı sıra bireyler tarafında da e-imzanın kullanım alanları genişliyor. Yakında e-imza ile notere gitmeden işlem yapılmaya başlanacak. Böylece vatandaşlar çeviri, tescil, defter onayı gibi işlemlerini e-imza ile fiziki olarak belge düzenlemeyerek sadece elektronik ortamda saklayabilecek. Kamu kurumları ve şirketlerin yanı sıra bireyler tarafından e-imzanın kullanım alanları da genişliyor. E-imza ve mobil imza ile doküman indirme sayısı idareden fiziken doküman alma sayısının yaklaşık iki katı oldu. E-imza ile devlet vatandaşa, şirketler de müşterilerine daha iyi hizmet veriyor" dedi.
Bireyler tarafında kimlik doğrulama ve imza gerektiren süreçlerde büyük kolaylık sağlayan e-dönüşüm sürecinin temel uygulaması olan e-imza ile sektörün büyümesine katkı sağlayarak zaman ve operasyon verimliliği ile ekonomiye çok yönlü katkı sağlaması amaçlanıyor. Ülkemizde 2005 yılında E-imzanın kanununun yürürlüğe girmesiyle başlayan e-dönüşüm süreci içerisinde 2018 yılı itibariyle e-devlet kullanıcı sayısının 30 milyon, hizmet kaleminin ise 3 bin olması hedefleniyor.
BTK'nın raporuna göre, 2015 Haziran sonu itibarıyla 1.465.146'sı elektronik imza ve 370.034'ü mobil imza olmak üzere toplam 1.835.180 elektronik sertifika oluşturuldu. 2015 yılının ikinci çeyreğinde bir önceki döneme göre elektronik imza sayısında yüzde 5,5, mobil imza sayısında ise yüzde 0,9 oranında artış gerçekleşti.
E-imza kullanımının 2015 yılı sonunda kadar daha yüksek ivme kazanacağına dikkat çeken Uludağ, "Bugün e-imza ile patent, ikametgâh taşıma ve iş yeri adresi değiştirme gibi işlemler farklı platformlar üzerinden kolayca yapılabiliyor. Platformların sayısının artmasıyla kamu kurumlarının ve şirketlerin yanı sıra bireyler tarafında da e-imzanın kullanım alanları genişliyor. Yakında e-imza ile notere gitmeden işlem yapılmaya başlanacak. Böylece vatandaşlar çeviri, tescil, defter onayı gibi işlemlerini e-imza ile fiziki olarak belge düzenlemeyerek sadece elektronik ortamda saklayabilecek. Kamu kurumları ve şirketlerin yanı sıra bireyler tarafından e-imzanın kullanım alanları da genişliyor. E-imza ve mobil imza ile doküman indirme sayısı idareden fiziken doküman alma sayısının yaklaşık iki katı oldu. E-imza ile devlet vatandaşa, şirketler de müşterilerine daha iyi hizmet veriyor" dedi.
Bireyler tarafında kimlik doğrulama ve imza gerektiren süreçlerde büyük kolaylık sağlayan e-dönüşüm sürecinin temel uygulaması olan e-imza ile sektörün büyümesine katkı sağlayarak zaman ve operasyon verimliliği ile ekonomiye çok yönlü katkı sağlaması amaçlanıyor. Ülkemizde 2005 yılında E-imzanın kanununun yürürlüğe girmesiyle başlayan e-dönüşüm süreci içerisinde 2018 yılı itibariyle e-devlet kullanıcı sayısının 30 milyon, hizmet kaleminin ise 3 bin olması hedefleniyor.
27.10.2015 17:15:29