Karataş, güven tazeledi

Erzurumajans-Eğitim Bir-Sen Erzurum 2 Nolu Şubesi, 6. Olağan Genel Kurulu’nu geniş bir katılımla gerçekleştirdi. Kongrede tek aday olan mevcut başkan Mustafa Karataş güven tazeledi.

 

Eğitim Bir-Sen Erzurum 2 Nolu Şubesi 6. Olağan Genel Kurulu, Palandöken’de bulunan Palan Oteli’nde gerçekleştirildi. Tek liste ile gidilen genel kurulda mevcut başkan Mustafa Karataş aday oldu. Genel Kurulun Divan Başkanlığını Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Şükrü Kolukısa yaptı.

Yapılan kongre sonucunda Mustafa Karataş, yeniden başkanlığa seçildi.

Eğitim-Bir-Sen Erzurum 2 Nolu Şube Başkanı Mustafa Karataş, kongrede yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“Öncü medeniyet, güçlü sendika büyük Türkiye ve Hedef 1 milyon üye diyerek çıktığımız yolda; Erzurum bundan önceki dönemlerde olduğu gibi yine destan yazdı. 4 yıl önce, 5. Olağan Genel Kurulumuzun yapıldığı 16 Kasım 2014 tarihinde zirvelerden yeni ufuklara iddiamızla çıktığımız yolculuğumuza o gün için hayali bile zor bir rakamı telaffuz edip sendika üye sayımızı ve etkili bir sivil toplum olma sözümüzü, sadece vaat de bırakmayıp hedeflerimize ulaşarak büyük resme sağladığımız katkının haklı onuru ve mutluluğunu hep birlikte yaşıyoruz. Bu başarıyı ve bu günleri nasip eden rabbimize sonsuz şükürler ediyoruz. Doğru, emin, kararalı ve güçlü adımlarla yol aldık, yol açtık, ışık olduk dalga kıran görevi yaptık. Erzurum Sivil Toplum Platformunda yerimizi alarak Şehrimizin ve ülkemizin sosyal hadiselerinde taraf olduk, safımızı belirledik, sözümüzü yükselttik, dik durduk. Eğilmedik, yalpalamadık, işaret beklemedik, milletimizin yanında olduk. Özgürlük alanlarımızın genişlemesi için vesayetçilere karşı direndik, yoldan çıkanlarla kirli iş birliğine girmedik. Konu millet olunca, memleket olunca ezan olunca, özgürlük olunca alanları terk edip kaçmadık. Ya onurlu yaşamayı ya da şerefli ölmeyi, Bedel ödemeyi, gelecek nesillere onurlu bir gelecek bırakmayı şeref bildik. 28 Şubat’ın ilikleri dondurucu soğuklarında ve kıskaçların da kısıtlanan özgürlükleri cesurca savunurken boncuk- boncuk ter döken, milleti sükunete ve suhulete davet eden cennet mekan savunan adam Prof.Dr. Necmettin Erbakan’a verdiğimiz destek gibi 15 Temmuz kahpe kalkışmasında da aynı azim ve kararlılıkla kimseden işaret beklemeden icazet almadan kim var diye sağımıza solumuza bakmadan Milletin iradesine sahip çıkmak için bedel ödemeyi göze alarak alanlara inip vesayet odaklarına karşı duran, milletin iradesiyle seçilmiş milletin adamına, ülkesine, ezanına ve bayrağına sahip çıkan bu teşkilatın koca yürekli kahramanlarını yürekten selamlıyorum.

Bu teşkilatın bir üyesi olmanın onurunu yaşıyorum. Çocuklarımıza bırakacak tertemiz bir mirasın mimarları olan siz kahraman dava ve yol arkadaşlarımı tebrik ediyorum. Bu vakarlı duruşunuzdan dolayı sizleri kutluyorum.

Biz büyük bir medeniyetin murakıplarıyız. Bu zaman diliminde temsilciliğini üstlendiğimiz medeniyetimiz, “Eskimez Yeni” olarak ifade ettiğimiz çağlar ötesine ait, zamanı aşan değerler manzumesidir. Her çağda, her coğrafyada, yenilenen sadece yüzlerdir, kadim medeniyetimizin öğretisi değişmezdir, bakidir, zaman ötesidir. Eğitim-Bir-Sen olarak, Mevlana’nın pergel metaforunda belirttiği gibi, bir ayağı büyük ve köklü bir medeniyetin birikimine sabitlenmiş, diğer ayağıyla yetmiş iki millette yitik malını arayan bir modern semazen tavrıyla; herkese, her türlü farklılığa ve yeniliğe kucağımızı açarak ve Ahmet Hamdi Tanpınar’ın, “Devam ederek değişmek, değişerek devam etmek” ifadesiyle ortaya koyduğu, dünü bilerek, bugünü kuşanarak ve yarının getireceklerine hazırlıklı olarak, değişim ve gelişim eksenli bir teşkilat olduk ve olmaya devam edeceğiz.

Tarihî kök bağları, oturmuş geleneği ile kurumsal yapısını tamamlayan sendikamızın faaliyet alanı, geldiğimiz aşamada sadece üyelerinin özlük, sosyal ve hukuki kazanımlarını sağlamak değil; bunlar zaten bizim asli görevimiz. Bu konularda azami çaba sarf etmek sonuç almak ve çalışanlarımızın insana yakışır şartlarda yaşam sürmesine zemin oluşturmak, imkân sunmak teşkilat görevimiz.

Bununla birlikte ülke sınırlarını aşarak gönül coğrafyamızı sulayan iklimleri kat eden, gürül gürül akan bir nehir gibi kurumuş çorak topraklara hayat veren, yeniden yeşerten ve gönüllere umut aşılayan bir sivil toplum olma görevimizde var.

Bunun için biz sınırları çizilmiş 780 bin km kareden öte tarihi sorumluluğumuz olan ve gönül coğrafyamızı oluşturan, kimsesizlerin, gözü yaşlı olanların, başını sokacak bir sığınağı olmayanların, yurtsuz ve yersiz kalanların namusları tarumar edilenlerin, toprakları gasp edilenlerin, felakete uğrayanların yok ve yoksulluk içinde olanların dinlerine, ırklarına ve coğrafyalarına bakmadan yanlarında olmamız, yardım ve şefkat ellerimizi uzatmamız dertleriyle dertlenmemiz gerekmektedir. Bu bizim İslami, insani ve tarihi sorumluluğumuzun bize yüklediği bir ödevdir.

Ülkemizin en zor, en sıkıntılı zamanlarına, içimize kök salmış inançla ;cehalete karşı bilgiden, yasaklara karşı özgürlükten, zalime karşı mazlumdan yana duruşumuzla direndik. Bizimkisi bin yıllık aklın, bin yıllık ruhun, vicdanın, irfanın; kalbin, imanın, özgürlüğün, emeğin direnişidir. Türkiye’nin yakın geçmişindeki çalkantılı süreci izleyenler, bu aşamaya çok zorlu mücadeleler sonrasında geldiğimizi bilirler. Ülke ve toplum olarak sıkıyönetimleri, millet iradesine yönelik darbeleri, çağ dışı yasakları, yıldırmaları, haksız yargılamaları, hapisleri, işkenceleri, idamları aşarak geldik. “Geceye yenilmeyen her kişiye, ödül olarak bir sabah ve bir gündüz, bir güneş vardır” anlayışıyla, aydınlık bir sabah ve güneşi düşleyerek geçtiğimiz karanlıklardan bize kalan tecrübelerle, birikimle, bilinçle geldik! Karanlık dehlizlerden cefayla geçip bize yol açanları vefayla izleyerek yasaklara karşı mücadelemizde bir adım bile geri atmadık. Şimdi çocuklarımıza daha güçlü yarınların, bağımsız iradeyle bu topraklarda binlerce yıldır var olmanın teminatını veriyoruz. Eğitim-Bir-Sen’li olmak, can verilerek vatan kılınmış coğrafyayı; alın terinin gücüyle büyütmek, kritik zamanlarda irfani duruşla kuşatmak, zor zamanlarda cesaretle korumaktır.

Bizim yol ve dava arkadaşlığımızın, teşkilatımızın kimi öncelikleri vardır. Ancak ilk önceliğimiz ülkemizdir, Türkiye’dir. Biz insanı, inancı, umudu, tarihi, beklentisi, özlemi, öfkesiyle Türkiye’nin gerçeği, ümmetin umuduyuz. Bütün bu derinlikleri ve genişlikleri ile Türkiye de bizim gerçeğimizdir. Eğitim-Bir-Sen, Türkiye’nin derin bilincini, insani hassasiyetlerini, kararlılığını ve azmini harekete geçirmiştir. Eğitim-Bir-Sen, inanç, umut, güven, samimiyet demektir.

Biz varsak umut bitmeyecektir. Yol kapanmayacak, yürüyüş aksamayacak, menzil şaşmayacak, niyet bozulmayacak, yükseliş durmayacak demektir. Biz varsak diz çökülmeyecek, teslim olunmayacak, ezan susmayacak, bayrak inmeyecek demektir.

Sendikamızın yarınları için çok önemli olan bu genel kurulda olmak, hem ayrıcalık hem de sorumluluktur. Eğitim-Bir-Sen ailesine mensup olmakla gurur duyuyoruz, gurur duymalıyız. Bu vesileyle bu ailenin kuruluşunda ve bugünlere gelmesinde emeği geçen azimli, sabırlı, vefakâr ve fedakâr dostlarımızdan Allah razı olsun. Emanete asla gölge düşürmemeye ahdetmiş bizler de taşımayı üstendiğimiz değerlerin sorumluluğunu layığıyla temsil etmek için canla başla çalışacağız. Bu, milletimize, üyelerimize ve tarihe verilmiş bir sözdür. Biz Türkiye’nin en yaygın, en kuşatıcı, en büyük sendikası ve sivil toplum örgütüyüz. Bizim yürüyüşümüz iyilik yapma, kırık kalpleri onarma, oluşturacağımız sinerjiyle yarınları daha güçlü kılma, kardeş bulma, kardeş kalma yürüyüşüdür. Yürüyüşümüzün ufku; medeniyet coğrafyamızı, giderek bütün dünyayı sarmalıdır, sarmak zorundadır. Bu hedeflerimize ulaşmak için yeni dönemde genç kuşakların yetişmesine zemin oluşturacak “Bir Bilenle Bilge Nesil” Projemizi devam ettireceğiz. Şehrimizin Sivil Toplum Kuruluşları ile yakın işbirliği içinde olunarak Dünya mazlumlarının sesi ve umudu olmaya devam edeceğiz. Eğitim ve Öğretimin giderek içinden çıkılmaz sorunlar yumağı haline gelmesine duyarsız kalınmayacak, yapacağımız seminer ve çalıştaylarla sorunları tespit edip, çözüm odaklı önerilerimizle katkı sağlayacağız. Neslimizin ıslahı ve imarı için eğitici ve yetiştirici konferans ve sohbetlerimizi sürdüreceğiz. Üyelerimizin her zaman yanında olacak ve onları asla yalnız bırakmayacağız. Okullarımızda imkanlarımız ölçüsünde“Mehmet Akif İnan ve Yedi Güzel İnsan” Köşeleri oluşturacağız. Bu duygu ve düşüncelerle, kongremizin ülkemiz, milletimiz, eğitim camiamız ve sendikamız için hayırlı olmasını diliyor kongremize teşrif eden siz kıymetli misafirlerimize saygı sevgi ve hürmetlerimi sunuyorum.”