Ilıcalı, 15 Temmuz sürecini değerlendirdi

Darbe kalkışmasının 30'uncu gününde Ak Parti Erzurum Milletvekili Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı, Kardelen TV "Gündem Özel" programında Ayhan Türkez ve Duygu Şahin'in sorulularını yanıtladı. Sunucu Şahin'in 30 günlük darbe sürecinde Erzurumlularla birlikteydiniz, demokrasi nöbetinde merkez ve ilçelerde tuttuğunuz nöbetlerde ne hissettiniz, o atmosferi bize anlatabilir misiniz sorusu üzerine Ilıcalı, "Darbe kalkışmasının olduğu gün Recep Akdağ'ın amcasının cenazesi için Erzurum'daydık. İçişleri Bakanımız Efkan Ala'da Erzurum'daydı. Efkan Bey'i havaalanından uğurladıktan sonra yeğenim aradı. Köprülerde bir anormallik olduğu söyledi. Oradaki karışıklıktan bahsetti. Bende önce inanamadım çünkü İçişleri Bakanımız bizimle beraberdi. Böyle bir durum olsa muhakkak haberimiz olurdu dedim. Sonrasında İstanbul ve Ankara'da başlayan olayları haber bültenlerinden ve sosyal medyadan öğrendim. Hemen Parti Teşkilatımızla toplantı yaptık. Diğer taraftan halk ise parti binamızın önünde toplanmaya başladı. Kalabalık artınca Polis Evi'nin önünde toplanma kararı aldık. Cumhurbaşkanımız 'meydanlara çıkın' yönlendirmesini yapmadan önce Erzurumlu Dadaşlar, Nenehatun'un torunları Cumhuriyet Caddesini doldurmaya başladı. Bizde Polis Evi'nin balkonundan Erzurum halkına seslendik. Erzurum halkından büyük moral bulduk. Karşımızda Kolordu Komutanlığı olmasına rağmen ve biz kimin hangi tarafta olduğunu bilmeden askeriyenin karşısında konuşma yaptık. Sağ olsunlar Erzurum'un Kolordu Komutanı, Jandarma Bölge Komutanı emir komuta zincirine uydular. Kesinlikle devletin yanında oldular. Darbeci olmadılar. İlerleyen saatlerde Kolordu Komutanımız da geldi yanımıza. Ve onlardan aldığımız olumlu enerjiyle ne olacağımızı bile bilmeden bu millete can feda dedik ve hiç bir şey gözümüze gelmedi. Genç bir çocuğun incecik bir trafik levhasına tırmanıp bayrağı sallaması hiç gözümden gitmiyor." diyerek darbe girişiminin ilk saatlerini anlattı.

Demokrasi nöbetlerinde 22 gün boyunca hemşerilerinin yanında olan Ilıcalı, muazzam birlik ve beraberlik oluşturulduğunu, Cumhurbaşkanımızın cesareti ve yönlendirmesiyle bu hain kalkışmanın atlatıldığını belirterek bu olayın hepimiz için büyük bir test olduğunu ifade etti. Erzurum halkının darbe karşısında gösterdiği tavra hayran kalan Ilıcalı, "23 Temmuz 1919'daki Erzurum Kongresi'nde, Mustafa Kemal Atatürk'e sahip çıktığı gibi bugün de Dadaşlar, Cumhurbaşkanımız için aynısını yaptı. Yüzyıl önce dedelerinin yaptığını yaparak yeniden bir milli mücadele başlattılar. Bu dik duruşu sergileyen Dadaşlar için ne yaparsak yapalım az kalır. " diyerek hemşerilerine gönülden hizmet edeceğini söyledi.

Darbe tehlikesi devam ediyor mu sorusu üzerine Ilıcalı, "Bu yaşadığımızı bir deprem olarak düşünürsek artçılarını da hesaba katmamız gerekiyor. Zaten bu öyle bir örgüt ki, bu sözde askerlerin yaptığını dünyada hiçbir terör örgütü yapmadı. Dünyada 200'ün üzerinde darbe kalkışması olmuş ama hiçbirinde ülkelerindeki meclisi bombalamamışlar ve hiç bir ülkenin meclisi gazi meclis değil. Bu hainler gazi meclisimizi bombaladılar. Bu örgüt 40 yıl boyunca devletin çeşitli organlarına sızmış, dini kullanarak insanların duygularını sömürüp örgütü yapılandırmaya başlamışlar." dedi.

Avrupa ülkelerinin bu olaya tepkisiz kaldığına da vurgu yapan Ilıcalı, "Hükümetimiz 14 yılık iktidarlığı boyunca çok güçlü adımlar attı. Yeri geldi Amerika'ya yeri geldi Avrupa'ya Cumhurbaşkanımız tarafında en sert cevaplar verildi. Avrupa, ABD, Avrupa Konseyi ise darbe kalkışmasını görmezden geldi. Halk demokrasi nöbetlerinde seçilmişlerinin yanında olduğunu gösterdi. Halkımız elini taşın altına değil gövdesini tankın altına koydu. Milyonların bir araya geldiğini, demokrasi nöbetlerinde birlik beraberliği gören diğer ülkeler yavaş yavaş geri dönüşler yapmaya başladı. ABD'nin Genelkurmay Başkanı ve Dışişleri Bakanı geldi. Başkan Yardımcısı ise geleceğini açıkladı." şeklinde konuştu.

İhlas Haber Ajansı Erzurum Bölge Müdürü Ayhan Türkez'in, "O gece başlayan birtakım operasyonlar oldu. Özellikle askeri cuntacılara yönelik gözaltı ve tutuklamalardı bunlar. FETÖ'ye yönelik yargıda, askeriyede, emniyet ve diğer kamu kuruluşlarında da ciddi operasyonlar yapılıyor. Sayın Cumhurbaşkanı'nın başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu'nda OHAL kapsamında yeni kararlar alındı. Önümüzdeki süreçte kamu kuruluşlarındaki tasfiyeler nasıl devam edecek? Bu süreçle ilgili neler söylersiniz?" sorusuna Ilıcalı, "OHAL kararını meclis verdi. 3 tane Kanun Hükmünde Kararname çıktı. OHAL'i eleştiren kötü niyetlilere sesleniyorum; OHAL'in Mustafa Ilıcalı'ya ne zararı var? OHAL'in sizlere ne zararı oldu? Memleketin, milletin bölünmez bütünlüğü; ülkesi, milleti, bayrağı, ezanı için, tankın altına yatan halka ne zararı olabilir ki OHAL'in? Normal hayat devam ediyor. OHAL'in amacı şu; 40 yıldır yapılanan bu pisliğin bir an önce temizlenmesi. Çeşitli kurumlardan 80 binin üzerinde kişi temizlendi. Erzurum'da bu rakam bin 300. OHAL kapsamında olmadan normal seyirde bunu yapmak mümkün mü? Peki bu temizlenmediği zaman ne olur? Bir cerrah kanserli bir hücreye etrafını da temizleyerek alıyor ki olumsuz etki yapmasın. Bizde ülkesini milletini yok etmeye çalışan bir terör örgütünü bu şekilde temizlemek istiyoruz. Hızlı hareket edebilmemiz için bu süreçte OHAL'e ihtiyaç var." sözleriyle açıkladı. Ilıcalı, ellerinde sağlam kanıtları olan ve hainliklerinden emin oldukları kişileri gerekli birimlere şikayet etmeleri yönünde vatandaşlara çağrıda bulundu." ifadelerini kullandı.

En kanlı terör örgütünün FETÖ olduğunu söyleyen Ilıcalı, bu örgütü tarif etmek için kelimelerin yetersiz kaldığını belirtti. "Meclisin o halini gördükçe ve bu yaşananlardan sonra yapılanları hazmedemiyorum. Sonuçta başarılı olsalardı kaç bin kişiyi yok edeceklerdi. Hadi biz siyasetçileri yok ettiler, ülke ne hale gelecekti? Ülkemizi sıfırlayacaklardı." sözleriyle FETÖ'nün yapacaklarını anlatan Ilıcalı, TDK'ya bu örgüt için özel bir tanım getirmesini istedi.

Türkez'in "Özellikle idamın geri getirilmesi noktasını geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanımız açıkça deklare etti. Meclise gelirse ben onaylarım dedi. Bu konu meclise kuvvetli bir ihtimal gelecek. Bu konudaki düşünceleriniz nedir?" sorusu üzerine "Demokrasi nöbetinde meydan her zaman binlerce kişiyle dolu oluyordu. Erzurum'da ki en büyük sorun istihdam olmasına rağmen hiç kimse iş talebinde bulunmadı. Sadece vatanın bütünlüğü ve devletin varlığı için dua ettiler. Bu hainlere gerekli cezayı verecek misiniz şeklinde sorular sordular ve bu hainler için en ağır ceza olan idamı istediler. İdamın gelmesi için anayasada değişiklik olması gerekiyor. Vatandaşın bu isteği ve talebinin karşılanması için muhalefetinde iktidar partisine destek vermesi lazım." şeklinde cevap veren Milletvekili Ilıcalı idam konusuna açıklık getirdi.

Ilıcalı, "Erzurum'da ekonomik olarak güzel bir potansiyel var. Bakanlıklarımızın buraya el atması lazım. Faruk Çelik ile hayvancılık konusunu konuştuk. Daha önceden Erzurum'un hayvancılık alanında Türkiye'de ilk 10'nuncu sırada olduğunu söyledik. Bugünde burada tarım ve hayvancılık konusunda güzel şeyler yapılabileceğini konuştuk ve her türlü desteği verebileceğini söyledi. Hafta sonu da Veysel Eroğlu bakanımızı burada misafir ettik ve yaklaşık olarak 206 milyon liralık 4 tesisin açılışı yapıldı. Tarımdan verim alabilmemiz için sulanabilir alanları arttırmamız gerekiyor. Bunun için sulama göletlerine ihtiyacımız var. Barajların sulama kanallarını yapmamız lazım. Alvar Barajını, Söylemez Barajı'nı yapmamız, Sakalıkesik'teki bütün kanalları tamamlamamız lazım." ifadelerini kullandı.

Bakan Veysel Eroğlu'ndan 3 konuda istekte bulunduğunu söyleyen Ilıcalı, "Birincisi Büyükşehir Belediyemizin sınırları arttığı için DSİ'nin ESKİ'ye destek olması. Belediyemizi biraz güçlendirelim hiç değilse bazı ilçelerin içme suyu ihtiyacı için bir protokol yapalım dedim. Hemen protokolü hazırlattık, Bakanımız gitmeden imzalanır hale getirdik. İkinci olarak da Erzurum'da çok güzel yatırımlarımız var ama bizim alanımız 25 bin km kare. Sulanacak araziyi daha da arttırmamız lazım. Bu talebimiz üzerine Veysel Eroğlu, DSİ'ye talimat verdi. Üçüncü isteğimiz ise Erzurum'a bir şehitler parkının yakışacağı oldu. Sağ olsun onun talimatını da verdi. Biz su konusunda Erzurum'a önemli bir hizmet getireceğiz. Su sorunu halledilince de Tarım Bakanlığı'mızdan önemli hizmetler gelmiş olacak. Kış ve termal turizmini geliştireceğiz. Büyükşehir Belediyemizin hem ekonomik şartlarını güçlendireceğiz hem de bazı giderlerini bakanlıklara paylaştıracağız. " dedi.

Tüm Erzurum halkının merak ettiği raylı sistem konusuna değinen Türkez, Ilıcalı'ya çalışmaların ne zaman biteceğini sordu. "Raylı sistem Bakanımızın, Milletvekillerimizin, Başkanımızın gündeminde. Asistanlarım ve Doçentim projeyi bir ay içerisinde tamamlayacak. Büyükşehir Belediye Başkanlığımızın bu yıl içerisinde bunu ihale edeceğini düşünüyorum. İhale edildiği zaman en fazla iki yıl içerisinde Yenişehir'den Cumhuriyet Caddesi'nden hizmet verecek. Bu arada bizi izleyen halk otobüsü ve minibüs şoförleri olabilir. Bu konuda endişelenmesinler, kimse mağdur edilmeyecek. Ayrıca Ulaştırma Bakanlığı'nın çalışmaları kapsamında yüksek hızlı treni Erzurum'a getireceğiz." diye konuştu.

Sunucu Şahin'in ulaşım alanındaki sorusuna, Havaalanında gerçekleştirilmek istenen yenilikleri anlatarak cevap veren Ilıcalı, "Erzurum'un ihracatı, turizmi açısından komşu ülkelere yani Azerbaycan, Gürcistan ve İran'a muhakkak uçak seferleri düzenlememiz lazım. Sürekli değişen uçak ücretlerinin indirime gidilmesi yönünde rapor hazırlayıp yeni Ulaştırma Bakanımız Ahmet Bey'e verdim. Ovit Tüneli' de bu senenin sonunda açılıyor. 14 km'lik mesafesiyle Türkiye'nin en uzun, dünyanın da en uzun 4'üncü tüneli olacak. Bu çalışmalar doğuyu kuzeye bağlayacak. Erzurum'un potansiyelinin ihracata dönüşmesi açısından, turizm açısından önemli. Ak Parti 14 yıllık iktidarlığı boyunca Erzurum'un kalkınması için 14 milyar liralık yatırım yaptı. İstihdam sorunun çözebilmemiz için Erzurum'a daha fazla yatırım yapmamız lazım, kentsel dönüşümü tamamlamamız, ulusal, uluslararası ulaşım bağlantılarını kuvvetlendirmemiz lazım." şeklinde konuşarak ulaşım alanında yapılacakların altını çizdi.

Darbe sürecinde medyanın büyük bir rol üstlendiğini söyleyen Ilıcalı, özellikle Kardelen TV'ye süreç boyunca demokrasiyi destekler nitelikte yayınlar yaptığı için teşekkür etti.