“Aktif vakaların yüzde 90'a yakın bir bölümü aşı olmamış ya da aşısı tamamlanmamış kişilerdir”
Aşı programı ile ilgili de Bakan Koca, “Bu noktada aşı programımızla ilgili bazı önemli konulara dikkat çekmek isterim. Hastanelerimizdeki aktif vakaların yüzde 90'a yakın bir bölümü aşı olmamış ya da aşısı tamamlanmamış kişilerdir. Aşısı tamamlanmış olduğu halde hastalığa yakalanarak hastanede tedavi görenler yüzde 10 dolaylarındadır. ‘Aşısı tamamlanmış' ne anlama geliyor? Aşısı tamamlanmış kişi iki doz inaktif aşı olup, ikinci doz aşısından 3 ay sonra hatırlatma dozunu da yaptıran veya son 6 ay içinde iki doz mRNA aşısı olan kişidir. Bilgilerimiz, inaktif aşıdan 3 ay sonra yapılan hatırlatma dozunun koruyuculuğu çok önemli ölçüde artırdığını göstermektedir. Üç doz aşı olmuş vatandaşlarımızın vaka sayıları içindeki oranı yüzde 2'den daha azdır. İki doz mRNA aşısı olan vatandaşlarımızın da ikinci doz üzerinden 5-6 ay geçtikten sonra hatırlatma dozuna ihtiyaç duyacakları öngörülmektedir. Bunun en önemli örneklerinden biri 18 yaş üzeri nüfusunun tamamını aşılamış bulunan İsrail'de ikinci doz uygulamasından 6 ay sonra vaka sayılarının hızla artış göstermesidir. Yaklaşık 8 milyon nüfusta günlük 10 bin civarında vaka görülmesi, bizim nüfusumuza oranlandığında günde 100 bin vakaya karşılık gelmektedir. Türkiye'de hatırlatma dozu ihtiyacı tespit edilerek uygulamaya erkenden başlanmış, olası 100 bin vakalık etki 20 bin civarında günlük vaka ile sınırlanmıştır” dedi.
“Maske, mesafe, temizlik kurallarına gösterdiğimiz hassasiyet bir koruma kalkanıdır”
Türkiye'de hatırlatma dozu zamanı gelen yaklaşık 6 milyon vatandaşın bulunduğunu dile getiren Koca, “Tüm parametreler hatırlatma dozu uygulamasının virüse karşı korunmada son derece önemli olduğunu göstermektedir. Ülkemizde hatırlatma dozu zamanı gelen yaklaşık 6 milyon vatandaşımız bulunmaktadır. Vakit kaybetmeden hatırlatma dozunuzu olmanızı istirham ediyoruz. Görünen o ki tüm aşı türlerinin sınırlı süreyle koruyuculuğu yüksek seyrediyor. Tam bağışıklık sağlanana kadar aşılarımızı olarak kendimizi ve sevdiklerimizi koruma altına alalım. Bir önemli gündemimiz, tedbirlere uyum konusuydu. Tedbirlere uyma konusunda dikkat çekici bir gevşeklik olduğu görülüyor. Maske, mesafe, temizlik kurallarına gösterdiğimiz hassasiyet bir koruma kalkanıdır. Bunlardan asla taviz verilmemeli. Özellikle milyonlarca öğrencimiz yüz yüze eğitime başlamışken” ifadelerine yer verdi.