Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın 'tam desteği' ile göreve gelen Fatih Yeşilyurt'un Ak Parti Erzurum İl Başkanlığı'na atandığı gün Erzurum Ajans'ta; 'Akdağ menziline erdi' diye manşet atmışız.
Aradan tam 30 ay geçmiş...
O günden, bugüne köprülerin altından çok su akmış!
Şimdi lafı hiç eğip bükmeden, direk sonuca gidelim!
Öncelikle; Ak Parti'de, yani açılımı Adalet ve Kalkınma olan AKP'de, kimse istifa etmez!
Çünkü bu partide kimse öz çabası ve özgün bir seçimle göreve gelemez!
Bu gençlik kollarında da böyledir, ilçe başkanlığında, il başkanlığında, bakanlıkta ve hatta başbakanlıkta da!
Yüce tepelerden işaret almadan kimse bu camiada 'ben varım' veya 'yokum' di-ye-mez!
Yukarıdaki saptamamızın ardından Erzurum Ak Parti'de geçmişten günümüze neler oldu, bundan sonra neler olura gelelim!
Yaklaşık 15 yıldır tek başına iktidar olan Ak Parti'nin, yüzde 70'lere varan destek gördüğü Erzurum'da yumuşak karnı nedense hep Büyükşehir Belediye ve İl Başkanları oldu.
Bu partinin Erzurum'daki kurucu İl Başkanı İbrahim Özdoğan, ilk seçimde kerhen de olsa son sıradan milletvekili adayı gösterilip seçildi. Başta kendisi için sürpriz olan bu gelişme sonrası gemisini pardon partisini ilk terk eden de o oldu!
Önce ANAP, ardından DP derken şimdi nerelerde ne bilen var ne de adını hatırlayan? Özdoğan'dan sonra Ak Parti'yi Erzurum'da temsil eden ise Hüseyin Tanfer'di...
Tecrübeli bir siyasetçi olan Tanfer, kimsenin gölgesinde kalmadan görevini layıkıyla yerine getirmeye uğraştı. Ancak, Ak Parti'nin görkemli iktidarı, siyaseti kurallarına göre yapma gayretinde olan bu ismi de harcadı...
Hem de ne FETÖ oyunları ile... Tanfer, tabanın tüm dirençlerine rağmen o günün gereği; 'Hizmet Hareketi' mi, 'Cemaat' mi dersiniz her ne ise bir kılıç darbesiyle koltuğundan uzaklaştırıldı...
Ak Parti siyasetinin belki de en mücadeleci ve çekişmeli seçiminin ardından dönemin Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Erzurum'da kendisine temsilci olarak Murat Kılıç'ı seçti...
Hatırlayın!
Sayın Erdoğan'a rağmen Murat Kılıç, kıl payı bir oy farkıyla Recep Küçükoğlu karşısında o seçimi kazanmıştı. Peki, o gün kayıtsız şartsız en yücelerden tam destekle göreve gelen Murat Kılıç şimdi nerede?
O günlerde 'Ben Türkiye'nin Bakanıyım' diyen Recep Akdağ, Erzurum'da tarafsız gibi görünse de kendi kadrolarını yetiştirmekle meşguldü. Yazımızın başında da bahsettik ya herkesin kendine göre bir menzili vardı ve o menzile varmak için her şey mubahtı!
Aradan yıllar geçti.. Kendi kulesinden çıkmayan Büyükşehir'in cevval Başkanı Ahmet Küçükler, büyüdüğünü sanarken bugünlerde yağan kar gibi tepeden inenlerin ayakları altında öyle bir ezildi ki... Bakın, şimdilerde ne sesini duyan var ne de yıllarca şehri baştan başa süsleyen o photoshop destekli fotoğraflarını gören...
Sahi nerede Bay Küçükler?
Yoksa o da mı şimdi il başkanlığı için o çok iyi bildiği Ankara kulislerinde nabız yokluyor!
Ve yazımızın ana konusu Fatih Yeşilyurt...
Kendi resmi açıklamasına göre; 'Önümüzdeki birkaç ay içerisinde yapılması planlanan 6'ncı Olağan Kongrede aday olmayı düşünmediğimden...' diyerek istifa etti.
Gerçekte sizce öyle mi?
Tabii ki hayır!
Öncelikle Sayın Yeşilyurt ve devşirme yönetimi 30 aydır hiç bir anlamda kendi ayakları üstünde durabilme kabiliyetini gösteremedi. Öyle ki daha önce yine bu köşede kaleme aldığımız gibi Türkiye Cumhuriyeti'nin en görkemli iktidar partisinin il başkanlığını bile Erzurum'da FETÖ'nün kiracısı olmaktan kurtaramadı!
Her şeyden öte, Başbakan'ın il temsilciliği vizyon ve misyonundan uzak kaldı. Sadece protokollerde boy göstermekten öteye geçemedi. Daha da önemlisi kendi partisine mensup belediyelerde dahi hâkimiyet kuramadı. Hal böyle olunca büyük şehir ve alt belediyeler arasındaki iletişim problemleri her geçen gün zirve yaptı.
Düşünün!
Bu durum o kadar vahim bir hal aldı ki; kendi başkanlığında düzenlenen kapalı grup toplantılarında bile parti yöneticileri, bazı belediye başkanları ile kavgalar etti, birbirlerine ağır hakaretlerde bulundu!
Türkiye en önemli badireleri atlatırken Sayın Yeşilyurt ve yönetimi bu süreçte sıradan bir vatandaşın gösterdiği direnci bile gösteremedi, FETÖ ile mücadelede sembol olan EfkanAla'ya bile sahip çıkamadı!
Daha da ötesi, ahde vefa olsun diye Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın yanında gözükürken, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen tarafından adeta ezildi...
Sekmen'in, parti tabanında ve şehir kamuoyunda büyük tepki toplayan uygulamaları karşısında çıtı bile çıkmadı.
Ak Parti, tarihi bir virajı dönerken böylesi bir il başkanıyla nasıl yol alabilirdi ki?
Doğal olarak istifa ettirildi.
İyi de şimdi ne olacak?
İşte zurnanın zırt dediği yer de burası!
Bugünden itibaren Erzurum Ak Parti'de üçlü bir yarış başlayacak. Bu yarışın kahramanları ise Mehmet Sekmen, Recep Akdağ ve Efkan Ala...
Bu üç isimden ilçe özellikle de merkez ilçe belediye başkanlarını yanına alan kendine göre bir il yönetimi belirleyecek. Herkesin bildiği ama kimsenin yüksek sesle dile getiremediği bir kaç tespitle bugünkü yazımız noktalayalım.
İlçe Belediye Başkanları'nın; Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen'e ve Erzurum'dan bi haber kadrolarına, özellikle de, İstanbul'da taban bulamayıp gözlerine Erzurum'u kestiren siyaset tüccarlarına büyük tepkisi var...
Sağlık Bakanı Recep Akdağ ise mevcut kadrolarının başarısızlığı nedeniyle moral olarak da güven olarak da yıpranmış durumda...
Efkan Ala ise her ne kadar Erzurum'dan uzak olsa da özellikle bu seçimde aktif ve ciddi rol alacak gibi. Sayın Ala, özellikle 15 Temmuz sonrası yaşananlar nedeniyle farklı bir sempati toplamış durumda...
Şimdilik durum bu!
Bakalım, bu süreçte kim, kimle kol kola girecek ve nasıl bir denge sağlanacak?
Ya milletvekiller!
Onların durumu malum. Her zaman ki gibi güçlüden yanalar. Şimdilik pusuda bekliyor, renk vermiyorlar. Kim bir adım öne çıkarsa onun yanında saf tutacaklar.
Anlayacağınız Erzurum Ak Parti cenahında bu kış oldukça sıcak ve sürprizlerle dolu geçecek!
Biz, tarafsız bir gözlemle bu süreci yakından takip edecek ve buradan Erzurum Ajans aracılığı ile sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz. Bugünlük bu kadar...
02.12.2016 05:30:20