Birinci Ağır Ceza Mahkemesi Cumhuriyet Savcısı Sedat Bayrak, duruşmada verdiği mütalaasında, şu görüşlere yer verdi:
“Yapılan soruşturma ve kovuşturma ile toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı nazaran ESOB Birlik Başkanı ve Yönetim Kurulu üyeleri ile Genel Sekreter olan sanıkların Avrupa Birliği fonları ile desteklemek üzere düzenledikleri ayakkabıcılık eğitim kursu kapsamında kendilerine hibe olarak gönderilen 83 bin 800.37 Euro tutarındaki parayla ilgili 33 bin 319.00 Euoruluk kısmını zimmetlerine geçirdikleri ve bu paranın akıbetinin tescil edilemediği, paranın 16 bin 580 TL’lik miktarını birliğin hesaplarına geçirmek ve hibe işleriyle ilgisi bulunmayan birliğe ait hizmet binasında kullandıkları, bu eylemle ilgili sanıklar hakkında görevi kötüye kullanmaları istemiyle kamu davası açıldığı bu parayı hizmet binasında kullanmamaları ve bu parayı da kendi zimmetlerine geçirmiş olmaları halinde sadece tek bir zimmet suçundan sorumlu tutulmaları düşünüldüğünde eylemin bölünerek ayrı ayrı zimmet ve görevi kötüye kullanma suçları kapsamında mümkün görülmediği eylemin bir bütün olarak ele alınıp sonuca göre sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdir edilmesinin gerektiği bu nedenle gerekçe kısmında eylemin tekliği göz önünde bulundurularak eylemin bölünmesini engellemek için hükümde görevi kötüye kullanma suçuyla ilgili herhangi bir karar ihdas edilmeksizin gerekçede atılı görevi kötüye kullanma suçunun somut olaya uygun düşmediğinin belirtilmesi ile yetinilmesi gerektiği ve sonuç olarak sanıkların üzerine atılı zimmet suçunu belirtilen şekilde işlediği anlaşıldığından ayrı ayrı cezalandırılması kamu adına talep ve mütalaa olunur”
FIRAT: “ASLA TENEZZÜL ETMEM”
Duruşmada son kez savunma yapan ESOB Başkanı Rasim Fırat, “Bu suçlamayı yapan kendi yönetim kurulu üyemiz. Bize isnat edilen bu suçlamayı kabul etmiyorum. Ben görevimi kötüye kullanmadım. Hikmet Karaca’nın iddia ettiği zimmet suçlamasından dolayı değil, yönetim kurulu toplantısında arkadaşlarımızın içinde sinkaflı küfürler ettiği için görevine son verdik. Ben Erzurum’da asil bir ailenin varlıklı çocuğuyum. Bizim zimmetle işimiz olmaz. Bu para cüzi bir miktarda olsa asla tenezzül etmem, ben ve arkadaşlarım zimmet suçunu işlemedik. Eksik denilen 33 bin Euro’nun faturaları ve ödeme makbuzları bulunuyor. Bunlar dosyamızda tek tek mevcut. Bu onurlu kuruluşun bayrağını çamura düşürmeye kimsenin hakkı yoktur” dedi.
AVUKAT AKTAŞ,”BİLİRKİŞİ RAPORU GEREKEÇESİZDİR”
ESOB Başkanı Rasim Fırat ve Yönetim Kurulu Üyelerinin Avukatı Tuncer Aktaş ise Ankara’dan gönderilen bilirkişi raporuna itiraz etti. Avukat Aktaş,“Celse arasında yazılı olarak sunduğumuz yazılı itirazlarımızı ve bir klasör evrakın içeriğini tekrar ediyoruz. Bilirkişi heyeti raporu gerekçesizdir. Taleplerimiz değerlendirilmemiştir. Yeniden rapor aldırılmasını talep ederiz. Ayrıca bilirkişi heyeti 2007 yılına ait yevmiye defterinin olmadığını değerlendirmiş. Oysa bu defterin zabıta tarafından teslim alınarak emanete girdiği bellidir. Bizim kanaatimiz, Rasim Fırat ve arkadaşlarının zimmet suçunu oluşturmadığı yönündedir. Beraatlerini talep ediyorum” dedi.
ZİMMET’E 4’ER YIL İKİŞER’ER AY HAPİS CEZASI
Tüm bu savunmalardan sonra Erzurum Birinci Ağır Ceza Mahkemesi’nde tutuksuz olarak yargılanan sanıklar hakkında kararın açıkladı. Mahkeme, Erzurum Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Rasim Fırat, Başkan Yardımcısı Hikmet Karaca, Birliğin Genel Sekreteri Cüneyt Acır, Yönetim Kurulu Üyeleri, Hanifi Topçuoğlu, Mustafa Kumbasar, Nüsret Zengin, Fatih Çiftçi , Zeki Pınar ve Cüneyt Acır’ı, ‘zimmet’ suçunu oluşturdukları iddiası ile TCK’nın 47-1 maddesi kapsamında 4’er yıl 2’şer ay hapis cezasına çarptırdı.
Dosya Yargıtay'a gönderilirken, hapis cezalarının kesinleşmesi halinde 8 sanığın ayrıca 2 yıl 1 ay süre ile hak ve yetkilerinin de alınmasını kararlaştırdı