Erzurumlu şair Nazir Akalın anılıyor!..

Erzurum'un son dönem yetiştirdiği şair ve yazarlarında olan ve genç yaşta hayatını kaybeden Nazir Akalın düzenlenen çeşitli etkinliklerle anılıyor.

Erzurum Ajans-Erzurum’un yetiştirdiği son dönem şair ve yazarlarından genç yaşta hayatını kaybeden Nazir Akalın düzenlenen çeşitli etkinliklerle anılıyor.

Kırıkkale, Ankara ve İstanbul’da değişik etkinlikler de Nazir Akalın anlatılırken, birçok gazete ve internet sitesi onunla ilgili bilgileri yayınlıyor.

Doğup büyüdüğü il olan Erzurum’da da Şairin yakın dostlarından; şair ve yazar Hanifi İspirli; 12 aralık 2009 tarihinde(Cumartesi), Program Yapımcılığını İsmail BİNGÖL’ün yaptığı, TRT Erzurum Radyosunda yayınlanan RADYO-4 ANADOLU KUŞAĞINDA onunla ilgili hatıralarını anlatacak.

(SAAT: 12.00-13.00 ARASI-TÜRKİYE’NİN HER YERİNDEN, UYDUDAN VE İNTERNETTEN DİNLENEBİLİR.)

Ardından ise; Kırıkkale’de ve Ankara’da bulunduğu yıllar içerisinde yakın bir ağabey-kardeş ilişkisi içerisinde bulunduğu ve bir müddet mesai arkadaşlığı yaptığı şair Arif Ay, telefonla bağlanacak ve birde ondan dinleyeceğiz Nazir AKALIN’ı…

Yakın arkadaşlarından TRT Erzurum Radyosu Prodüktörlerinden İsmail Bingöl onu şöyle anlattı…

ÖLÜMÜNÜN YEDİNCİ YILINDA NAZİR AKALIN…

 

“İçli bir şarkıya dönüşür zaman;
Hüzünlü nağmeden vazgeçemezsin.
Göğsündeki yara dağlandığı an,
Âh etmek istersin, inleyemezsin!

Yıldızlar dökülür ak saçlarına,
Mehtaplar imrenir göz uçlarına,
Başını alır da avuçlarına,
Ağlamak istersin, sabredemezsin!

Kulağında çalar eski şarkılar,
Devirler değişir, hikâye başlar,
Tûl-hayâl içinde zaman yavaşlar,
Kalbindeki sırrı gizleyemezsin!

Kadehlerle içsen tek uzvun sızmaz,
O mahşer gecene düşlerin sığmaz,
Kulağına gelen kadim incesaz,
Seni sende çözer, hissedemezsin!

Gözünden süzülür en kanlı sırlar,
Yaşadığın ana sığar asırlar;
Yağmurlara bıraktığın kahırlar,
Bir gece kabrine yağar mı dersin? “

 

“tül-hayâl” adlı şiirin son dörtlüğünde, nerdeyse bütün hayatını özetleyen ve öldükten sonra bile “yağmurlara bıraktığı kahırların” peşini bırakmayacağını düşünüp, “kabrine yağıp yağmayacağı” konusunu sorgulayan şair; yıllarca önce; 12 aralık 2002’de, sisli puslu bir Ankara havasında, aklında üstesinden gelemeyeceğine inandığı çelişkiler olduğu halde, geçirdiği bir tren kazasıyla, hayat kavgası hazin bir şekilde sona erdi…

Bir ses arayıcısı daha göçüp gitti böylece dünyadan. Uzuvlarının değil de, zihnindekilerin peşinden giden inişli çıkışlı bir ruh, aldığı emirle ansızın geldiği yere geri döndü. Duruşu sessizdi; ama kendisiyle kavgası derindi. Her mısra mahkumu gibi anlaşılmadığını düşünüyordu ve düşündüklerini dile getirdiği şiirleri, bir de yazıları yadigâr kaldı ondan geriye...

Gidişlerine ağıt yaktığı kişiler için yazdıklarının benzerini, onu tanıyanlar, bilenler yazdı arkasından ve kimi sisler puslar ardında kalmış hatıralar bir bir dile getirildi. Bu hatıra nöbetlerinde ilk zamanlar adı belki sıkça geçti; ama sonraları aynı şey oldu ve birkaç kitap meraklısıyla dostlarından başka kimse adını anmamaya başladı. Ve bundan sonra da yine belki, ölüm zamanlarında birkaç dostu, birkaç tanıyanı tarafından hatırlanıp, yazılara konu olacak.

            Hâlbuki şairi en çok rahatsız eden, sıradanlaşmak ve de nisyâna terk edilmektir. Ve şair bunun ıstırabını belki öte dünyada bile duyacaktır. Hele hayatını bu uğurda harcayanlar ve bir ömür boyu orijinalliğin peşinden koşanlar için korkunç bir sondur bu yazdığımız...

            Hayat hikayesi 1 Şubat 1964 tarihinde Erzurum’da başlayıp, 12 aralık 2002’de Ankara’da geçirdiği bir tren kazasıyla, hazin bir şekilde sona eren Nazir Akalın, sırasıyla; Aziziye İlkokulu, Erzurum Ticaret Lisesi, Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nden mezun oldu. Aynı üniversite yüksek lisans yapan ve daha sonra Kırıkkale Üniversitesi'nde dört yıl araştırma görevlisi olarak çalışan şair; bazı sebeplerden dolayı buradan ayrılmak zorunda kaldı.

 
            Yazı ve şiirleri, Doğu ve Batı edebiyatlarından şiir çevirileri; Palandöken, Dergâh, Edebiyat Ortamı, Güneysu, Hazan, Hece, İkinci Yazıları, Karçiçeği, Kardelen, Kültür Edebiyat, Mavera, Merdiven, Tohum, Türkiyat Araştırmaları gibi dergilerde ve edebistan.com internet sitesinde yayımlanan Nazir Akalın’ın; “Gerilla Türküleri” ve “Kanayan Simya” isimli şiir ve “Şairin Eldivenleri” adlı, ölümünden sonra dostlarının çabalarıyla çıkan, değişik yayın organlarında yayımlanan yazılarının biraraya getirildiği üç kitabı var. Ayrıca yayım aşamasına gelmiş pek çok edebî eseri de, yayınlanmayı beklemektedir. Ancak eğer birileri el atmazsa, basıma hazır kitapları ve makaleleri, ya kaybolacak ya da kıymet bilmez eller tarafından oradan oraya atılacak.

            12 Aralık 2002 günü, Ankara'da, elîm bir kaza sonucu kaybettiğimiz Nazir Akalın hakkında kısa bir hatırlatma olarak kabul edeceğiniz cümlelerimizi; şairi bir kere daha rahmetle anarak bitirelim.


12.12.2009 10:29:00