Erzurumajans-Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kötülüğün dünyanın her yerinde pusuya yattığı bir dönemde, uzun zamandır müttefikimiz olan ABDnin Türkiyeye karşı attığı tek taraflı adımlar sadece ABDnin çıkarlarına ve güvenliğine zarar verir. Çok geç olmadan, Washington ilişkilerimizin asimetrik olabileceği yanlış düşüncesini bir kenara bırakmalı ve Türkiyenin alternatiflere sahip olduğunu kabul etmelidir. Bu tek taraflılık ve saygısızlık trendini tersine çeviremezlerse yeni dost ve müttefikler aramaya başlayacağız. değerlendirmesinde bulundu.
Erdoğan, New York Times gazetesi için İngilizce kaleme aldığı Türkiye, ABD ile Krizi Nasıl Görüyor? başlıklı makalede, iki ülke arasında son dönemde yaşanan gerginliğe değindi.
Türkiye ve ABDnin son 60 yıldır stratejik ortak ve NATO müttefiki olduğuna, iki ülkenin Soğuk Savaş döneminde ve sonrasında karşılaştıkları ortak zorluklara karşı omuz omuza durduğuna işaret eden Erdoğan, Türkiye, yıllar boyunca ne zaman gerekli olsa ABDnin yardımına koştu. Korede askerlerimiz birlikte çarpıştı. Küba füze krizinin en yüksek olduğu dönemde, Türkiye topraklarında Jüpiter füzelerinin konuşlanmasına izin vererek ABDnin durumu yatıştırma çabalarına katkı sağladı. 11 Eylül terör saldırılarının ardından Washington bu kötülüğü yapanlara karşılık vermek için dostlarını ve müttefiklerini beklediğinde, askeri birliklerimizi buradaki NATO misyonunu başarıya kavuşturmak için Afganistana gönderdik ifadelerini kullandı.
Erdoğan, öte yandan ABDnin, Türk halkının endişelerini anlayamadığını ve saygı duyamadığını vurguladı. Son yıllarda iki ülkenin ortaklığının ABD tarafından anlaşmazlıklarla sınandığını kaydeden Erdoğan, Ne yazık ki bu tehlikeli trendi tersine çevirme çabalarımız boşa çıktı. ABD, Türkiyenin egemenliğine saygı duymaya başlayıp, milletimizin karşı karşıya olduğu tehlikeleri anladığını ispatlayamazsa ortaklığımız riske girebilir değerlendirmesine yer verdi.
FETÖNÜN DARBE GİRİŞİMİNE TEPKİSİ TATMİN EDİCİLİKTEN UZAKTI
Başkan Erdoğan, Türkiyenin, Pensilvanyada yaşayan Fetullah Gülenin elebaşı olduğu Fetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) mensupları tarafından 15 Temmuz 2016da saldırıya uğradığını hatırlattı.
ABDnin, bu darbe girişimi ve sonrasındaki gelişmelerle ilgili tutumuna da değinen Erdoğan, ifadelerini şöyle sürdürdü: FETÖcüler hükümetime karşı kanlı bir darbe yapmaya çalıştı. O gece milyonlarca vatandaş, şüphesiz ki ABDlilerin Pearl Harbour ve 11 Eylül saldırılarından sonra deneyimlediği vatana bağlılık hissiyatıyla sokaklara döküldü. Uzun zamandır benim seçim kampanyalarımı yöneten sevgili arkadaşım Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip Olçokun da aralarında olduğu 251 masum insan ülkemizin özgürlüğü için en ağır bedeli ödedi. Ailemin ve benim ardımdan gelen ölüm mangası başarılı olsaydı ben de onlardan biri olacaktım. Türk halkı, ABDden bu saldırıyı kesin bir dille kınamasını ve Türkiyenin seçilmiş hükümetiyle dayanışmasını dile getirmesini istedi. ABD bunu yapmadı. ABDnin olaya tepkisi tatmin edicilikten uzaktı. Türk demokrasisinin yanında olmak yerine ABD yetkilileri ihtiyatlı bir şekilde Türkiyede istikrar, barış ve devamlılık çağrısında bulundu. Bu da yetmezmiş gibi Türkiyenin iki taraflı bir anlaşma ile Fetullah Gülenin iadesi için yaptığı talepte hiçbir ilerleme kaydedilmedi.
PYD/YPGYE ABDNİN VERDİĞİ DESTEK HAYAL KIRIKLIĞI YARATTI
Erdoğan, Türkiye-ABD ilişkilerinde başka bir hayal kırıklığının ise terör örgütü PKKnın Suriye kolu PYD/YPGye ABDnin verdiği destek olduğuna dikkati çekti.
Başkan Erdoğan yazısında bu konuyla ilgili, Türk makamlarının tahminlerine göre, Washington son yıllarda PYD/YPGye silah vermek için 5 bin kamyon ve 2 bin kargo uçağı kullandı. Hükümetim, ABDli yetkililerin PKKnın Suriyedeki müttefiklerine eğitim ve teçhizat verme kararlarından duyduğumuz endişeyi tekrar tekrar paylaştı. Ne yazık ki sözlerimize kulak tıkandı ve ABD silahları en nihayetinde sivil halkımızı ve Suriye, Irak ve Türkiyedeki güvenlik güçlerimizi hedef almak için kullanıldı. görüşünü paylaştı.
MİLLİ ÇIKARLARIMIZI KORUMAK İÇİN GEREKLİ ADIMLARI ATACAĞIZ
Son günlerde ABDnin, hakkında bir terör örgütüne yardım ettiği suçlaması bulunan Amerikan vatandaşı Andrew Brunsonın Türk polisi tarafından tutuklanmasını gerekçe göstererek Türkiye ile tansiyonu artıracak birçok adım attığını vurgulayan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: Donald Trumpı birçok toplantımız ve konuşmamızda uyardığım gibi hukuki sürece saygı duymak yerine, ABD dost bir millete karşı haddini aşan tehditler yayımladı ve Bakanlar Kurulumuzun birçok üyesine yaptırım uyguladı. Bu karar kabul edilemez, mantıksız ve en nihayetinde uzun süreli dostluğumuza zarar verici nitelikteydi. Türkiyenin tehditlere cevap vermediğini göstermek için birkaç ABDli yetkiliye yaptırım kararı aldık. Biz hep aynı prensibe bağlı kalacağız: Hükümetimi hukuki sürece müdahale etmeye zorlamaya çalışmak anayasamıza ya da ortak demokratik değerlerimize uygun değildir.
Türkiye zaman belirledi ve ABD dinlemezse bir kez daha kendi göbeğini kendi kesecek. 1970lerde Türkiye, Washingtonın itirazlarına rağmen Kıbrıs Rumları tarafından Türk kökenlilere karşı uygulanan soykırımı engellemek için Kıbrısa girdi. Son zamanlarda Washingtonın Suriyenin kuzeyinden gelen milli güvenlik tehditleriyle ilgili bizim endişelerimizin ciddiyetini anlayamaması, IŞİDin NATO sınırlarına erişimini kesen ve YPGyi Afrin kentinden çıkaran iki askeri operasyonla sonuçlandı. Bu durumlarda olduğu gibi milli çıkarlarımızı korumak için gerekli adımları atacağız.
Erdoğan yazısına şu ifadelerle son verdi: Kötülüğün dünyanın her yerinde pusuya yattığı bir dönemde, uzun zamandır müttefikimiz olan ABDnin Türkiyeye karşı attığı tek taraflı adımlar sadece ABDnin çıkarlarına ve güvenliğine zarar verir. Çok geç olmadan, Washington ilişkilerimizin asimetrik olabileceği yanlış düşüncesini bir kenara bırakmalı ve Türkiyenin alternatiflere sahip olduğunu kabul etmelidir. Bu tek taraflılık ve saygısızlık trendini tersine çeviremezlerse yeni dost ve müttefikler aramaya başlayacağız
New York Times da bir makale yazdı
Öte yandan New York Times gazetesi, yönetim kurulu tarafından hazırlanan bir editöryal makalede iki ülke arasındaki ilişkilerin zarar gördüğünü ve ilişkilerin daha da kötüye gideceğini öne sürdü. Makalede Türkiyenin IMFden kurtarma paketi istemesi durumunda Washingtonın veto hakkı bulunduğunu ve iki ülke arasındaki ilişkiyi Trump ve Erdoğanın eski haline geri döndürmesinden emin olunmadığını aktardı.
11.08.2018 13:15:00