Erzurumajans-Hacettepe Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Onur Bilge Kula, Türkiye
genelinde bir kişinin ortalama 6 kitap okuduğunu ve ağırlıklı olarak
edebiyat kitaplarını okuduğunu belirterek, "Yazınsal tür içinde yüzde 90
roman okunuyor. Okurların yüzde 83'ü, kitabı satın alarak okuyor.
Erzurum ve Erzincan, en çok kitap okuyan iki ilimiz" dedi.
Uluslararası Karşılaştırmalı Edebiyat Bilimi Kongresi'nin 5'incisi
Mersin Üniversitesi (MEÜ) ev sahipliğinde gerçekleşiyor. Çiftlikköy
Kampüsü Prof. Dr. Uğur Oral Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen 5.
Uluslararası Karşılaştırmalı Edebiyat Bilimi Kongresinin başlığı, 'Yerel
Bağlamlar, Küresel Yakınlıklar: Edebiyatta, Kültürde ve Sanatta
Geçişler, Kopujşlar, Yenileşmeler' olarak belirlendi. Kongrenin
açılışına, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Gürol Emekdaş, Fen-Edebiyat
Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Murat Gizir, kongreye bildiri sunacak öğretim
elemanları ve MEÜ öğrencileri katıldı. Akademik Oda Orkestrası'nın
açılışta verdiği mini konserle başlayan kongre, MEÜ'yü tanıtan kısa bir
film gösterimi ve ardından açılış konuşmalarıyla devam etti. Rektör
Yardımcısı Prof. Dr. Gürol Emekdaş , Mersin Üniversitesi'nin
kuruluşundan bu yana dil bilimine önem veren bir eğitim kurumu olduğunu
belirtti. Emekdaş, MEÜ'de var olan İngilizce, Fransızca ve Almanca dil
eğitiminin önümüzdeki yıllarda zenginleştirilerek yeni ve farklı
dillerde eğitim verilmesi konusunda adımlar atılması gerektiğini de
kaydetti. Sınırların kalktığı, küreselleşmenin arttığı günümüzde,
toplumların sürekliliği ve kalıcılığının ancak kültür, dil, sanat ve
sosyal yaşantıdaki farklıların temeline inilerek sağlanabileceğini
belirten Emekdaş, "Bilimin ana unsurlarından birisi, verilerin
karşılaştırılmasıdır. Sizin yapmış olduğunuz çalışmayı başka verilerle
karşılaştırılmazsanız o alandaki verilerinizin değerlendirmesinin bir
önemi olmayacaktır. Dolayısıyla farklı diller arasındaki geçişlerin
karşılaştırma suretiyle gündeme getirilmesi, kültürel
sürdürülebilirliğin sağlanmasında son derece önemlidir" diye konuştu.
Prof. Dr. Murat Gizir ise kongrenin, karşılaştırmalı edebiyat
biliminin Türkiye'de ulaştığı seviyeyi göstermesi bakımından dikkate
değer olduğunu belirtti. "Kongrenin başlığı, sunulacak bildirilerin,
tematik oturumlar ve yapılacak çalıştayların yerel ile küresel
arasındaki ilişkileri çeşitli yönlerden irdeleyeceğini ve ulaşacağı
sonuçlarla yerel özelliklerin küresel bağlamda anlaşılmasına katkıda
bulanacağını göstermektedir" diyen Gizir, kongrenin düzenlenmesinde
emeği geçen herkese teşekkür etti.
Kongrenin Düzenleme Kurulu
Başkanı Doç. Dr. Cemal Sakallı da karşılaştırmalı edebiyat biliminin
kuruluşuyla ilgili bilgiler verdikten sonra MEÜ'de Karşılaştırmalı
Edebiyat Bölümü'nün kurulduğunu hatırlattı ve bu girişim destekleyen
isimlere teşekkür etti.
Kongrenin açılış konferansı Hacettepe
Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Onur Bilge Kula tarafından verildi.
Aynı zamanda MEÜ'nün kurucularından olan Prof. Dr. Kula, sunduğu
"Türkiye'de Edebiyat Üretimi ve Edebiyat Bilimi" başlıklı konferansta
edebiyatın bilimle ve sanatla olan ilişkisine değindikten sonra
ülkemizde edebiyat üretimi ile ilgili 2013 yılına ilişkin bazı sayısal
verileri aktardı. Yeni başlık kitap yayımı sayısının 2013 yılında, 47
bin 352, yetişkin edebiyat üretiminin ise 6776 olduğunu söyleyen Kula,
bu rakamın dünya ortalamasının üzerinde olduğunu belirtti. Anadolu'da
edebiyat üretiminin Homer'den başlayıp günümüz yazarlarına dek uzanan
geniş bir yelpazeyi kapsadığını ve tarihin her döneminde her yazınsal
türde edebiyat üretildiğini ifade eden Kula, çok büyük bir edebiyat
zenginliğinin üzerinde yaşadığımızın altını çizdi ve Türkiye'nin
Türkiyelileşmesinin bu birikimin bilincine varılıp, buna uygun çoğulcu
demokratik tavrın geliştirilmesiyle olanaklı olduğunu kaydetti.
Türkiye'deki edebiyat dergiciliğine de konuşmasında yer veren Kula,
ülkemizde görece canlı bir edebiyat dergiciliği olduğunu söyleyerek bu
işin büyük bir özveriyle yapıldığı ve varlığını sürdürebildiğini
belirtti. Kula, halk kütüphanelerinin, pek azı bu ismi hak etse de,
Türkiye'deki yayım üretimini destekleyen kurumlar olduğu, edebiyat
dergilerinin pek çoğunun halk kütüphaneleri olmadan varlığını
sürdüremeyeceği yönünde görüş bildirdi.
OKUR CİNSİYETİNDE KADINLAR ÖNE ÇIKIYOR
Türkiye'nin çok iyi bir yazarlar topluluğuna sahip olduğunun, kadın
yazarların sayısının giderek arttığının ve bunun toplumun dengeli
gelişimi açısından önemli olduğunun altını çizen Kula, edebiyatta
okurlar ve okur görünümleri üzerine yaptığı bir alan araştırmasının
sonuçlarını salondakilerle paylaştı. Türkiye genelinde bir kişinin
ortalama 6 kitap okuduğunu ve ağırlıklı olarak edebiyat kitaplarının
okunduğunu aktaran Kula, "Yazınsal tür içinde yüzde 90 roman okunuyor.
Okurların yüzde 83'ü, kitabı satın alarak okuyor. Erzurum ve Erzincan,
en çok kitap okuyan iki ilimiz, ancak okunan yayın türü bu illerde daha
çok dinsel. Okur cinsiyeti bakımından kadınlar öne çıkıyor. Kitap
başkenti, hem kitap basımı hem de okur bazında, İstanbul" şeklinde
konuştu.
Edebiyatta çeviri ve telif konularına da değinen Kula, son
olarak Türkiye'de edebiyat biliminin durumu ile değerlendirmelerde
bulundu. MEÜ'de Türk Dili ve Edebiyatı Bölümlerinde kuramın son derece
sınırlı olduğunu savunanKula, edebiyat bölümlerinin kuram bakımından
yetersiz olmasının insanları edebiyat tarihini ön plana çıkarmaya
ittiğini söyledi. Edebiyat tarihinin, üretilmiş bilgiyi yeniden
ürettiğini belirten Kula sözlerini şöyle tamamladı: "Edebiyat tarihinde
üretilmiş bilgileri yeniden üreten bir araştırmacı, bilim adamı adını
hak edemez. O ancak tekrarlamacıdır. Edebiyat tarihine sığınmayı
insanların bırakması gerekir. Her şeyin tarihi tehlikelerle doludur.
Tarih insanı bir takım kurgusal anlatıların tutsağı haline getirebilir.
Bu edebiyat tarihi için de geçerlidir. Türkiye'de sosyolojide, tarihte
olduğu gibi edebiyatta da yöntem milliyetçiliği başattır. Bunun aşılması
gerekir. Bunu aşamayan bir bilimcinin Türk edebiyatının tüm
çeşitliliğini beğeniyle ele alıp, bilimsel işlemden geçirip okurların
edinimine sunabileceğini düşünmüyorum."
17.10.2014 20:42:08
En çok kitap okuyan iller Erzurum ve Erzincan!
Hacettepe Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Onur Bilge Kula, Türkiye genelinde bir kişinin ortalama 6 kitap okuduğunu ve ağırlıklı olarak edebiyat kitaplarını okuduğunu belirtti.