Erzurumajans-Cem Bakırcı'nın haberi-ERZURUM’da 09 Aralık 2011 günü ‘emboli atması’ sonucu kaldırıldığı Bölge Eğitim ve Araştırma
Hastanesi’nde yaşamını yitiren hastanın yakınları görevli doktorlar hakkında
savcılığa suç duyurusunda bulundu. Şikayet üzerine umhuriyet Başsavcılığı
tarafından hazırlanan iddianamede Genel Cerrahi Uzmanı Doktor Cengiz Burnik
ile Anestezi Uzmanı Doktor Şengül Bakiler Alkazan hakkında, ‘İhmali Davranışla
Kasten Adam Öldürme’ suçlamasıyla 15 yıldan 20 yıla kadar hapis istendi.
Erzurum Üçüncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlayan davada sanık olarak
yargılanan doktorlar haklarındaki iddiaları reddetti.
HASTANE İKİ KEZ GÖTÜRDÜ, YATIRILMADI…
Erzurum Cumhuriyet Savcısı Mehmet Hanifi Yıldırım’ın hazırladığı 30 Kasım
2012 tarihli iddianameye göre; 08 Aralık 2011 günü rahatsızlanan ablası Esma
Üstgüney’i (38), kalp ve ğöğüs ağrısı şikayeti nedeniyle Erzurum Bölğe Eğitim
ve Araştırma Hastanesi Acil Servisine Ahmet Kurtlu’nun ısrarlarına rağmen
hastanın tedavi altına alınmadığı, ikinci kez 09.12.2011 günü sabahı tekrar
acil servise götürülen hastanın yapılan tetkikler sonucu ‘yatması’ gerektiği
yönünde hastane başhekim yardımcısı tarafından bilgilendirilmesine rağmen
yatırılamayarak akşam saatlerinde yaşamını yitirdiği ifade edildi.
‘İHMALİ DAVRANIŞTAN KASTEN ADAM ÖLDÜRMEK’
Cumhuriyet Savcısı Yıldırım’ın hazırladığı iddianame Erzurum Üçüncü Ağır Ceza
Mahkemesi’nde kabul edildi. Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanasi’nde görevli
Anestezi Uzmanı şuan İzmir’de görev yapan Dr. Şengül Bakiler Alkazan ile
Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görevli Genel Cerrah Dr. Cengiz Burnik
hakkında TCK’nın 83-1 maddesi kapsamında 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası
istemi ile Erzurum Üçüncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
DOKTOR BİLİRKİŞİ, “HASTA DETAYLI DEĞERLENDİRİLEBİLİRDİ”
Soruşturma kapsamında yaşamını yitiren hastanın dosyasını inceledikten sonra
bilirkişi olarak rapor veren Uzman Dr. Hüsnü Değirmenci şu görüşlere yer
verdi: “Hastaya kardiyak açıdan gerekli tedavi verilmiş, Acil Servis, Kardiyoloji
kiliniğinin önerilerini yerine getirmiştir. Kardiyak açıdan hastanın yatışı
gerekmemektedir. Göğüs Kliniği Uzman Dr. Cengiz Burnik’in hastayı pulmoner
(emboli) yönüyle detaylı değerlendirmesi uygun olabilirdi. Daha sonra Anestezi
klinliğine yatışı planlanan hastanın Uzman Dr. Şengül Bakiler Alkazan tarafından
ise yatışının daha erken planlanması uygun olabilirdi.”
Soruşturma ile ilgili ikinci bilirkişi olarak görüşü alınan Uzman Dr. Alpaslan
Girgin ise raporunda şu bilgilere yer verdi: “Hastanın klinik tablosunun
09.12.2011 sabahından itibaren regresyon göstererek kötüleştiği ilgili
belgelerden anlaşılmıştır. Hastanın acil servis şartlarında, eve gönderilmeden
izlemi gerekirdi. Eğer yukarıda bahsedilen olguyu acil serviste ilk gün görmesi
gereken birimler etkin biçimde değerlendirme yapmış olsalardı. Olgunun klinik
izlemi, kilinik durumu kötüye gitmiş olsa bile tıbbı gözlem, traj açısından daha
güvenilir ve kabul edilebilir olurdu.”
BÖLGE İDARE MAHKEMESİ ‘SORUŞTURMA İZNİ VERDİ’
Soruşturama kapsamında ‘kusur ve ihmalleri olduğu belirlenen’ Genel Cerrah
Doktor Cengiz Burnik ile Anestezi Uzmanı Dr. Şengül Bakiler Alkazan, itiraz
etmelerine rağmen Erzurum Bölge İdare Mahkemesi tarafından haklarında
soruşturma izni verilmesine yönelik karar verildi.
BURNİK,”EMBOLİ OLDUĞUNA DAİR BULGU YOKTU”
Üçüncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde ikinci çelse yapılan duruşmaya katılan ve
tutuksuz olarak yargılanan Konya Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde
görevli Uzman Dr. Cengzi Burnik, “Ben göğüs hastalıkları uzmanıyım. Olay
günü İcapcıydım. İcapçı yani 24 saat boyunca yönlendirilen hastaların
konsültasyonundan sorumluydum. Bu hasta konsültasyon için bana
yönlendirilmiştir. Hasta acil olarak yönlendirildiği için yanına ben gittim. Gerekli
kontrolü yapıp gerekli tetkiklerini istedim. İlgili hastanın tetkiklerini acil serviste
görevli doktoru yapmaktadır. Hasta hafif bunaltı ve kusma şikayeti ile gelmiştir.
Ben kardiyoloji ve gastroentoloji bölümünce incelenmesini söyledim. Daha
sonra diğer hastaları görmek için yerime geldim 16.30 gibi nöbetten çıkarken
acile gittim. Hasta olup olmadığını sordum. Danışılacak hasta olmadığı yönünde
bilgi verildi. 17.00 sıralarında ayrıldım ertesi günü hastaneye geldiğimde hasta
ile ilgili benden bilgi istenmedi. Hastayla ilgili kesinlikle bana danışılmamıştır.
Ben hastayı detaylı değerlendirmemekle suçlanıyorum. Emboli kontrolünü
yapmadığım iddia edilmektedir. Ancak, hasta ile ilgili bu hastalığı yönünde
hiçbir bilgi yoktu. Zira otopsi yapılmadığı için emboli olduğu yönünde kesin
bir bulgu da yoktur. Görevimin başındayım, Bu zamandan beri edindiğim
deneyimlerime göre, hasta da emboli olgusu olduğu yönünde bir gözlemim
olmamıştır. Hastanın akciğer ve böbrek değerleri yüksekti. Bu değerlerin yüksek
olması embolinin olduğu anlamına gelmez. Emboli de bu şekilde karaciğer
ve böbrek değerlerini yükseltmesi beklenmez. Nabzı ve tansiyonu normaldi.
Hastanın genel durumu iyi, bilinci açık konuşan bir hastaydı. 15 dakika kadar
yanında bulunup değerlendirmelerimi yaptım. Hastanın emboli olduğıuna dair
hiçbir kanıt yoktur. Suçlamaları kabul etmiyorum”
ANEZTESİ UZMANI DR. ALKAZAN,” “HASTA YOĞUN BAKIM KRİTERLERİNİ
TAŞIMIYORDU”
Hakkında 15 ile 20 yıl arasında hapis istenen diğer doktor Anestezi
Uzmanı Şengül Bakiler Alkazan’dea tutuksuz yargılandığı mahkemede
hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek şöyle konuştu: “Ben, Anestezi
ve Reaminasyon görevlisiyim. Olay günü hasta için acil servise çağrıldım.
Hastayı kontrol ettiğimde hasta yoğun bakım şartlarını taşımıyordu. Ben
hastayı değerlendirdiğimde bilinci açıktı, solunum sisteminde bir sorun yoktu.
Tansiyonu normaldi, bu nedenle hasta yoğun bakım kriterlerini taşımıyordu.
Hastanın metabolik bir sorunu vardı. Hastanın karaciğer sorunu olmakla birlikte
zira bir önceki gün kalp doktoruna da görünmüştü. Kardiyolji, dahaliye ve
nefroloji uzmanlarınının hastayı değerlendirmeleri için önerilerde bulundum.
Daha sonra, yoğun bakıma geri döndüm. Bu süre içerisinde hastanın gerekli
uzmanlar tarafından değerlendirilip değerlendirilmediğini ya da hastanın
durumunun kötüleştiği şeklinde bana bir geri bildirim yapılmadı. Böyle bir
bildirim yapılsaydı hastayı yoğun bakıma alabilirdim. Ancak, hasta yaşamını
yitirene kadar bana da bir bildirim yapılmadı. Aynı zamanda o gün de yoğun
bakım nöbetçisiydim.”
“ADLİ TIP, HASTANIN ÖLÜM NEDENİNİ BELİRLESİN”
Tutuksuz yargılanan Uzman Dr. Cengiz Burnik’in Avukatı Mustafa Güler ise,
müvekkililin hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğini ileri sürerek, hastanın
ölüm nedeninin tespit edilmesini talep etti. Avukat Güler, mahkemede yaptığı
savunmada , “Müvekkilim dışında acil serviste 5-6 doktor daha konsültan
olarak hasta ile ilgilenilmiştir. Buradan yola çıkarak ihmali davranışla ölüme
sebep olmak suçu işlenmiş olmaz. Emboliden bahsedilmektedir. Bilirkişinin
söylediği ifadeyle yola çıkarak otopsi yapılmayan bir hastanın emboliden öldüğü
belirtilmiştir. Öncelikle hastanın neden öldüğü belirlenmelidir. Müvekkilim
hakkında beraat kararı vereilmediği taktirde ölen kişinin adli tıp kurumuna sevk
edilip ölüm nedeni yönünden ve üniversite hastanelerinden sanıkların veya bir
başka görevlinin kusuru konusunda ölüm ile sanıkların eylemi arasında bir illiyet
bağı olup olmadığı hususlarında görüş alınmasını talep ediyorum” dedi.
Mahkeme, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı ileri bir tarihe
erteledi.
18.02.2013 09:56:30
Doktorlara şok suçlama
İki gün üst üste gittiği hastanenin acil servisindeki sedyede yaşamını yitiren Esma Üstgüney'in abisinin suç duyurusunda bulunması üzerine görevli iki doktor hakkında "ihmali davranışla kasten adam öldürme" suçlamasıyla dava açıldı..