Erzurumajans-AK
Parti İstanbul İl Teşkilatı'nın iftarı; siyaset, sanat ve iş
dünyasından davetli isimlerin katılımlarıyla gerçekleşti.
Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti İstanbul İl Başkanlığı'nın düzenlediği
iftar programına katıldı. İftar yemeği sonrası konuşan Başbakan Erdoğan,Ramazan ayında Suriye ve Mısır'da yaşanan olayları değerlendirdi. Mısır
ve Suriye'de yaşanan olaylardan dolayı büyük üzüntü duyduğunu söyleyen
Erdoğan, "Yanı başımızda Suriye'deki gelişmeler artık sınırlarımızı da
aşmak suretiyle zaman zaman ülkemiz içinde de ölümlere neden olmaya
başladı. Sabırlıyız sabrediyoruz ama nereye kadar onu şimdi burada
sizlerle paylaşacak durumda değilim" dedi.Konuşmasında ramazan ayının
önemine de değinen Erdoğan, Ramazan'da nefsi duygulardan arınarak
yoksulların, yolda kalmışları, kimsesizlerin hissiyatını anlayabilme
şansı yakaladıklarını kaydetti. Erdoğan, Türkiye'de 76 milyonun her bir
ferdinin insan olmaktan kaynaklanan özgürlüklerini kullanma hakkına
sahip olduğunu belirterek, "Başkasının özgürlük alanına müdahale
etmediği, başkasının yaşam tarzını tehdit etmediği müddetçe herkes özgür
olmak, haklarını özgürce kullanmak durumundadır. Çoğunluk olmak
azınlığı yok saymak anlamına gelmez. Kimseye de bu hakkı vermez.
Demokrasi esasen insanları başkalarını özgürlük alanlarına müdahale
etmeyecek şekilde bir arada birbirine saygılı şekilde tutabilmek için
vardır. Çoğunluk azınlığa dayatmada bulunamaz. Ama azınlık da elindeki
güçlerle güvenerek çoğunluğa dayatmalarda bulunma hakkına asla sahip
olamaz. Eğer azınlığın tahakkümüne müsaade ederseniz, o zaman da
çoğunluğun ta kendisine saygısızlık yapmış olursunuz. Bu iradeyi
kullanamayanlar da kendilerini iktidara getirmiş olanlara karşı
saygısızlıkla bulunmuş olurlar. Demokrasilerde sandıktan çıkan
çoğunluğun elbette ki azınlığa her istediği yapma hakkı yoktur" diye
konuştu.Dünyada güçlü bir Türkiye'nin istenmediğini savunan Başbakan
Erdoğan, "Türkiye'nin güçlü olmaması için elinden geleni yapan güçler
var, egemen güçler. On yıl içinde gücünü 1'e 3 katlayan bir Türkiye
birçok çevreyi rahatsız ediyor. Bunlar dayanışma içindeler. Bunların
hepsi bizim malumunuz. Şu anda içimizde bulunan birçok dostum da aslında
bunu biliyorlar. Bütün bunlara karşı bizim güçlü Türkiye'de daha mutlu
olacağımızı bilmemiz gerekir. Ama bizi zayıflatma gayreti içinde
olanlara karşı biz dayanışma içinde olmazsak, elbirliği halinde olmazsak
ülkemizin geleceğine yazık olmaz mı" şeklinde konuştu.Gezi Parkı
olaylarına da değinen Erdoğan, şunları söyledi:"Mayıs ayını, Haziranı
düşünün. Bu iki ay içinde Türkiye çok ciddi bir sıçramayı yaşarken
meydana gelen olayların tanımını kimse yapabildi mi. Bütün bu olan
eylemler zam talebiyle yapılmadı. 4 tane ağaç diye başladı. Ya 4 kesilir
40 tane dikilir. Kaldı ki burada bir sökme olayı söz konusu. Kaldı ki
bu iktidar ile bu konuda kimsenin yarışamayacağı bir iktidar. Kimse bu
konuda bizimle yarışamaz, aşık atamaz. Ben 2 milyar 800 milyon fidan ve
ağaçtan bahsediyorum. Kimsenin kafası basmıyor. Malum çevrelerin. Hesap
yapmaya kalkıyor 'şu kadar metrekareye şu kadar olur' diye."
İstanbul'a
Belediye Başkanı olduğu döneme atıfta bulunan Erdoğan, "İstanbul'a
belediye başkanı olduğumda da aynı şeyi söylediler. 'Göreceksiniz
otobüsleri ikiye ayıracaklar. Bir tarafta örtülüler, bir tarafta açık
olanları olacak' dediler. Bu aralar Pendik'te bir kız kardeşimiz trenden
düştü. Başlıklar şuydu 'trenden attılar kızı' Biz hala bunlarla mı
uğraşacağız. Biz öyle bir rekabet içinde olalım ki muhasır medeniyetler
seviyesinin üstüne Türkiye'yi çıkartalım. Yarışımız bu olsun. Ülkemizde
yoksulluk seviyesi dünya ile mukayese edemeyeceğimiz noktaya gelsin. Ama
hala birileri farklı şeyleri kaşımanın gayreti içinde" ifadelerini
kullandı.
Son dönemde havacılık ve turizmde gelirlerin arttığını
da vurgulayan Erdoğan, "Geçen ay sonu itibariyle havacılıkta artış iç ve
dış yüzde 15.5 artış var. 'Turizm bitti' diyorlar. Hiç de öyle değil.
Turizm denince sadece gezi parkı ve çevresi aklınıza geliyorsa o kadar
dar düşünenler için bitmiş olabilir. Biz vatanda topraklarına bakıyoruz
geçen ay itibariyle artış gelir itibariyle yüzde 18.5. Daha güzel
olacak. Ama bütün sıkıntı içimizden geliyor. Nereyle paslaşarak. Dışarı
ile paslaşarak. Batı asla Türkiye'nin güçlü olmasını istemiyor. Türkiye
artık gündemi belirlenen bir ülke olmaktan çıktı, gündem belirleyen bir
ülke oldu" şeklinde konuştu.
Türkiye'nin komşuları ile ilişkileri noktasında eleştirileri hatırlatan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Birileri
çıkıyor sizin Mısır'da, Suriye'de, Filistin'de ne işiniz var diyor. Bu
söylenir mi. Dünyadaki birçok ülkelere şu soruları sormanız lazım. Sen
onbinlerce öteden kalktın Irak'a niye geliyorsun. Ben sınır komşumla
ilgili herhangi bir düşünce beyanımda bulunmayacağım ama onbinlerce
kilometreden gelecekler ve bizim de huzurumuzu bozacaklar. Bütün bunları
iyi değerlendirirsek Türkiye'nin konumunu daha iyi anlamak mümkün. Onun
için güçlenmeye ihtiyacımız var. Onun için güçleniyoruz. Hiçbirimiz bu
ülkenin tek başına sahibi değiliz. Hepimiz bir bütün olarak 76 milyon
olarak bu ülkenin sahibiyiz. 'Bu ülkenin sahibi benim ne dersem ol
olacak' anlayışını kabul etmek mümkün değildir. Bu baskıdır zulümdür.
'Biz bu ülkeni sahibiyiz, birlikte Türkiye'yiz' anlayışı ise demokratik
bir anlayıştır. Bu ülkenin her zerresinde bizim ya da ecdadımızın kanı
var. Önyargılarımızı bir yana, tarihten gelen husumetleri bir yana
bırakacağız. Tarihte yaşanan acı olaylardan ders olacak ama onların
istikbalimizi köreltmesine müsaade etmeyeceğiz."
AK PARTİ İFTARI İŞ, SANAT, MEDYA VE SPOR CAMİASINI BİR ARAYA GETİRDİ
Haliç
Kongre Merkezi'nde düzenlenen iftara, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan eşi
Emine Erdoğan ile birlikte katıldı. İftara Erdoğan çiftinin yanı sıra
AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Çevre ve Şehircilik Bakanı
Erdoğan Bayraktar, eski İçişleri Bakanı, milletvekili Abdülkadir Aksu,
TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, AK Parti İstanbul İl Başkanı
Aziz Babuşçu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, medya
dünyasından İhlas Haber Ajansı (İHA) Genel Müdür Yardımcıları Hamit
Arvas, İsmail Ballı, İbrahim Pazan, Türkiye Gazetesi Genel Yayın
Yönetmeni Nuh Albayrak, Fehmi Koru, program yapımcısı Acun Ilıcalı,
sanat camiasından Orhan Gencebay, Muazzez Ersoy, Mustafa Sandal, Berdan
Mardini, Yonca Evcimik, Orhan Hakalmaz, Metin Şentürk, Uğur Işılak,
Kutsi, işadamı Yıldırım Demirören, Saadettin Saran, Ahmet Çalık, Nazif
Zorlu, Adnan Polat, çeşitli ülkelerin konsolosları, dini inanç önderleri
ve spor camiasından İbrahim Kutluay olmak üzere yaklaşık 4 bin kişilik
davetli katıldı.
İftar programına ev sahipliği yapan AK Parti
İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu, konuklarını kapıda karşıladı ve tek
tek tokalaştı. Ardından davetliler, görevliler eşliğinde kendileri için
hazırlanan bölümlere alındı.
İftara iştirak eden İstanbul
Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, "Mübarek Ramazan-i şerifin
güzel bir iftarında il başkanlığımızın hazırlamış olduğu, iş dünyasının,sanat dünyasının katıldığı, medya dünyasının katıldığı, her kesimden
insanların katıldığı ve özellikle Haliç kenarında olması ayrı bir
güzellikte. Bu akşam burada birlikte iftar açacağız. Türkiye'de 76
milyonluk bir aileyiz. Hele Ramazan-i şerifin iftar sofraları bir
noktada insani değerlerin ön plana çıktığı, duyguların dorukta olduğu
ortamlardır. Ben herkesin Ramazan-i şerifini kutluyorum" dedi.
Sanatçı Orhan Gencebay, "Güzel bir iftar. Ramazanımızın güzel gönlerinden birisi. Ne güzel hep birlikte olmak" diye konuştu.
Yonca
Evcimik, "Hemen hemen her sene katılıyorum. Seve seve geliyorum.
Gerçekten her kesimden sanatçılardan da, işadamlarından da,
politikacılardan da herkes burada oluyor" dedi. Yeni albüm çalışmasının
olup olmadığı sorulan Evcimik, "Evet var ama ben bir türlü harekete
geçemiyorum. Stüdyoya giremiyorum ama yoksa var" diye yanıt verdi.
Limak
Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir ise, "Ramazan ayı
biliyorsunuz; İslam aleminin en güzel ayı. Bütün insanlar bir araya
gelecek, birbirlerini görecekler. Bugünde güzel bir gün. Güzel bir
iftarı hep birlikte yapacağız" diye konuştu.
BAŞBAKAN ERDOĞAN: "İNŞALLAH GEZİ PARKI'NDA DA SOHBET YAPARIZ"
Geçtiğimiz
yıl azınlıkların gayri menkullerinin iadesi noktasında yaptıklarını
anlatan Erdoğan, "Şu ana kadar 2.5 milyar dolarlık gayri menkulü
azınlıklara teslim ettik. Bunu bugüne kadar Türkiye'de hangi iktidar
yaptı. Kimse cesaret edemedi ama biz bunu başardık. Yeter ki konuşalım,
meselelerimiz istişare edelim. Anlaşırsak çözeriz. Burada
meselelerimizin arasına şiddetin girmemesine azami özen göstermek
zorundayız. Şiddet eğer sorunları çözmede bir yöntem gibi görünürse o
sorunlar çözülmez, daha da çözümsüz hale gelir. Şiddetin kimseye
getireceği fayda yoktur, olmamıştır, olmayacaktır. Eğer yumruklar sıkılı
ise tokalaşma olmaz. Şiddet her türlü uzlaşmanın önünü kapar. Her
meselede şiddeti uzakta tutacağız. Her meseleyi anayasa yasalar dairesi
içinde ele alacağız" şeklinde konuştu.
Erdoğan konuşmasında yeni
anayasa tartışmalarına da değinerek, "Yeni anayasa sözü verdik
milletimiz bunu bekliyor. Şu ana kadar 48 maddede mutabakat var.
Diğerlerinde henüz yok. Eğer bunu 68, 78 yapabileceksek devam edelim.
Ama yok şu anda gelin madem 48'de mutabakatı sağladık. Bir hafta
oturalım yoğun çalışma ile bunu geçirelim. Mesafe alalım. Millet bir
şeylerin yapıldığını görsün. Bunun yapılması ile ilgili olarak varım
diyen bir parti çıkmadı. Değerli arkadaşlar olumlu bir cevap yok.
Beyefendiler tatil yapacak herhalde. Böyle bir anlayış samimi olabilir
mi. Niyetleri yok ipe un seriyorlar" dedi.
'Başkanlık Sistemi'nden vazgeçin' Ne olacak vazgeçersek. Bu bizim olmazsa olmazımız değil.
326
milletvekili bulunan AK Parti'nin komisyonda 3 üyesinin bulunduğunu
hatırlatan Erdoğan, "Bir tanesinin 29 milletvekili ile 3 üyesi, bir
diğerin 51 milletvekili ile 3 üyesi var. Hepsinin toplam 221
milletvekili ve komisyonda 9 üyesi var. Bizim 326 milletvekilimiz var.
Komisyonda 3 üyemiz var. Şimdi soruyorum çoğunluk mu azınlığa, azınlık
mı çoğunluğa tahakküm ediyor. Bu gerçeği ortaya koymak durumundayız.
Tutturmuşlar 'Başkanlık Sistemi'nden vazgeçin' Ne olacak vazgeçersek. Bu
bizim olmazsa olmazımız değil. Sen kırmızı çizgi diyorsan ben kırmızı
çizgi koymuyorum. Biz teklif getiriyoruz 'başkanlık sistemi müzakere'
edilsin diyoruz. Bunlar siyasette çeşitli başlıkları dahi tartışmaktan
korkuyorlar. Öbür tarafta eyalet sistemi diyen de var. Bölgesel
parlamentolardan bahsedenler de var" ifadelerini kullandı.
Akil
insanlar projesinden de bahseden Erdoğan, "Akil insanlar projesini
ortaya koyduk beyefendiler rahatsız oldular. 'Ülkede 63 akil insan mı
var' dediler. Yahu 63 insan akil demedik ki bu bir sembol. Bunu yaparken
tamamı bunlardır demedik. Ama 9 kişiden oluşan gruplarla 7 bölgeye 63
kardeşimizi gönderelim toplumun nabzını alalım dedik. Onlara telkinde
bulunma gayreti içinde de olmadık. Bize raporlarını sundular. Bazı
yerlerde olumsuzluklarla karış karşıya geldiler. Ama onlar sabırla bu
aşamayı aştılar ve bizlere 2.5 ay sonra raporları sundular. Şimdi biz o
raporlar üzerinde çalışıyor ve geleceğe yönelik yolumuzu belirlemiş
olacağız" şeklinde konuştu.
Ankara'da alevi ailelerin oturduğu evlerin işaretlenmesi konusunda da açıklamalarda bulunan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Ankara'da
Mamak'ta bundan birkaç gün önce bazı evlerin kapılarına çirkin şeyler
yazılıyor. Bir mezhep mensuplarına yönelik gerçekten tahrik tar oyun
oynanmak isteniyor. Polisimiz sorumluları yakalıyor Bu yazıyı yazanları
kanlı bir terör örgütünün mensubu oldukları, daha da ilginci o mezhebin
mensupları oldukları ortaya çıkıyor. Türkiye'nin her yanında bu oyun
oynamaya çalışıyor. Taksim Gezi Parkı'nda da bu olmadı mı? Dün bir düğün
diye bir adım attılar. Düğünün arkasında örgüt mensupları yine meydanda
ve sokak aralarında cirit atıyor. Buna vesile olmak, buna aracı olmak,
bunun zeminini hazırlamak şu güzelim İstanbul'umuz da yanlış değil mi?
Niye bunlara zemin hazırlıyoruz. Buna ne gerek var. Kardeşçe yaşamak
varken, bu niye. Bunun fikir, düşünce özgürlü ile ne alakası var. Hepsi
illegal örgüt ve uzantıları. Elinde molotofla dolaşmanın anlamı yok.
Madem bir vatandaşsın fikrini söyle."
Başbakan Erdoğan, dün gece
Üsküdar'da gittiği park örneğini vererek 'inşallah yakında Gezi
Parkı'nda da o sohbeti yaparız' diyerek, "Ben Üsküdar'da bir parkaydım,
vatandaşlarla sohbet ettim. Çay içtik kuruyemiş yedik. Beraberce 1,5
saat sohbet ettik. Yakında inşallah Gezi Parkı'nda da o sohbeti yaparız.
Gençliğimiz orada geçti. Oranın adresini bilmeyenler bizden adres
sorabilir. Belediye başkanı oldum her gün 3-4 nikah kıydım o parkın
içinde. Bunu da bilmezler tabi onlar. 76 milyon olarak bu tuzaklara
düşmeyelim. Bizi çatıştırıp, aramazına nifak sokup, buradan çıkar elde
etmek isteyenler bu fırsatı tanımayın" dedi.
'Türkiye'de her
kesimin şüphesiz sorunları var' diyerek sözlerini sürdüren Erdoğan, "Bu
sorunların tamamının farkındayız ama bu sorunları çözmek için elimizden
geleni yapıyoruz. Bingöl havalimanı açılışını yaptım. 10 yıl önce buna
kim inanırdı. Türkiye'de 26 havalimanı vardı göreve geldiğimizde, şimdi
49 havalimanı var. Cuma günü Kastamonu havalimanını açtık. 40 dakikada
buradasınız. Kastamonulu buna inanmıyordu. Binlerce yurttaşımı o coşkuyu
paylaştı. Haftaya Cuma Şırnak Şerafettin Elçi Havalimanını açıyoruz.
Bir siyasi parti lideri merhuma verip veriştiriyor ama ağza alınmayacak
ifadeler kullanıyor. Bunun cevabını kimin vermesi lazım ben mi
vereceğim, demokrasiye inanmış olanlar mı? Bu insan bu ülkede
bayındırlık bakanlığı yapmış mı yapmış, milletvekilliği yapmış mı
yapmış. Biz de bakanlık yapan bir insana o bölgenin insanı olarak o ismi
verdik. İşte hazımsızlık. Bunların hazmetmeye alışması lazım. Ama bu da
olacak. Biz bu sorunları çözerek yolumuza devam edeceğiz. İnşallah
Hakkari Yüksekova'daki havalimanı açılışını da yapacağız" diye konuştu.
Başbakan
Erdoğan, "Birileri pala ile dolaşırken, birileri molotof kokteyli ile
dolaşırken, biz bu ülkede gençliğimize, modern Türkiye'nin yaşam şeklini
anlatma gayreti içindeyiz. Bunun için elimizden gelen gayretle
koşuyoruz. On yıl boyunca bizi seçenlerin değil 76 milyonun sorunlarını
çözmeye gayret ettik. Artık doğalgaz çevrim santralleri ile sadece
Türkiye'nin enerji ihtiyacını karşılayan bir ülke değiliz. Şimdi işi
öyle bir noktaya getirdik ki sular akar Türkler bakardı. Şimdi su akar
Türk yapar dedik ve suyu enerjiye dönüştürmenin mücadelesini veriyoruz.
Bütün bunların yanında termik santrallerde çok geriydi orada ciddi
sıçramalarımız oldu. Ne kadar çeşitlendirirsek o kadar fayda var
diyoruz" dedi.
Erdoğan, "Şimdiden ramazan bayramınızı tebrik
ediyorum. Birbirimizi yaratandan ötürü sevelim. Hepimizin gideceği yer
belli. İki metreküplük mezara gideceğiz. Bu kavga niye diye sorarlar
adama. Oraya gök kubbede hoş bir seda bırakarak gidelim mesele budur"
diyerek sözlerini tamamladı.
'ÇAYA BEKLERİM BAŞBAKANIM' PANKARTI DİKKAT ÇEKTİ
Öte
yandan, Haliç Kongre Merkezi'nin karşısında ki bir binaya asılan ve
üzerinde 'çaya beklerim başbakanım' yazılı dev pankart dikkat çekti.
İftara
davetli konukların katılımları sürerken ilerleyen dakikalarda Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan'ın da alana gelmesi bekleniyor.
BAŞBAKAN ERDOĞAN, HALİÇ KONGRE MERKEZİ'NDEKİ İFTARA KATILDI
Başbakan
Erdoğan'ı, iftara ev sahipliği yapan AK Parti İstanbul İl Başkanı Aziz
Babuşçu ve yakın kurmayları karşıladı. Karşılamanın ardından Erdoğan,
beraberindeki davetlilerle birlikte iftarını açmak üzere kendisine
ayrılan iftar masasına geçti.
BAKAN BAĞIŞ: "ONLARLA İFTAR AÇMAKTAN MUTLULUKLAR DUYUYORUM"
Bakan
Bağış, AK Parti İstanbul İl Başkanlığı'nın iftarına katılmak üzere eşi
Reyhan Bağış ile birlikte Haliç Kongre Merkezi'ne geldi. Burada iftar
öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Bağış, "AK Parti
İstanbul İl Başkanlığı'nın geleneksel bir iftarı. Bende eşimle birlikte
katıldım. Burada gerçekten İstanbul'daki tüm sevenlerimiz, partinin çile
çekenleri, tüm emektarları burada. Onların ortaya koyduğu kararlılıkla
Türkiye bu noktaya geldi" dedi.
Kimi kesimlerin 'muhtar bile
olamaz dediği ismin bugün başbakan olduğuna dikkat çeken Bağış,
"Kimilerinin artık muhtar bile olamaz dediği Sayın Başbakanımızın peşine
düşen o cefakar güzel insanlar bugün Türkiye'nin dünyanın en güçlü
ekonomilerinden biri olmalarına vesile oldu. Onlarla iftar açmaktan
mutluluklar duyuyorum" diye konuştu.
21.07.2013 22:30:21
Başbakan Erdoğan, 'Sabrımız taşıyor'
AK Parti İstanbul İl Teşkilatı'nın iftarı; siyaset, sanat ve iş dünyasından davetli isimlerin katılımlarıyla gerçekleşti.