Dünyada tırmanan İslam karşıtlığına değinen Ali Erbaş, "Minareleri suskun minberi yalnız, kubbesi sessiz, bahçesi ıssız bir camiden daha mahzun ne olabilir. Bugün tehlikeli bir şeklide tırmanan İslam düşmanlığı sebebiyle dünyanın çeşitli bölgelerinde salıdıra uğrayan, kapılarına kilit vurular, bombalanarak yıkılan camiler vardır. Mazlum yüz milyonlarca Müslüman zulme uğramaktadır. Günümüz dünyasına Fatih Sultan Mehmet'in Ayasofya'da sergilediği muhteşem davranışı örnek gösteriyor, tüm insanlığı İslam karşıtı söylem ve eylemler başta olmak üzere her türlü zulme dur demeye davet ediyorum. Ayasofya'nın ifade ettiği manayı yüce bir gaye ve mukaddes bir emanet bilen müminler olarak bize düşen en büyük görev tüm yeryüzünde merhamet ve müsamahanın egemen olması için gayret göstermektir. İslam barış kurtuluş selam anlamına gelir. Bize düşen yeryüzünde daima iyilik, hak ve adalet egemen olsun diye gece gündüz çalışmaktır. Devasa sorunların girdabında çaresizliği yaşayan insanlığı kurtuluş umudu olmaktır. Zulüm ve haksızlığın kuşattığı coğrafyalarda adaletin teminatı olmaktır. 'Ey Müslüman İslamı öyle güzel, öyle sahih anla, yaşa ve anlat ki seni öldürmeye gelen sende dirilsin' çağrısına uyarak yeni bir diriliş başlatmalıyız. Biz inanıyoruz ki yeryüzü hepimizin ortak evidir. Biz inanıyoruz ki inancı, ırkı, rengi ve toprağı ne olursa olsun bu evin bir ferdi olan herkes güven içerisinde evrensel değerler çerçevesinde özgür ve insanca yaşama hakkına sahiptir. Ayasofya'nın kubbesi altında tüm insanlığı adalete, barışa, merhamete, hakkaniyete davet ediyorum. Kadın, erkek, çocuk, genç, yaşlı her canın dokunulmaz olduğunu ilan eden insanlığı can dil akıl mal ve neslin muhafazası için yardımlaşmaya ve dayanışmaya çağırıyoruz. Bugün kalbimiz ile fıtratımızı bütünleştirmeye, insanı insanla buluşturmaya her zamankinden çok ihtiyacımız var" diye konuştu.