Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın 'Türkiye Turizm Stratejisi 2023' kapsamında, turizmde çeşitlilik sağlanmak ve tüm yıla yaymak amacıyla başlattığı 'koridorlar'dan biri Erzurum, Erzincan ve Kars güzergâhı oldu. Potansiyeli yüksek bölgelerin turizmde rekabet edebilir konuma taşımayı hedefleyen yaklaşık 9 milyon Euro'luk projede ilk etapta 'Turizm Bilgilendirme Merkezleri' kurulacak ve tur operatörleri, seyahat acenteleri, yatırımcı ve girişimciler kış turizmiyle ilgili bölgede gerçekleştirebilecekleri yatırımlar hakkında danışmanlık hizmeti alabilecekler.
Erzurum'da üs kurdular
Projenin bir diğer hedefi ise kış turizmi eylem planının ihtiyaçlara göre hazırlanması olacak. Pazarlama ve tanıtım stratejisinin belirleneceği projede bölgeye olan ilginin ve yatırımların artırılması hedeflenirken, Erzurum'da üs kuran Avrupalı koordinatörler FrancescoComottı ile AlexAndreıs, Erzurum, Erzincan ve Kars'ta incelemelerine başladı. Eurecna- CorfınaTurismo-Eduserfirmaları adına projeyi yürütecek olan Comottı ile Andreıs ilk olarak Palandöken Kış Turizm Merkezi'nde incelemelerde bulundu.
"Avrupa bu sistemi kullanıyor"
Erzurum, Erzincan Kars koridorunda yapacakları teknik analiz sonrasındabölgeye en uygun fikirlerin üretileceğini belirten FrancescoComottı, sadece 2 milyon Euro'nun stratejik projeler için ayrıldığını söyledi. Üç noktanın kış turizminin daha fazla nasıl geliştirilebileceği ile ilgili projeler hazırlanacağını kaydeden Comottı, "Bu proje kış turizmine ciddi katkı sağlayacak. Öncelikli olarak amacımız bu bölgelerde kış turizmine yatırım teşkil edecek platformlar oluşturmak ve yurt dışından misafir getirebilmek. Avrupa'da bu sistem kullanılıyor. Biz ilk etapta bölgesel yönetim ve organizasyon ağı kuracak ve her şeyi bu merkezden yöneteceğiz. Özellikle tanıtım konusunda tek elden hareket etmek daha avantajlı ve karlı olacak" dedi.
"Potansiyeliniz var ama..."
Yaz döneminden bu yana bölgeyi incelediklerini anlatan Comottı, bölgenin yüksek bir potansiyele sahip olduğunu gördüklerini ancak bu potansiyeli açığa çıkarmak gerektiğini vurguladı. Avrupa dahil hiçbir kayak merkezinin dibinde 400 bin nüfuslu şehir olmadığını vurgulayan Comottı şunları söyledi.
"Siz bu 400 bin nüfusun çok azından yararlanıyorsunuz. Üstelik coğrafi konuma bakıldığında diğer Müslüman ülkelere çok yakınsınız ama bundan da yararlanamıyorsunuz. Bu pazar burası için çok önemli ve en iyi şekilde kullanılmalı. Ayrıca burası Avrupa'dan bakıldığında egzotik bir bölge olarak görünüyor. Avrupalı kayakçılar farklı noktaları tercih etmeyi severler, maceracı ruhları nedeniyle burası onlar için çok cazip bir yer."
Projenin uygulandığı yerler ihya oldu
AlexAndreıs de bu projenin daha önce İtalya'daki Cortına, SeiserAlm, Courmayeur, Madesimo ile Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Aspen'de uygulandığını dile getirdi. Bu merkezlerde yüzde 30 misafir artışı olduğunu, yeni otellerin yapıldığını ve yeni iş alanlarının ortaya çıktığını belirten Andreıs, "İki yıl sürecek bu projenin ardından sistem yerel yönetimler tarafından işletilmeye devam edecek.Burada ilk etapta dikkat çeken eksiklik ürün bütünlüğünün olmaması. Bir yerden bir yere gitmek için ekstra ücret ödüyorsunuz, bunların birleştirilmesi lazım. Yani insanlar tek bir skipass ile tüm tesislerden yararlanmalı. Ayrıca örnek olarak ben yabancı biriyim ve buraya geldim, bu oteli seçtim. Burada iyi bir apreski(kayak sonrası dinlenme alanı) var ancak Erzincan Ergan'a, Konaklı'ya ya da Kars Sarıkamış'a gittiğimiz de bu imkânları bulabilecek miyiz? Avrupalı için bu çok önemli eğer bulamazsa bu imajınız açısından kötü olur" dedi.
"Global ısınmadan en az etkilenecek yer"
Öte yandan Boğaziçi Üniversitesi'nden turizm ve iklim uzmanı Dr. Cenk Demiroğlu'nun dünyadaki iklim değişiklikleri ve kayak merkezlerinin durumuyla ilgili yaptığı araştırmanın projeyle doğrudan bağlantısı olduğu kaydedildi. FrancescoComottı, "Cenk Demiroğlu'nun yaptığı araştırmayla doğrudan bir bağlantısı var. Burası global ısınmadan en az etkilenecek alanların başında geliyor. Bu durum burası için çok önemli bir şans ama doğru kullanmak şartıyla" diye konuştu.
Dünya'nın gözü Palandöken'de
Pusula Gazetesi'nin geçtiğimiz yıl gündeme getirdiği ve 'Dünya'nın gözü Palandöken'de başlığıyla manşetten duyurduğu araştırmada iklim değişikliğinin dünya genelinde 2 milyon kilometrekare kar örtüsünü yok ettiği vurgulanmıştı. Dünya'da ki iklim değişikliğinin kar sporlarının geleceğini tehdit ettiğini vurgulayan Dr. Cenk Demiroğlu, Palandöken'i bu durumdan etkilenmeyecek önemli merkezler arasında göstermişti.
"Kar örtüsü yok oluyor. Türkiye planlarını doğru yapmalı"
Dünya'da 115 milyon kayak sporu meraklısı olduğunu anımsatan Dr. Demiroğlu, açıklamasında şu ifadelere yer vermişti: Avusturya 5 milyon, Almanya 2,5 milyon, İsviçre 1,9 milyon kişi ile önde gelen ülkeler. Türkiye'de ise kesin olmamakla birlikte bu sayı 100 bin civarında. Türkiye'de kayağa fiziksel olarak uygun 155 bin kilometrelik alan var. Avrupa Alpleri'nde bu alan 190 bin kilometre. Yatırım için sosyo ekonomik koşullar gerektiren bu alan bir o kadar da doğru planlama gerektiriyor. Hükümetler arası İklim Değişikliği Raporu'na göre dünya genelinde iklim değişikliği nedeniyle 2 milyon kilometrekare kar örtüsü yok oldu. Yapay kar çözümü de en fazla 20 yıl idare edebilecek. Türkiye'nin bu alanda yeni olması nedeniyle yatırım planlamalarını doğru yapma gibi bir avantajı var"
"Palandöken muhteşem"
"Palandöken muhteşem bir yer. Fiziki üstünlüğü tartışılmaz. Kendi konumdan da bir örnek vereyim. İklim değişikliği diyoruz kar eksikliği artık çok büyük bir sorun birçok kayak merkezi bununla cebelleşiyor. Belki daha Türkiye'de bu hissedilmedi ama daha sıcak ülkelerde mesela Avustralya'da şimdiden bazı kayak merkezleri iflas etti çünkü yeterli kar yok. Bu konuda Palandöken müthiş bir yerde ve biz bunları analiz ediyoruz. Bakın Rusların 2012 yılında yaptıkları bir araştırma var diyorlar ki, Erzurum Palandöken Alplere kıyasla kar açısından çok daha güvenilir bir destinasyondur. Bununla ilgili bulguları var."
Onur SAĞSÖZ/Pusula
18.01.2016 14:53:55