Erzurumajans-Erzurum'un Aziziye ilçesine bağlı Alaca Köyü'nde 10 Mart 1918 yılında
Ermeni mezalimine uğrayan 278 Türk, düzenlenen törenle anıldı.
Alaca Şehitliği'nde mezalimin 95. yıldönümü dolayısıyla düzenlenen
törene Aziziye Kaymakamı Turgay Ünsal, Belediye Başkanı Fatih Cengiz,
Garnizon Komutan vekili Ulaştırma Yarbay H. Levent Tanrısever, Atatürk
Üniversitesi Rektör vekili Prof. Dr. İrfan Küfrevioğlu, Büyükşehir
Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Kaya Koç, TRT Erzurum Müdürü Salih
Lütfü Şengül, askeri erkan, ilçe protokolü, köylüler ve öğrenciler
katıldı. Şehitler anısına çelenklerin sunulmasının ardından saygı atışı
ve duruşu yapıldı. İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından konuşmalara
geçildi.
MUHTAR KAVURMACI: 278 KÖYLÜMÜZ HUNHARCA KATLEDİLMİŞTİR
Alaca Köyü Muhtarı Haydar Kavurmacı, 1. Dünya Savaşı yıllarında
Ermenilerin en acımasız katliamlarını gerçekleştirdiklerini beldelerden
birinin de Alaca Köyü olduğunu söyledi. 95 yıl önce Ermeni çetelerinin
Alaca Köyü'nü harabeye çevirip, çoğunluğu kadın, çocuk ve ihtiyarlardan
oluşan 278 kişiyi samanlıklara doldurarak katlettiklerine dikkat
çekerek, "Ermeni çetelerinin köyümüzde gerçekleştirdikleri katliam öyle
feci bir hal almıştır ki, canlı canlı ateşe verilen şehitlerimize ait
yanık kokuları civar köy ve kasabalarda bile hissedilmiştir." dedi.
ÇAM: EMPERYALİST GÜÇLER ERMENİLERİ KULLANIYORLAR
Türk Silahlı Kuvvetleri adına konuşan Ulaştırma Yüzbaşı Ömür Çam ise,
10 Mart'ın Ermenilerin soykırım iddialarının asılsız olduğu, aksine
Ermenilerin katliamlar yaptığını belgeleyen Alaca'nın 95. Kurtuluş
yıldönümü olduğunu hatırlatarak, "Ermeni sorunu günümüzde sadece Türk
Dünyasını ilgilendiren bir sorun değil, Ortadoğu ve Kafkaslar'da çıkar
ve emelleri olan emperyalist devletlerin hepsini ilgilendiren
uluslararası bir problem olarak karşımıza çıkmaktadır. Osmanlı
İmparatorluğu'nun ortadan kaldırılarak, topraklarının paylaşılmasının
adını şark meselesi olarak koyan batılı emperyalist devletler,
Ermenileri Kafkasya'da kendi çıkarları doğrultusunda kullanmışlardır.
Aynı güçlerin sözde Ermeni soykırımı yasasını kabul ederek, 21. Yüzyılda
da Ermenileri taşeron güç olarak kullanmaya devam edecekleri
görülmektedir." diye konuştu.
ÇİĞDEM: ŞEHİTLERİMİZİ DAHA İDRAKLİ ANMA ZORUNLULUĞU VAR
1. Dünya Savaşı'nda Ermeni Çetecilerin Katliamına Uğramış Mağdurlar
Federasyonu Başkanı Doç. Dr. Süleyman Çiğdem de, 1918 yılı Şubat ayının
sonundan başlayıp 10 Mart'a kadar Alaca Köyü'nde hunharca ve vahşice bir
katliam yapıldığını kaydetti. 95 yıl önce Ermeniler Alaca Köyü'nde
meskûn ahaliye niçin katliam yaptığının sorgulanması gerektiğinin altını
çizen Doç. Dr. Çiğdem, "95 yıl öncesinin öncesinden başlayan bir planın
ve bir projenin sonucunda aziz şehitlerimizi tekrar yad etmek durumunda
kaldık. Çünkü Anadolu coğrafyası ne zaman ki müslümanlaştı, ne zaman ki
Türkleşti, batının emperyalist ve Hıristiyan güçleri bir şeyin de
peşinden koşmaya başladılar. Anadolu Coğrafyası niçin Müslüman Türk'ün
olsun. En iyi Anadolu Coğrafyası, müslümansız ve Türksüz Anadolu
Coğrafyası mantığı ve mantalitesi uzun yıllar işledi durdu. Hatta
Balkanlarda onlarca Hıristiyan devlet kuruldu. Niçin Doğu Anadolu'da da
bir Hıristiyan devlet kurulmasın hayali vardı. Dolayısıyla, katliamı
yapan sadece Hınçak ve Taşnak değildi, günün emperyalist güçlerinin de
bu katliamlarda kanlı ellerinin olduğu gerçeğiyle bugün karşılaşıyoruz.
Halen daha ülkemiz üzerinde oynanan çirkin oyunlar sonucunda şu gerçeği
görüyoruz ki, şehitlerimizi her geçen gün daha idrakli, daha sorumlu
anmak zorunluluğu var. Her geçen gün onları daha iyi anlamalıyız."
ifadelerini kullandı.
KÜRKÇÜOĞLU: TÜRK MİLLETİNİN TARİHİNDE SOYKIRIM OLMAZ
"Şehidini sahip olmayan bir milletin elbette ki geleceğinden bahsetmek
mümkün değildir." ifadeleriyle konuşmasına başlayan Atatürk
Üniversitesi Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr.
Erol Kürkçüoğlu ise, şunları söyledi: "Ben her konuşmama Türk tarihiyle
yüzleşerek başlıyorum. Biz tarihimizin her sayfasıyla yüzleşmeye hazır
bir milletiz. Bizim tarihimizde kesinlikle soykırım sözkonusu değildir.
Biz soykırımı bir insanlık ayıbı olarak sayarız. Bizim devlet
felsefemizde, bizim hoşgörümüzde, asla ve asla soykırım sözkonusu
olamaz. Biz tarih boyunca darda kalan, zorda kalan her millete yardım
elini uzatan çok asil bir milletiz. Yıllardan beri bazı ülke
parlamentolarında kabul edilen bir soykırım suçlaması var. Tarihe
baktığımızda hiçbir millete soykırım uygulayan bir toplum değiliz.
Öncelikle belgeleri ortaya koyuyoruz. Birinci belge, İşte Alaca? 278
savaşla uzaktan yakından alakası olmayan sivil ahali. Doğu ve
Güneydoğu'da 185 toplu mezar, 519 bin sivil şehidimiz var."
TÜRKİYE ORTADOĞU VE KAFKASLARDA SAYGIN BİR SİYASET İZLİYOR
1988 yılında Ermenistan'da deprem olduğunu ve Türkiye Cumhuriyeti
Devleti ile aralarındaki her türlü ihtilafa rağmen Azerbaycan'ın yardıma
koştuğuna işaret eden Doç. Dr. Kürkçüoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"1991 yılında Ermenistan bağımsızlığını ilan etti, ilk tanıyan
ülkelerden biri Türkiye Cumhuriyeti oldu. Çünkü Türkiye, Kafkaslarda ve
Ortadoğu'da saygın bir devlettir. İzlediği politikada da bu saygınlığı
hadisenin her noktasında görmek mümkün. Ermenilere baktığımız zaman
1921'de Doğu'daki sınırı belirten Kars Anlaşması'nı tanımadıklarını sık
sık devlet adamları aracılığıyla dile getiriyorlar. Yine 19 ülke
parlamentosunda kabul edilen sözde soykırım iddialarının arkasında
Ermenistan ve Devlet Başkanı Sarkisyan bulunmaktadır. 1991 bağımsızlık
bildirgesi ve 1995 yılındaki anayasasında Ermenistan, açıkça Türkiye'ye
yönelik yayılma emellerini ortaya koymak suretiyle, bizim Kars'ımızı,
Ardahan'ımızı, Iğdır'ımızı, Ağrı'mızı, Erzurum'umuzu, Diyarbakır'ımızı,
Van'ımızı, Muş'umuzu ve Bitlis'imizi Batı Ermenistan olarak
göstermektedir. Yine 1973 ile 1995 yılları arasında 41 diplomat ASALA
adlı Ermeni terör örgütü tarafından katledilmişlerdir. Geçenlerde
Türkiye Cumhuriyeti milli maç dolayısıyla aradaki iyi ilişkileri kurma
noktasında bir adım attı. Özlenen bir tabloydu. Çünkü biz Kafkasya'da ve
Ortadoğu'da barışın ve huzurun tesis noktasında devletimizin islediği
çok saygın bir siyaset var. Ermenistan Devlet Başkanı ise demeç vererek
biz Karabağ'ı işgal ettik, gelecek Ermeni nesil ise Ağrı Dağı'nı işgal
etsin. Aslında onlar işgal etmedi. O işgali gerçekleştiren güç, başta
doğrudan doğruya Ruslar olmak üzere, İngilizler, Fransızlar ve Batılı
güçler. Ermenistan Devlet Başkanı bugün Kafkasya'da işgalci bir devlet
konumunda. Azerbaycan'ın yüzde 25 toprağı işgal altında, mutlaka bölgeye
barışın gelmesi lazım. Barışı zedeleyen taraf izlediği düşmanca
politika ile Ermenistan devletidir. 95 yıl önce kaybettiğimiz aziz
şehitlerimize rahmet diliyor, bu güzel köyümüzün 95 yıl önceki o vahşeti
tekrar yaşamamasını temenni ediyorum."
Anma töreninde, Ilıca İMKB
Yavuz Selim Anadolu Öğretmen Lisesi öğrencisi Emine Güler, "Bayraksız
Olamam" adlı şiirini okurken, Alaca Köyü Yunus Emre Yücelik İlköğretim
Okulu öğrencisi Zehra Çankaya da Cenk Marşı'nı okudu.
Törende
şehitler için Aziziye İlçe Müftüsü Nurettin Akgül tarafından dua
okunurken, şehitlik müzesinin gezilmesiyle program sona erdi.
10.03.2013 17:47:29
Alaca şehitleri anıldı
Erzurum'un Aziziye ilçesine bağlı Alaca Köyü'nde 10 Mart 1918 yılında Ermeni mezalimine uğrayan 278 Türk, düzenlenen törenle anıldı.