"Sen yeter ki gölge etme. Sayın Erdoğan ve partisinin beceriksizliği kabak tadı verdi. İlk yapılan yanlışa kaza, ikincisine hata, üçüncüsüne tercih denir. Ekonominin içine düştüğü bu durum, Sayın Erdoğan'ın hatası değil tercihidir. Yaşadığımız kriz, Türkiye iktisat tarihine bir yönetimi krizi olarak geçecektir."
"Türkiye’yi, il il, ilçe ilçe geziyorum. Ve görüyorum ki milletimiz, kararını çoktan vermiş. Sayın Erdoğan ve arkadaşları için, artık yol görünmüş. Bavulları toplama vakti, artık gelmiş. Hareket saati, artık gelip çatmış. Bu vesileyle, Sayın Erdoğan’a iyi yolculuklar, emeklilik hayatında da başarılar diyorum."
‘Cehalet festivali’, tüm hızıyla devam ediyor
"Utanmadan, “Ayda iki kilo et yiyorsak, yarım kilo yeriz. Domatesi iki kilo yerine, iki tane alırız. Kış günü turfanda sebzeleri kullanmak, zaten sağlığa da çok faydalı değil. Biber alırız, bir kilo alacağımıza, 3 tane alırız...” diyen, beslenme uzmanı milletvekili mi dersiniz… Zor durumdaki çiftçilerimize, “nankör” demeye kalkan, hadsizler mi dersiniz... Biz, “Bir ay içinde LPG’ye 4 defa zam yapıldı.” deyince, “Yeni bir ekonomik rota deniyoruz.” diyen, üstün zekalı navigasyon uzmanları mı dersiniz... Hatta, Batman’da sergilediği dört işlem bilgisiyle, dosta güven, düşmana korku salan, ünlü ekonomist Sayın Erdoğan’ın bizzat kendisi mi dersiniz. Ez cümle; Kolektif bir saçmalama furyası, almış başını gidiyor. Milletimiz her gün daha da fakirleşirken, Sayın Erdoğan’ın himayesindeki ‘cehalet festivali’, tüm hızıyla devam ediyor. Ne diyelim, Allah ıslah etsin."
"Sayın Erdoğan önceki gün, meseleyi yine getirdi, başkalarının üzerine yıktı. Ne dedi biliyor musunuz? “Kur, faiz ve fiyat artışları üzerinden oynadıkları oyunu görüyoruz. Kurdaki yükselişi bahane ederek, hiçbir mantıklı izahı olmayan, fahiş fiyat artışları yapan fırsatçılara, göz açtırmayacağız. Hepsinin tepesine tepesine bineceğiz.” Kardeşim, ülkeyi yöneten sensin. LPG’ye, doğalgaza, mazota, benzine, elektriğe zammı yapan sensin, sen. Şimdi çıkmışsın, “Bu fiyat artışları, fırsatçılar yüzünden oluyor.” diyorsun.
Madem öyle, o zaman şu ana kadar gereğini niye yapmadın? Anca atıp tutuyorsun. İşi hep, başkalarına fatura ediyorsun. Madem öyle, çık, gereğini yap, milletin sırtına yapışmış keneler varsa, sök at. Heyhat! Yapmıyor. Çünkü yapamıyor. Çünkü, kenelere bir el uzatsa, hepsi ya Ak Parti’nin kodamanı çıkacak, ya da eş, dost, tanıdık çıkacak. Varsın olsun. Nitekim; zaten artık, terörist çiftçi, işbirlikçi manav, dış güçlerin maşası market suçlamalarını da, kimse ciddiye almıyor. Milletimiz, asıl meselenin, Sayın Erdoğan’ın kendisi olduğunu gayet net görüyor."
5 müteahhide gelince kaynak var da, öğretmenlere gelince mi kaynak yok?
"Peki bu açığı kapatacak kaynak var mı? Evet, kaynak var. Bugün 100 bin öğretmen atansa, devlete yıllık maliyeti en fazla 12 buçuk milyar lira. 5 müteahhide gelince kaynak var da, öğretmenlere gelince mi kaynak yok? Geçtiğimiz hafta, Plan Bütçe Komisyonu’nda, Millî Eğitim Bakanlığı’nın, 2022 bütçesi görüşüldü. 50 bin öğretmenimizin daha atamasının yapılması için, 6 milyar 250 milyon liralık, ilave ödenek önergesi verdik. Ama bilin bakalım yine ne oldu? Cumhur İttifakı oyları ile reddedildi. Yazıklar olsun…
Türkiye’nin kaynağı var. Hem de öyle bir kaynağı var ki; Öğretmene de yeter. EYT’liye de yeter. Memura da, esnafa da, öğrencilerimize de yeter. Bu ülkenin kaynağı bol, ama maalesef iktidarın vicdanı kıt. Sayın Erdoğan, henüz iktidara gelmediği dönemde, memleketim İzmit’teki bir mitingde, ne diyor, biliyor musunuz? “72 bin öğretmen açığınız var. Siz hala, sınavla öğretmen alıyorsunuz. Ne sınavı. Kaldırın, atamalarını yapın.” Aynen böyle diyor.
Hatta bu çağrısını, başka toplantılarda da dile getiriyor. Peki, şu an ülkeyi kim yönetiyor? Aynı Sayın Erdoğan. Bugün, ilk etapta 100 bin öğretmen açığımız varken, parmağını kıpırdatmayan kim? Aynı Sayın Erdoğan. Allah kimseyi, bu duruma düşürmesin. Cenab-ı Hakk, kimseyi, dün söylediğini, bugün unutanlardan, verdiği sözden dönenlerden etmesin."
"Mesela, Temmuz 2015’te, en yüksek öğretmen maaşı 2982 lira. O günkü dolar kuruyla, bu maaş 1117 dolar ediyor. Kasım 2021’deyse, en yüksek öğretmen maaşı 5800 lira. Peki kaç dolar ediyor biliyor musunuz? 527 Dolar. Hatta bu sabahki kur itibariyle daha da aşağıda inmiş durumda…Aylık maaşta, 590 dolardan fazla kayıp var. Yani maaşın kendisinden daha fazla kayıp var. Sayın Erdoğan; İşte sana, dolarla maaş almayan öğretmenlerimiz durumu. Sen bol varaklı sarayında sefa sürerken, devr-i iktidarında, öğretmenlerimizi düşürdüğün duruma bak. Yazıklar olsun."
Mülakatı tamamen kaldıracağız
"Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu çıkartacağız. Bu kanun ile, öğretmen alımında, kayırmacılığa, yandaşlığa, torpile son vereceğiz. Mülakatı tamamen kaldıracağız."
"AK Parti, artık Türkiye’ye bir yüktür; ilk seçimde Türkiye’nin sırtından atılması gereken bir yüktür. İlk seçimde bu yükten kurtulacağız."
"Sokağa çıkmayın" uyarısı!
Müteahhit onlarınsa atanamayan öğretmenler bizimdir. Bol maaşlı danışmanlar onlarınsa iş bulamayan gençlerimiz bizimdir. Tacizciler tecavüzcüler kadın katilleri onlarınsa Türkiye'nin boyun eğmeyen kadınları bizimdir. Paranın sefası onlarınsa milletimizin sefası bizimdir. Türkiye'nin iyi ve cesur insanları sorumluluğumuz büyük. Bu yolda tuzaklar olacak, düşmeyeceğiz. Provokasyonlar olacak, sakin olacağız. Sokağa çekmek isteyenler olacak, izin vermeyeceğiz vermeyeceksiniz. Çünkü bu salonda 5 bin yıllık tarih aklı var."