Allah'ım ede, hep böyle ola!

Yakasında bir sürü 'Görevli' yazan adam var ama maç bitti biz halen daha basın tribününde maçı yöneten hakemleri öğrenme şansına sahip olamadık!!! Bir ara İHA'dan sevgili Ayhan ve Erzurum Gazetesi'nden sevgili Mahmut ile maçın hakemlerini öğrenebilmek için bu 'görevlilerin başı' olan Spor Müdürü Fatih Çintimar'ı telefonla arayıp, aramamayı bile düşündük. Sonra vazgeçtik. Duyduğumuza il dışındaymış. Ve gördük ki Erzurum ne kadar 3.ligdeyse Spor Müdürlüğü de o kadar amatör lig kokuyor! Neyseki internet var. Başından sonuna kadar izlediğimiz maçın hakemlerini sonunda internetten öğrendik de bu 'meselemizi' o şekilde halletmiş olduk. Bu arada Basın Tribünü dediysem de lafın gelişi. Basından başka herkes orada! Galiba bu bizim Basın Tribününde artık şehirde sıkça görmeye alıştığımız bir tek Suriyeliler yoktu! Önce bunu bir diyeyim de ondan sonra maçı anlatayım istedim. Bunu demesem ölürdüm vallahi!

***

Belediyespor'un ligdeki ilk maçı olan Sandıklı Elibolspor maçındaki oyuncu kadrosu ile bu maçta seyrettiğim oyuncu kadrosu arasındaki 'kalite farkı' benim kafamı karıştırdı! Sanki bu maçta Elibol maçında oynayan takım değil de başka bir takım oynadı geldi. Zaten elde edilen 4-0'lık fark da, bu oyuncu kalitesini ortaya koydu. Galiba dediğim gibi. Bu takım ancak oynaya oynaya kendini bulacak. O Sandıklı maçında çok ön plana çıkan oyuncu pek yokken, bu maçta hemen hemen hepsi de kendini hissettirmeyi başardı! Kaleci İlker de dahil, Güneş Can, Sefer, Emrah, Ekrem,ve Onur, mavi-beyazlı takım için bir 'kazanım' olduğunu gösterdiler.

***

Kaptan Fatih ve 2 gole imza atan Kemal Akbaba da bu takımın olmazsa olmazları olduklarını gösterirken, gol atmasa da yaptığı birinci sınıf asislerle Fatih Arat da kalitesini gösterdi. Ne yalan söyleyeyim. Lütfen kızmasın, anlamaya çalışsın beni! İlk maçta da izlediğim bu Haluk Zeybek kafamı bugünkü maçta iyice karıştırdı! Ben de hoca olsam onu direkt oynatırım elbet. Amma, iyi mi, kötü mü, pek bir şey anlayamadım yine! Bir defa top bu oyuncuyu seviyor. Ona kanaat getirdim. Ancak yine bu maçta da yakaladığı bir pozisyon var ki 'Bu nasıl bir forvet ki,zaten gelen her topun içeri girdiği kaleye topu bir defa bile isabet ettirmeyi beceremedi!' dedirtti!

***

2-0 biten maçın devre arasında yönetici Ahmet Metin Karadayı yanıma gelerek, Ünye maçından dolayı 'Real Madrid' benzetmesi yaptığı takımı için ''Nasıl, dediğim kadar var mı?'' diye sordu. Keyifli ve bir o kadar da 'mağrur' oluşu yüzünden okunuyordu. Takımı 2-0 galipti,statda 'Ankara'nın bağları' çalıyordu ve o bir yarıda da rakibine tek bir gol pozisyonu bile vermemişlerdi. Sevinmekte elbette haklıydı ama doğrusu sahada Real Madrid filan yoktu! Ama bildiğimiz Bursa Nilüfer takımı değil de rakip olarak karşılarında da sanki de Gölespor vardı! Erzurum Belediyespor'un aldığı galibiyeti küçümsediğim sanılmasın. Ama oynadıkları rakip,Belediyespor'u yenecek bir rakip asla değildi. Hele de 60'ncı dakikadan sonra 10 kişi oynamak zorunda kalan bir rakip karşısında bu galibiyet, sadece puan ve de averaj anlamında süper! Ayrıca da maçı izlerken Nilüferspor'un son derece etkisiz olduğunu görünce de 'Rakipler hep böyleyse eğer ilk 2 çok da zor değil' dedirtti bana.. Olsun, keşke bütün rakipler böyle olsa! Allahım ede,ola!

***

Yazıyı uzattığımın farkındayım. Bitiriyorum. Top geldiğinde ne yapacaklarını falan biliyorlar. Defansı yine iyi buldum. Top bir defa ayaklarına çok güzel yakışıyor. Çok disiplinliler ve sorumluluk duygusu ile hareket ediyorlar. Ben dediğimdeyim hala. Bu takım kolay kolay gol yemez. Maçın yıldızı olarak kimi dersem öbürüne haksızlık etmiş olurum. En iyisi takım olarak iyidiler diyelim, kimseye haksızlık etmiş olmayalım. Bu galibiyete Yavuz hoca adına daha çok sevindim. Boru değil! O, 'rüştünü ispatlamış' bir teknik adam olarak geldi buraya. Benim gözümde Belediyespor'un bu sezon en iyi transferi hala.. Aksi bir neticeye de onun kariyeri adına üzülürdüm. Ünye'den sonra ikinci bir tatsız skor, onun şevkini kırabilirdi. Haftalar ilerledikçe daha iyiye gideceğe benzeyen bir takımı var. Tebrik ediyorum.

***

Bu arada görüyorsunuz işte, bitireceğim yok! Bir tebrik maçın hakemine. Güzel, kimsenin şikayetçi olmayacağı bir maç yönetti. Diğer tebriğim de karşı tribünündeki 'Sen, ben yok, Erzurum var' yazılı anlamlı pankarta! Daha doğrusu o pankartı hazırlayan kafaya. Şahsen ben anlayacağımı anladım. Kısa ama çok şey anlatan bir pankarttı, bu zekice cümleyi bulan adamı ayakta alkışlıyorum!

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.