Sağlık Bakanı Recep Akdağ, domuz gribi salgınıyla ilgili sorularıyanıtladı. Akdağ, gazetecilere kızı ve oğlunun da domuz gribi olduğunu belirtti.
Erzurum Ajans-Sağlık Bakanı Recep Akdağ, “kızımı aşılatmaya fırsat bulamadığını” belirtti ve “Çünkü hastalığı geçirdi. 4 yaşındaki kızım hastalığı hafif geçirdi. 24 yaşındaki oğlum hastalığı biraz ağır geçirdi. Ben aşı oldum, eşim de aşı oldu” dedi.
Akdağ, Dünya KOAH günü dolayısıyla bakanlıkta yapılan basın toplantısında domuz gribiyle ilgili soruları da yanıtladı. Akdağ, "kızına domuz gribi aşısı yaptırıp yaptırmadığı” yönündeki soruya “Kızımı aşılatmaya fırsat bulamadım. Çünkü hastalığı geçirdi.4 yaşındaki kızım hastalığı hafif geçirdi. 24 yaşındaki oğlum hastalığı biraz ağır geçirdi. Ben aşı oldum, eşim de aşı oldu” karşılığını verdi.
Okulların 6 ay tatil olması vs. şeklinde tedbirlerle ilgili olarak Bakanlığa bildirilen ölü sayısının olup olmadığına yönelik olarak, “Bizim için hayatını kaybeden bir tek kişi bile önemlidir. Salgının yayılma hızıyla ilgili olarak bölgesel tedbirler alıyoruz. Buna da bilim adamlarımız karar veriyor. Toplumsal tedbirler hastalığın bölgedeki yayılma hızıyla ilgilidir. Salgının yaygın olduğu şehirler var, henüz hiç görülmediği şehirler de var. Bireysel tedbirleri almamız önemli. Nihai tedbirin de aşılanma olduğunu bilmemiz lazım” yanıtını verdi.
-“UKRAYNA TERSİNDEN İYİ BİR ÖRNEK”-
Akdağ, Ukrayna’nın Türkiye’den H1N1 virüsüyle mücadele konusunda yardım isteyip istemediğine dair bir soruya, “Ukrayna’nın yardım talebi Türkiye’ye de ulaşmıştır. Orda hastalık hızlı yayıldı. Kısa sürede fazla sayıda insan etkilendi, sosyal hayat etkilendi. Ukrayna aslında aldığımız tedbirler noktasında tersinden iyi bir örnek” dedi. Akdağ, Ukrayna’ya yardım yapılıp yapılmayacağı sorusuna ise, “Tecrübe alışverişi yapabileceğimizi bildiriyoruz. Aşı bize ancak yetecek. Muhtemelen aşı yardımımız olmayacak. İlaç konusunda belki küçük bir yardım yapabiliriz” diye yanıtladı.
-“HASTALIĞI GEÇİRENLER AŞI OLABİLİR”-
Akdağ, okul aşılamalarında öncelikli illerin neler olacağı sorusuna “Bilim kurulunun aldığı bir karar yok, okul aşılamaları başladığı zaman aşıların okulda mı, sağlık ocaklarında veya hastanelerde mi yapacağımızı Bilim Kurulu şu anda tartışıyor” dedi. Akdağ, hastalığı geçirenlerin aşı olmasına gerek olup olmadığı yönündeki soruya ise, “Hastalığı geçirenlerin aşıya ihtiyacı yok ama insanların gribi H1N1 virüsünden geçirip geçirmediği bilinmediğinden aşılanabilirler” yanıtını verdi. Akdağ, aşılamalarda ilk güne ait oranların nasıl olduğu sorusuna, “Henüz rakam veremiyoruz. Bir, iki hafta sonra ancak rakamlar ortaya çıkar” cevabını verdi. Hastalığın Aralık-Ocak aylarında etkisini fazlalaştıracağı sorusuna ise, “Aralık-Ocak aylarında hastalığın zirve yapacağı tahmin ediliyor. Hastalığın seyri, atak hızı değişebilir. Toplumun verdiği reflekslerle ilgili. Mevsim sonunda hızının azalacağını tahmin ediyoruz. Bilim adamlarımıza göre gelecek yıl bu virüs hastalık yapabilir ve değişikliğe uğrama ihtimali de var” diye konuştu.
-“BİREYSEL AÇIKLAMALAR ÖNEMLİ DEĞİL”-
Akdağ, siyasetçi ve sanatçıların aşı olmayacaklarına dair açıklamaları hakkındaki düşüncelerinin ne olduğu sorusuna, “Burada bireysel tercihlere saygı duyulur. Aşıyı mecburi olarak yaptırmıyoruz. Risk gruplarında olmayanların olmaması tabiidir. Ancak risk grubunda olanlardan, astımlı çocuğu olan biri ‘aşı yaptırmayacağım’ derse sıkıntı olur. Bireysel olarak kimin ne söylediğine değil, bilim adamlarının ne dediğine bakacağız” yanıtını verdi.
-“50 YAŞINA KADAR OLAN KİŞİLER DE AŞILANABİLİR”-
Akdağ, Aralık ayında okul çağındaki çocukların aşılanacağını ve 50 yaşına kadar olan kişilerin de aşılanabileceğini söyleyerek, “Bilimsel kurul henüz 50 yaşına kadar olanların aşılanmasıyla ilgili karar vermedi, üzerinde çalışıyorlar. Hayatını kaybedenlerin, yoğun bakımda olanların çok önemli bölümünün 50 yaş altı sağlıklı kişiler olduğu görülüyor. Ölenlerden yüzde 40’ının altta yatan önemli bir kronik hastalığı var. Yüzde 60’ı ise sağlıklı kişiler. Bizim bu kadar hazırlıklı olmaya çalışmamızın sebebi budur. Mevsimsel grip, 65 yaş üstü altta yatan ağır hastalığı olanlarda ciddi ölüme yol açabilirken, H1N1 virüsü 50 yaş altında sağlıklı kişilerde ciddi hastalık yaptığını görüyoruz. 73 ölüm ciddi bir rakamdır. Biz görevimizi yaptığımıza inanıyoruz. Burda toplumun refleksi çok önemli” diye konuştu. (ANKA)