Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi tarafından düzenlenen "Afet ve Acil Durumlarda Hazırlık" konulu panelde, afet ve acil durumlara hazırlıklı olmanın önemi tartışıldı.
Erzurumajans-Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi tarafından düzenlenen "Afet ve Acil Durumlarda Hazırlık" konulu panelde, afet ve acil durumlara hazırlıklı olmanın önemi tartışıldı.
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi (ATA-AÖF) tarafından 28 Mart 2014 tarihinde Atatürk Üniversitesi Kültür Merkezi Mavi Salon'da düzenlenen "Afet ve Acil Durumlarda Hazırlık" başlıklı panel yoğun ilgi gördü. Düzenlenen etkinliğe Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Üstün Özen, Dekan Yardımcıları Prof. Dr. Cengiz Gündoğdu, Doç. Dr. Selçuk Karaman ve Doç. Dr. Kürşat Akbulut, dekanlar, müdürler, çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı.
Panel başkanlığını yürüten ve "Eğitimde Yeni Yaklaşımlar ve Sivil Korunmanın Önemi" başlıklı konuşmayı gerçekleştiren Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Fizik Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zeynep Gürel, bünyesinde görev yapmakta olduğu Fakültede örgün öğretim düzeyinde "Toplumsal Afet Bilinci", "Sivil Korunma, Vatandaşlık ve Fizik", "Doğada Fizik: Gezi ve Kamp Uygulamaları" başlıklı derslerin seçmeli olarak yürütülmesinin, öğrenilenin bireyin kendi yaşam çerçevesiyle bütünleşmesindeki önemini vurguladı. "Sivil savunma ve sivil korunma terimlerinin arasındaki fark, sivil savunmanın genellikle otoriter bir yapıda olması, sivil korunmanın ise iş birliği ve bilgi paylaşımını içermesiyle açıklanmaktadır" değerlendirmesinde bulunan Gürel, otonomiyi hesap verilebilirlik ile değerlendirmek gerektiğine işaret ederken; mesleki kapasite açısından şunları söyledi: "Kendi kendini yönetmeye daha çok yönelme davranışı özerkliğin bir bileşenidir. Bireyler, bağımsız karar verme ve problem çözme kapasitesine sahiptirler. Akademik çalışmaların dar kalıplarının ötesindedirler. Hesap verebilirlik açısından gerekli kavrayış düzeyine ulaşırlar." Bu bağlamda hayatta problemler ve problem çözücülerin bir aradalığı üzerinde duran Gürel, afet ve acil durumlarda topluluk yaklaşımının önemli olduğunu belirtti.
İstanbul AFAD Arama Kurtarma Birliği Ekip Şefi Kemal Koçak, "Afet Acil Durum Eğitimleri ve Afet Acil Durum Planlaması" başlıklı konuşmasında alandaki çalışmalarda bir dil birliği oluşmasının gerekliliğine ve yaşanan olayların afet olarak adlandırılabilmesi için bölgesel özellik taşımasının önemine işaret etti. "Türkiye'nin topraklarının yüzde 84'ünün afet yatkınlığı bulunmaktadır. Erzurum için en büyük afet riski ise depremdir." diyen Koçak, bu alandaki eğitim süreçlerinde temel afet bilinci üzerine bilgi verildikten sonra ilk yardım ve temel yangın bilgisi sunulduğunu vurguladı. "Türkiye'de genelde afet sorunları kriz yönetimi kapsamında ele alınmaktadır. Bu konuda temel bilgilerin dışında iletişim ve kriz yönetimi derslerinin de alınması gerekir." değerlendirmesinde bulunan Koçak, afet ve acil duruma ilişkin yapılacak araştırmalarda konunun odağı, yöntemi ve neden-sonuç ilişkisinin kurulmasının belirli standartlar geliştirilmesi açısından zorunlu olduğunu belirtti.
Giresun Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bekir Kemal Ataman, "Afet Haberleşmesi" başlıklı konuşmasında "Afet ve acil durumlarda alınması gereken önlemler pek çok." dedi ve olması gerekenle fiili durum arasında hala uçurum bulunduğunu ifade etti. Türkiye'de verilmekte olan arama kurtarma eğitimleri üzerinde duran Koçak, birey olarak neler yapılabileceği üzerinde durmanın önemini vurguladı. Afetlerde haberleşme konusunda teknik bilgilerin edinilmesi konusunda eğitim programları düzenlediklerine işaret eden Koçak, "Her durum ve koşulda sağlıklı haberleşme yapabilmek için temel bilgilere ihtiyaç vardır. Telsiz kullanmak, mandala basmaktan ibaret değildir. Afet haberleşme birim operatörlüğü, iyi planlamış bir altyapı ve etkin bir insan kaynağı ile başarıyla yürütülebilir." açıklamasında bulundu.
Panel, konukların yönelttikleri soruların yanıtlanmasının ardından panelistlere Katılım Belgelerinin takdimi ile sonlandı.