DES Genel Başkanı Gürkan Avcı,120 bini aşkın çalışan öğretmenlerle birlikte bu kurumlarda iş arayan, iş başvurusunda bulunmuş 250 bin civarındaki öğretmen adayının şok yaşayacağını ve mağdur olacağını belirtti.
Erzurumajans-'Yeni Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği'nin 400 bine yakın öğretmeni
asgari ücrete mahkûm ve mecbur hale getireceğini söyleyen DES Genel
Başkanı Gürkan Avcı, yeni yönetmelikle birlikte önümüzdeki eğitim
yılında özel okul, kolej ve diğer özel eğitim kurumlarında çalışan 120
bini aşkın çalışan öğretmenlerle birlikte bu kurumlarda iş arayan, iş
başvurusunda bulunmuş 250 bin civarındaki öğretmen adayının şok
yaşayacağını ve mağdur olacağını belirtti.
ÖĞRETMENLERİN EKONOMİK, ÖZLÜK VE SOSYAL HAKLARINDAKİ SERT DÜŞÜŞ!
Eski yönetmelikte; özel okul ve kolejlerde çalışan öğretmenlerin maaş
ve ücretlerinin dengi devlet okullarında çalışan muadili öğretmenlerin
maaş ve ücretlerinden düşük olamaz hükmü bulunduğunu kaydeden Demokrat
Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Başkanı Gürkan Avcı, "Yeni Özel
Öğretim Kurumları Yönetmeliği ile birlikte bu hüküm kaldırıldı. Yeni
yasal mevzuatla birlikte özel okullardaki öğretmenlerin mali, sosyal ve
özlük haklarında ciddi bir kayıp ve sert bir gerileme yaşanmış oldu.
Özel okul sahiplerine, 300 bin işsiz öğretmenin olduğu bir ülkede
kolaylıkla asgari ücretle öğretmen çalıştırabilme ortamı yaratılmış
oldu" diye konuştu.
PATRON KARDA, ÖĞRETMEN ZARARDA!
Özel
okullarda çalışan öğretmen ve yöneticilere asgari ücreti dayatan "Yeni
Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği' ile birlikte özel okul patronlarının
öğretmenleri 30 saatten fazla derse sokma hakkı da kazandığını söyleyen
DES Genel Başkanı Gürkan Avcı, "Böylece özel okul öğretmen ve
yöneticileri düşük maaş ve düşük ders ücretini kabul etmek zorunda
kalacak. Ayrıca özel okullardan emekli olan öğretmenlerin tazminat,
emeklilik maaşı da düşük olacak. İşveren ise daha az SGK primi ödeyerek
ödüllendirilecek" dedi.
MEB'İN ÖZEL EĞİTİM POLİTİKALARINA TERS BİR DURUM!
Birçok özel okul, dershane ve kolejlerde öğretmenlerin zaten zor ve
sağlıksız koşullarda, iş güvencesiz, kayıt dışı, günde 12 saate varan
oranlarda, karın tokluğuna çalıştırıldığını savunan Gürkan Avcı, "Yeni
yönetmelik eğitimi kar ve rant kapısı olarak algılayan, öğrenciyi
müşteri, öğretmenleri ise köle olarak gören özel okul patronlarının
işini kolaylaştırmış ve mevzuat dışı işlerine kılıf olmuştur. Özel
okulculuğu dürüst ve namuslu bir şekilde yapan müteşebbislerin ise elini
zayıflatmıştır. Bu durum özel okulculuğu teşvik anlamında önemli
adımlar atan, öğrenci başına 3 bin 500 liraya kadar ödeme desteği veren
Milli Eğitim Bakanlığı'nın politikalarıyla da tezat oluşturmaktadır.
Eğitimde yüzde 4'lük bir oranı temsil eden özel okulların günümüzde yarı
kapasiteyle çalıştığı göz önüne alınarak, eğitim sistemimize dinamizm
ve lokomotif güç kazandırması açısından özel okulculuğun daha kapsamlı
politikalarla geliştirilmesi ve pekiştirilmesi gerektiği kanaatindeyim
fakat devlet okullarında parasız, kaliteli, sağlıklı ve eşitlikçi bir
eğitim standardı yakalamak kaydıyla. Özel okullarda çalışan
öğretmenlerimizi mağdur etmeden" dedi.
NEOLİBERAL, PİYASACI BİR YÖNETMELİK!
Atanmayı bekleyen 300 bin civarındaki öğretmen adayının bir yandan
atama beklerken, diğer yandan da özel eğitim sektöründeki iş
fırsatlarını değerlendirdiklerini belirten Gürkan Avcı, Özel okula
gidecek öğrenci ailesinin gelir durumuna göre öğrenciye burs vermesi
gibi destekler hem atanamayan öğretmen adaylarının istihdam edilmesini
de sağlayacaktır. Fakat neoliberal bir politik akılla tamamen piyasacı
bir anlayışla, emek ve öğretmen sömürüsünü meşrulaştıran bu yönetmelik
eğitim sistemimizde yeni sorunlar ve niteliksel sıkıntılar yaratacaktır.
Bu nedenle tüm öğretmenlerimize insanca yaşayabilecekleri, nitelikli
hizmet verebilecekleri çalışma ve yaşama koşulları yaratılmalı; bunun
için de başta maaşlar olmak üzere mesleki ve özlük hakları insan onuruna
yaraşır düzeye yükseltilmelidir" dedi.
YENİ YILIN İLK MİTİNGİNİ YAPABİLİRİZ!
Avcı, özel okul ve kolejlerde çalışan öğretmenlere seslenerek,
"Öğretmenlerimiz bu konuda duyarlılık gösterir ve haklarını aramak
isterlerse kendilerine her türlü hukuki destekte bulunabileceğimiz gibi
böylesi haklı ve meşru tepkilerini ortaklaştırmak adına büyük bir
mitingde düzenleyebiliriz. Hatta yeni yılın ilk eylemini birlikte
yapabiliriz" diyerek sözlerine son verdi.