Bizler yaşlanıyoruz; Palandöken ise,
hayatının baharında, yağız bir delikanlı...
Yüreğine sığmayıp taşan bir coşkusu ve her gün yeniden yeşeren dipdiri
umutları var. Çünkü: O, bu şehrin
yarınları, bu şehrin hür vicdanı ve bu şehrin aynasıdır.
Sizler, Palandöken'e, "...yazılamayanları yazan gazete" unvanı verdiniz ve o
günden beri de hep murakabe ettiniz.
Gördünüz ki Palandöken, hakikaten "en zor zamanlarda" bile, omuzlarına
yüklenen o yüce sorumluluğu yerine
getirmeye çalıştı.
Siz üzülmeyesiniz ve sizin umutlarınız örselenmesin diye, an geldi ki kan
kustuk ama kızılcık şerbeti içtik, dedik.
Ahdetmiştik, Reyhani'nin dediği gibi suskun dillerin tercümanı olacaktık.
Takdir sizlerin...
Bizler, "emanet" olarak gördüğümüz
Palandöken'i, hep bu şehrin gazetesi yapmak için çalışıp durduk.
Bu sebepledir ki, bu şehrin son 22
yılının her anında varız.
Acınızı acımız, sevincinizi sevincimiz
bildik.
Çünkü Palandöken biliyor ki: Erzurum varsa, Palandöken olacak...
Başta okurlarımız olmak üzere, bu genç delikanlının çıktığı yolda, ona destek veren ve yol arkadaşlığı eden herkese sonsuz teşekkürler...
İyi ki bu şehrin bir
Palandöken'i var...