Bugün 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi'nin yapıldığı gün...
12 Eylül 1980 öncesinde ülke kan gölüne dönmesine dönmüştü. Ama 12 Eylül onrası daha da kötü günler yaşandı. Cezaevlerinde işkence sonucu 171 kişi olmak üzere yaklaşık 300 kişi hayatını kaybetti. 47 kişi 24 adli suçlu, 15 sol, 8 ülkücü genç idam edildi. 650 bin kişi gözaltına alındı, Çoğunluğu berat etse de siyasiler dahil 230 bin kişi askerî mahkemelerce yargılandı,
1 milyon 683 bin kişi fişlendi. Erzurum'dan da bildik, tanıdık çok yakın arkadaşlarımız çok kötü ve ağır işkencelerden geçtiler. Kimi sakat kaldı sağlığını kaybetti. kimi işsîz güçsúz kaldı, ekmeğe muhtaç oldu. Her kesimde çok ağır bedeller òdendi ve çok ağır mağduriyetler yaşandı. 68 kuşağının karşıt taraflarından biri olarak 12 Eylül öncesini ve 12 Eylül sonrasını ve o sıkıntılı günleri çok yakından bilen ve çok yakından yaşayanlardan biri oldum.
Belki fiziki mağduriyetler yaşamadım, ama 12 Eylül sonrasi Îdari iş ve işlemlerden yargılandım. Sürgün edildim. Yurt dışına gidişim engellendi. Müdürlük kararnamem Kenan Evren tarafından üç kez iade edildi ve en kötüsü fişlenerek sakıncalı kişi oldum.12 Eylül öncesi ve 12 Eylül sonrası gidesi ve bir daha gelmiyesi çok karanlık ve çok çok kötü günler. Ama ve ne yazık ki 12 Eylül Darbesi Anayasası; % 91.4 gibi bir oranla kabul edilmişti. Belki de sürgün edilişin kızgınlıyla hayır oyu kullanmış % 8'in içinde yer almıştım. 12 Eylül öncesi kötü, ama 12 Eylül sonrası daha da ve çok daha kötü..
12 Eylül öncesi siyasi partilerin de hataları çok olsa da; darbe kabul edilemez. En kötü demokrasi, sebebi her ne olursa olsun darbelere tercih edilir. 12 Eylül'de Türk demokrasisi ve siyaseti ve kurumsalmış siyasi partiler çok büyük darbeler yiyerek demokrasimiz çok ağır yaralar aldı ve bu günlere geldik.
Bilmem ki hepimiz yaşananlardan hisse aldık mı? Yoksa hâlâ ve daha durduğumuz yerde miyiz?