Önümüz kıştır, dediydim hocam!

TADINDA BIRAKMALIYDI...

Aslında beklenen bir şeydi Mehmet Altıparmak ile yolların ayrılacağı. Esasında Ankaragücü maçının akabinde o iş bitmişti ama ne oldu, ne bitti anlamadığımız şekilde bu ayrılık 3 gün sonra gerçekleşti. Ya da daha önce gerçekleşmişti, bize şimdi haber edildi. Doğrusu ben Mehmet hocanın o Pazar akşamı Erzurum ile ilişkisini kesip, bavulunu toplayıp evine dönmesini beklerdim. Zira her ne kadar takımı pozitif futbol oynatıyorduysa da kağıt üzerinde başarısız görünüyordu ve hiçbir bahanenin arkasına sığınmadan, kimse de git demeden o kendiliğinden gitmeliydi.  Kaldı ki o akşam taraftarı bırak demiş, 10 kişilik Ankaragücü’nü bile yenememiş, üstüne üstlük yenilmiş, takımı ligin dibine demir atmıştı. ‘’Önümüz kış hocam, baharı boşuna bekliyorsun’’ diye bu satırların yazarı gerekli dost uyarısını yapmış ama o hiçbir şey olmamış gibi, Salı günü Ankara Demirspor ile oynanan kupa maçına dahi çıkmıştı. Hatta dün öğlen saatlerinde bile baktım, TRT Spor kanalının alt yazılarından birinde ‘’Mehmet Altıparmak: G.Saray’ı yenecek güçteyiz’’ yazıyordu! Bu da hocanın kalmakta ısrar ettiğini, işi tadında bırakmayacağını gösteriyordu! Belki yönetimle iki-üç günlüğüne de bir anlaşması vardı, aralarında böyle bir anlaşma olduğu için kupa maçını da beklemiş olabilir, dedim ya, bilemiyorum. Ama öyle de olsa o gün o Ankara Demirspor maçında çocuk gibi küsüp 1 saniye bile kulübeden çıkmayarak da şaşkınlık yaşattı ki, inanılacak gibi değildi. Açıkçası beklemediğim ve de şu ana kadar ömrü hayatımda pek görmediğim bir olaydı o olay, yadırgadığımı da söylemeliyim. Madem o an için de o takımın teknik direktörüyse kenarda olmalıydı yine, oyuncularına yanında olduğu mesajını vermeliydi. Onun gibi bir profesyonel o akşam onu yapmamalıydı..

İP NOBRE OLAYINDA KOPTU ASLINDA!

Daha önce de demiştim. Erzurum’a 20 yıl sonra süper lig gururunu yaşatan ve de iz bırakan Mehmet Altıparmak, geçen sezon başında Osman Özköylü’den boşalan o göreve getirilen o gün için en doğru isimdi. Nihayetinde ne kadar isabetli bir isim olduğu da süper lige çıkarılınca anlaşılmıştı. Yeni sezon için aynı Mehmet Altıparmak ile de süper ligde devam kararı da bana göre yüzde yüz doğruydu. Erzurum yönetimi yanlış yapmamıştı . Hiç hesapta olmayan bir şampiyonluğu bu şehire hediye eden o Altıparmak ile yeni sezon için de anlaşmak en azından etik değerler açısından doğruydu ve onunla devler liginde de şansını denemek zorundaydı. Şehirle kısa sürede bütünleşmiş, insani ilişkileri ile kendini sevdirmiş olan Mehmet hoca bana göre bu sezon ilk ciddi sınavını Nobre ve Burhan Eşer’in kadro dışı kararı alındığında verdi. Daha doğusu o sınavı veremedi, zaten ip de orada koptu sanırım! O şampiyonlukta pay sahibi olan Nobre ve Burhan gibi 2 as oyuncusunu yönetim aslında sudan sebeplerle yollarken o sesini çıkartmamakla fahiş bir hataya imza attı. En azından Nobre’nin kalması için yönetime ısrarlı olmalıydı, çok çok ‘’Ben de yokum’’ kartını kullanmalıydı! Nobre Erzurum için çok anlam ifade eden bir oyuncuydu, kendisi de o takımın lideriydi, sözü de yere düşmemeliydi! Gerçi çok sonraları kötü skorlar akabinde özellikle Nobre’yi çok aradığını söylerken de iş işten geçmişti, farkına sonraları vardı ,sevgili hocamıza bir çoğumuz üzülerek de olsa ‘’Günaydın’’ demek zorunda kaldık!

İSMİNİ DAHA ÖNCE DUYMADIĞI OYUNCULARDAN ONBİR YAPTI!

Gerçekten Erzurum’da sadece 1-2 sezon değil, en az 5 sezon kalması gereken bir teknik adamdı Mehmet Altıparmak. Ama olmadı, nasip buraya kadarmış. Ben de bir Erzurumlu futbolsever olarak ona bize yaşattığı güzel günler için teşekkür ediyorum. Keşke birkaç yıl daha devam etseydik onunla. Ama kabul edelim ki bu ayrılığı sadece biz değil, kendisi de istedi. İstemeden istedi diyelim! Mesela oyuncu transferlerinde de aynı Altıparmak’ın hatalı olduğunu de görüyoruz. İsim vermek istemiyorum, nihayetinde aynı oyuncular ile en azından Ocak ayına kadar devam edeceğiz. Bazı oyuncular var ki tam bir boba! En azından onların getirilişine kayıtsız kaldı. Kendi istediği oyunculardan çok başkalarının istediği oyuncular ile beraber olmak zorunda kaldı. Onun gibi acıyı-tatlıyı, sıcağı-soğuğu tadan bir profesyonel teknik adam buna müsaade etmemeliydi. Bugün neredeyse 1,5 takım yapacak oyuncu transferi gerçekleştiren Erzurum’da Altıparmak’ın zannetmem ki oynatmak zorunda kaldığı bir çok oyuncusunu daha önce seyretmişliği olsun. Türkiye ligini tanımayan, isimlerini daha önce hiç duymamışlığı olan oyunculardan onbirler yapmak zorunda kaldı. Geçen sezon işbaşına geldiği zaman yapacak bir şey yoktu. Her zaman gerekçeleri olurdu. Kötü oyun halinde ‘’İyi de bu oyuncuları ben almadım ki’’ der, işin içinden çıkardı. Ama şimdi öyle bir şey deme lüksü yoktu, olamazdı! İşin ilginci de o görevdeyken gitsin dediği Gökhan Karadeniz ile Jasmin Trtovaç’ın bir daha gelmesi, sezonun ikinci etap kampına katılmış olmalarıydı. Bana göre bir zaaf göstergesiydi bu.  

İNŞALLAH ŞİFO ŞİFA OLUR!

Belki ilerisinde daha çok Mehmet hoca konusunu konuşuruz. Biraz da ismi geçen yeni teknik direktör Mehmet Özdilek ile ilgili düşüncelerimi dile getirmek istiyorum. Sanırım eğer bu yeni hoca transferi geçen hafta gerçekleşmiş olsaydı Erzurum’un yeni teknik patronu Okan Buruk’tu! Sezon başında da adı geçen geçen bir teknik adamdı, ama o geçen hafta Rize ile el sıkıştı. Altıparmak ile yolların ayrılmasının ardından Şifo Mehmet olarak bildiğimiz Mehmet Özdilek ile anlaşma sağlandı. Şipşak bir anlaşma oldu bu, belli ki bir kaç günlük görüşmenin bir ürünü. Yoksa yönetimin ‘’Altıparmak ile yollarımızı ayırdık’’ açıklamasının 3 saat sonrası Özdilek ile şipşak anlaşma sağlandığı açıklaması, garip değil, çok garip! Buradan bende, Altıparmak’ın bu gelişmeden çok önceden haberinin olduğu, danışıklı olarak Ankara Demirspor maçında takımla birlikte sahaya çıktığı, kulüpten alacakları olduğu için düne kadar beklediği izlenimi doğdu. Doğru, yalan artık bilmiyorum. Peki o Mehmet’in yerine apar topar getirilen bu Mehmet doğru isim mi? Belki zorlu G.Saray maçı öncesi iyi bir moral oldu. İlla ki oyuncular üzerinde pozitif etki yapacaktır, yapmıştır. Ama açıkçası Mehmet Özdilek ile sezon içinde Erzurum ne yapar, çok bilmiyorum. Ama adı geçen teknik adamlar içerisinde en isabetli isim, onu söylemeliyim.  Beni sadece düşündüren, Mehmet Özdilek’in en son Konya’da ki kötü performansı. Neredeyse o Konya küme düşme potasına gelmişti, canını hoca değişikliği sayesinde zor kurtarmıştı. Yine de o kadar karamsar tablo çizmeyeyim daha baştan, ona ve Erzurumspor camiasına yürekten başarı dileklerimi ileteyim..
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.